Paylaş
Öncelikle Avrupa kıtasına baktığımızda, Birleşik Krallık istisna tutulursa, salgında ağır darbe yiyen neredeyse bütün Batı ve Güney Avrupa ülkelerinde yeni vakaların ve ölüm hadiselerinin son haftalarda istikrarlı düşüş eğrileri izlediğini, en kötü dönemin geride bırakıldığını söylemek mümkün. Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri zaten virüsten kıtanın bu bölgeleri kadar etkilenmemişlerdi.
Kıtanın güneyinden örnek olarak İtalya’ya baktığımızda şunu görüyoruz: Yeni günlük vakaların mart ayı sonunda bir ara 6 binlerin üstüne çıktığı İtalya’da bu sayı önceki gün 665’e kadar gerilemişti. Bu ülkede vakalar 10 Mayıs’tan bu yana genellikle günlük 1.000 eşiğinin altında seyrediyor. İtalya’da önceki gün 161 ölüm olayı raporlandı. İtalya’da en yüksek ölüm sayısı 27 Mart’ta 919 kayıpla kaydedilmişti.
Keza İspanya’da günlük yeni teşhis sayısı geçen pazar günü itibarıyla 285, ölü sayısı ise 59 olarak açıklandı. İspanya’daki günlük vakalar 26 Mart’ta 8 bin 271’e çıkarak zirve yapmıştı. En yüksek günlük ölüm raporu da 2 Nisan’da 961 olarak kayda geçmişti.
COVID-19’la mücadelesinde başından itibaren kontrollü bir çizgide hareket eden Almanya’da önceki gün itibarıyla günlük vaka sayısı 704, ölü sayısı ise 77 oldu. Almanya, aslında her iki başlıkta da daha aşağıda rakamlar görmüştü. Eğrinin başını birden yukarı doğru çevirebilmesi virüsün bulduğu her boşluğu değerlendirdiğine işaret ediyor.
Buna karşılık Birleşik Krallık, nisan ayı ve bu ayın başına kıyasla daha iyi bir duruma gelmiş olmakla birlikte yine de salgını henüz tam anlamıyla baskılayabilmiş değil. Bu ülkede önceki gün gün 363 ölüm hadisesi raporlanırken, vaka sayısı da 2 bin 472 olarak gerçekleşti.
Bu arada, komşumuz Yunanistan’ın bu krizden Avrupa’nın en az etkilenen ülkelerinden biri olarak çıktığını da belirtelim. Yunanistan’da bugüne dek toplam 2 bin 850 vakaya rastlanırken, koronavirüs kaynaklı ölümlerin sayısı 166 ile sınırlı kaldı. Önceki gün Yunanistan’da yalnızca 1 ölüm ve 10 yeni vaka kayda geçti.
ABD VE RUSYA CEPHESİ SORUNLU
Avrupa’da istisnalarla birlikte kısmi bir rahatlama dönemine girilirken, ABD’nin COVID-19’la mücadelesi hâlâ sert bir şekilde seyretmeye devam ediyor. Bu ülkede her iki başlıkta rakamlarda zirve görülmüş olmakla birlikte, günlük vaka ve ölümlerin iniş çıkışlı seyri durumun yine de kontrol altına alınamadığını gösteriyor. Yalnızca önceki gün ABD’de 22 bin 140 yeni vaka raporlandı, ölü sayısı ise 1.403 oldu. Günlük kayıplar ABD’de 21 Nisan’da 2 bin 683’e kadar çıkmıştı. ABD, 95 bin dolayındaki toplam ölüm sayısı ile bu başlıkta 100 bin eşiğine bir hayli yaklaşmış bulunuyor.
Virüsün yükselişini koruduğu bir ülke de kuzey komşumuz Rusya. Günlük vakalar genellikle 10 bin eşiğinin üstünde seyrederken önceki gün bu sayı 8 bin 764 oldu. Önceki günkü kayıp sayısı da en yüksek rakam olan 135’e çıktı. Rusya toplam 317 bin vakasıyla, 1.5 milyon vakayı geçmiş olan ABD’den sonra küresel sıralamada ikinci geliyor.
Bunun dışındaki genel yönelişe baktığımızda Latin Amerika ülkelerinde başta Brezilya olmak üzere bir tırmanma eğrisi görüyoruz. Benzer şekilde Mısır, Suudi Arabistan, Cezayir ve Katar dahil Ortadoğu ülkelerinde de eğrinin yukarı doğru çıktığını izliyoruz. Afrika ülkelerinde de ağır bir tempoda olmakla birlikte artış eğilimi gözleniyor. Günlük vakaların 5 bin, ölümlerin ise 100-150 aralığında seyrettiği Hindistan’da virüs büyük bir hızla tırmanıyor.
Bütün bu verileri topluca değerlendirdiğimizde, genel bir gözlem olarak önümüzdeki haftalarda, aylarda Avrupa’da normalleşmeye doğru geçiş gözlenirken küresel salgının daha çok yerkürenin dikkat çektiğimiz diğer bölgelerinde yukarı doğru hareket halinde olacağını söyleyebiliriz.
TÜRKİYE’DE PSİKOLOJİK EŞİK AŞILIYOR
Virüsün bu küresel seyri izlediği tabloda Türkiye yeni döneme gerek günlük vaka gerek insan kayıplarında en zor dönemi geride bırakmış olarak kısmen daha rahat bir zeminde giriyor. Özellikle ölüm vakalarının ciddi bir şekilde gerilemekte oluşu mücadelenin Türkiye cephesindeki en ferahlatıcı yönünü oluşturuyor.
Örneğin, geçen hafta günlük ölüm raporlarında 50 eşiğinin altına inilmesinden sonra bu haftayla birlikte 30 eşiğinin de altına inildi. Önceki gün 23, dün ise 27 ölüm olayı raporlandı. Salgının en yüksek düzeylerde seyrettiği tarihlerden biri olan 19 Nisan’da günlük kayıp sayısının 127’ye kadar yükseldiği hatırlandığında, açıklanan son sayılar aradaki çarpıcı farkı göstermesi bakımından yeteri kadar fikir vericidir.
Geçen salı günü yayımlanan değerlendirmemizde günlük vakalarda 1.000 rakamının altına inilmesinin Türkiye açısından önemli bir psikolojik eşiğin aşılması anlamına geleceğini belirtmiştik. Önceki günkü açıklamada günlük vaka sayısı 972, dün ise 961 olmuştur.
TEST SAYISINDAKİ DÜŞÜŞE DİKKAT
Geçen hafta genellikle 1.600 civarında seyreden vakalarda bu hafta başından itibaren sert bir düşüş kaydedilmiştir. Bununla birlikte, dikkat çekmemiz gereken bir nokta geçen hafta genellikle 35 bin dolayında günlük test yapılırken bu hafta başında pazartesi ve salı günleri 25 bine düşülmüş olmasıdır. Test sayısı önceki gün de 20 bin olarak gerçekleşmiş, ancak dün yeniden 33 binin üstüne çıkmıştır. Vakalarda 1.000 sayısının altına inilmesiyle birlikte düşüş yönelişi aynen devam ederse, Türkiye’nin COVID-19 ile mücadelesinde ciddi bir rahatlamaya girmesi kolaylaşacaktır.
Ancak vakalarda düşüş yönelişi devam edecek olsa da test politikasının kuvvetli bir şekilde sürdürülmesi ve toplumun mümkün olduğu kadar geniş bir kesiminin taranması, COVID-19’la mücadelenin duraksamadan ve kararlılık içinde yürütülebilmesi açısından hayati önem taşıyor.
Paylaş