Saadet Partisi seçimde ne yapar

24 Haziran seçiminde alacağı sonuç kamuoyunda ve siyasi çevrelerde en çok merak uyandıran oyunculardan biri bugün hayatta olmayan Prof. Necmettin Erbakan’ın bayrağını taşımakta olan Saadet Partisi’dir.

Haberin Devamı

SP’nin seçimdeki muhtemel performansı ile ilgili bir değerlendirmeye geçmeden önce geçmişteki oy kalıplarından hareketle öncelikle şu saptamayı yapmamız gerekiyor. SP, 2002 seçiminde yüzde 2.49 oranında (781 bin oy) almıştı. Bu partinin sonraki dört parlamento seçiminde performansı genelde yüzde 2 eşiği ve altında seyretmiştir. Bu parti, 7 Haziran 2015 seçiminde yüzde 2.07 oranına ancak BBP ile kurduğu seçim ittifakı sayesinde çıkabilmiştir.

Daha sonra 1 Kasım 2015 erken seçiminde ağır darbe alan partilerden birinin bu kez yarışa tek başına katılan SP olduğunu görüyoruz. Yeniden baş gösteren terörün yarattığı tedirginlik ortamının SP seçmenini ciddi bir şekilde etkilediğini ve partinin oyunda dramatik bir düşüşe yol açtığını rakamlar açıkça gösteriyor. SP’nin oyu 1 Kasım’da 319 bine, yani yüzde 1’in bile altına düşmüştür.

Haberin Devamı

Saadet Partisi seçimde  ne yapar

Keza 2014 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçiminde, SP hiçbir adayı desteklemeyeceğini açıklamış olsa da, parti tabanından AK Parti Lideri Recep Tayyip Erdoğan’a belli bir kaymanın olduğu bir sır değildir.

*

Bu durum AK Parti’nin SP’den oy alabildiğine işaret ediyor. Ama bunun tersi de geçerli. Aslında her ikisi de Milli Görüş soyağacından geldiği için, bu partilerin muhafazakâr dokuya sahip tabanları arasında önemli bir geçişkenlik söz konusu. Dolayısıyla, benzer şekilde AK Parti seçmeni başka bir partiye yönelmek istediğinde, adres olarak ilk çalınacak kapı SP olabiliyor.

Bu yönelişin en önemli tezahürünü 30 Mart 2014 yerel seçiminde görmüştük. SP, 51 ilde il genel meclisi ve 30 büyükşehirde il belediye meclisi için kullanılan parti oylarının toplamında oyunu yüzde 2.77’lik bir oran üzerinden 1 milyon 243 bine çıkarabilmişti. Keza, AK Parti’nin yine zemin kaybettiği 29 Mart 2009 yerel seçimde SP’nin Türkiye genelinde il genel meclisi için aldığı oyların toplamı 2 milyon 79 bine çıkmıştı (yüzde 5.2).

*

Bu seçimin özellikle parlamento seçimi ayağına baktığımızda, SP açısından denkleme giren bir dizi yeni faktör söz konusu. Önceki seçimlere kıyasla fark doğuran faktörlerin başında SP’nin -CHP ve İYİ Parti ile ‘millet ittifakı’nda yer aldığı için- ilk kez üzerinde yüzde 10 barajı baskısı olmaksızın seçime katılacak olması geliyor. Geçmişte SP’nin baraj altında kalması kesin göründüğü için, ‘Nasıl olsa oyum boşa gidecek’ endişesiyle bu partiye oy vermek hususunda çekingenlik gösteren seçmenler açısından bu engel kalkmıştır.

Haberin Devamı

Bunun gibi yeni olan faktörlerden biri, Temel Karamollaoğlu’nun yaklaşık bir buçuk yıl önce SP Genel Başkanlığı’na gelişinden sonra ortaya koyduğu liderlik tarzı ve mesajlarıyla bir ‘kıpırdanma’ yaratmış olmasıdır. Karamollaoğlu, 16 Nisan 2017 referandumunda başkanlık sistemine kuvvetli bir şekilde karşı çıkmış, muhafazakâr kesimin de pekâlâ ‘hayır’ oyu verebileceği şeklinde bir mesajı yayma anlamında bir etki icra etmişti.

Üçüncü bir faktör, bu seçimde SP’nin Kürt sorununda AK Parti’ye kıyasla daha ileri mesajlar içeren bir program vaat etmiş olmasıdır. SP, bu mesajlara ek olarak Altan Tan ve Haşim Haşimi gibi Kürt siyasetinde ağırlık taşıyan bazı isimleri de kendi safında sahneye çıkarmış bulunuyor. SP, AK Parti’nin MHP ile ittifak kurup milliyetçi bir söylemle güvenlikçi politikalara kaymasından rahatsızlık duyabilecek muhafazakâr Kürt seçmenlere alternatif bir çekim alanı sunma çabasındadır.

*

Haberin Devamı

Kuşkusuz bunların dışında ekonomik sorunlar başta olmak üzere seçmen davranışına etki edebilecek diğer faktörler de söz konusu olduğunda, AK Parti’den uzaklaşabilecek oyları yine kendilerine çekebileceklerini hesaplıyor Saadet Partisi kurmayları.

Bütün bu unsurlar yan yana geldiğinde, seçim sandığında SP’ye dönük bir hareketliliğe yol açabilir mi?

SP’nin oy oranlarının mütevazı ölçüleri dikkate alındığında, bu partiden nicelik olarak büyük oy hareketleri beklemek gerçekçi olmayabilir. Ancak, ilk kez ittifaklar halinde girilen, dolayısıyla oylar iki tarafta da konsolide olacağı için aradaki farkın küçük marjlara inebileceği bir senaryoda, küçük  ölçekteki oy hareketleri de kuşkusuz önem kazanacaktır.

 

Haberin Devamı

Not: Geçen cumartesi günü bu köşede çıkan yazımda, merhum Adnan Menderes’in asıldığı tarih 17 Eylül 1961 yerine sehven 17 Mayıs 1961 şeklinde yazılmıştır. İsmet İnönü’nün Orgeneral Cemal Gürsel’e mektup  göndermesi 13 Eylül 1961’de, keza Menderes’in eşi Berin Menderes’in İnönü’yü ziyareti de infazdan bir gün önce 16 Eylül’de gerçekleşmiştir. Hata nedeniyle okurlardan özür dilerim. S.E.

Yazarın Tüm Yazıları