Ekonomi sandığı nasıl etkiler?

2008 yılı eylül ayında ABD’nin önde gelen yatırım bankalarından Lehman Brothers’ın batması ABD ekonomisini derin bir krize sokan süreci tetiklerken, Atlantik’in ötesindeki sarsıntı Avrupa’ya, dünyanın pek çok ekonomisine ve Türkiye’ye de sıçradı.

Haberin Devamı

Türkiye’de dolar kuru 2008 yılına 1.17 TL’den adım atmıştı. Ancak kur krizden sonra kasım ayında 1.52’yi gördü. Özellikle kurdaki yükseliş ekonominin bütün dengelerini altüst ederken, bu gidişat 29 Mart 2009 tarihinde yapılacak yerel seçim öncesinde olumsuz bir atmosfer yarattı. Seçimden iki gün önce 27 Mart’ta dolar 1.67 TL’den kapandı.

29 Mart’ta sandıktan çıkan sonuç AK Parti açısından sevindirici olmadı. İktidar partisi, İstanbul ve Ankara gibi iki büyük metropolü alsa da 16 kadar ilde belediye başkanlıklarını kaybetti ama en önemlisi il genel meclisi sandıklarında AK Parti’nin oyu ülke genelinde yüzde 38.39’a düştü. 2007 yılı genel seçiminde yüzde 46.58 oranında oy alan AK Parti açısından alarm çanları çaldı. Yaklaşık 1 milyonluk bir oy kaybı söz konusuydu.

Haberin Devamı

AK Parti’nin 29 Mart 2009’da sandıkta uğradığı gerilemenin gerisinde küresel ekonomik krizin Türk ekonomisinde yarattığı sıkıntıların önemli bir faktör olduğu o dönemde kabul gören genel görüştür.

*

AK Parti, 2001’de başlayan siyasi yolculuğunda -gerçekleşmiş- bütün seçimlere -2009 yerel seçimi istisna tutulursa- ekonomik açıdan kısmen rahat konjonktürlerde girmiştir.

Bu açıdan baktığımızda, önümüzdeki pazar günü yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçiminde mevcut ekonomik durum bir faktör olarak denklemi ne ölçüde etkileyebilir?

Hemen baştan, Türkiye’nin bu seçime sıkıntılı bir ekonomik ortamda girdiğini söylemek hata olmaz. Yıl başında 3.79 TL olan dolar kuru dün itibarıyla 4.75’ten kapanmıştır. Yıl başından bu yana Türk parası dolar karşısında yüzde 25.1 oranında değer kaybetmiştir.

Türkiye’nin borçlarını çevirebilme kapasitesine ilişkin tartışmalar, düşen kredi notu, kurdaki tırmanış, bunu izleyen faiz arttırımları, seçim nedeniyle bütçe disiplininin ciddi derecede gevşetilmesi ekonomide ciddi sorunların varlığını gösteriyor.

Sahada yapılan ve vatandaşın nabzını ölçen araştırmalar da bir sıkıntıya işaret ediyor.

*

Önce KONDA araştırma şirketinin verilerine bakalım. KONDA’nın her ay ölçtüğü ‘moral endeksi’nde “Ekonomik kriz bekliyor musunuz” sorusuna “Evet” yanıtı verenlerin oranı geçen ocak ayında yüzde 40 dolayında iken, bu oran mayıs ayında yüzde 57’ye çıkmıştır. Buna karşılık, 9-10 Haziran tarihlerinde yapılan en son ankette aynı oran yüzde 52’ye düşmüştür.

Haberin Devamı

Keza “Kendi hayatınızda zorluk bekliyor musunuz” sorusuna “Evet” diyenlerin oranı mayıs ayında yüzde 58’e çıkarak nisana kıyasla 5 puan artmış, ancak haziran ayında yeniden yüzde 53’e düşmüştür. KONDA’nın analizine göre “Ekonomik zorluk beklentisinin düşüşe geçmesinin nedeni, Türk Lirası’nın kaybının kontrol altına alınmış görünmesi olabilir.

*

Ekonomik duruma ilişkin algılara bir de Metropoll şirketinin araştırmaları üzerinden bakalım. Metropoll de her ay sahaya çıktığında katılımcılara “Türkiye’nin en önemli sorunu nedir” diye soruyor. Ocak ayında bu soruya ekonomi kaynaklı yanıtlar verenlerin oranı geçen aralık ayında yüzde 42.9 iken, bu oran mayısta yüzde 51.5’e ve haziranda 53.5’e çıkmıştır.

Haberin Devamı

Dikkat çekici olan, bu soruya “Terör” yanıtını verenlerin oranı ocak ayında yüzde 21.5 iken, bu grubun oranının mayısta yüzde 13.4’e, haziranda ise yüzde 9.3’e gerilemesidir.

İlginçtir ki, ülkenin en önemli sorununu ekonomi olarak görenlerin oranı, AK Parti’nin sandıkta ciddi bir düşüş yaşayarak yüzde 40.87’ye indiği 7 Haziran 2015 seçiminin öncesinde yüzde 64.2’ye yükselmişti. O tarihte terörün gündemdeki önceliği bir hayli gerideydi. Hemen ertesinde yaşanan terör saldırılarından sonra gidilen ve AK Parti’nin bu kez yüzde 49.50’ye çıktığı 1 Kasım 2015 seçimi sırasında “En önemli sorun terördür” diyenler yüzde 48’e yaklaşmıştı.

*

Aslında her iki araştırma da geride bıraktığımız ilkbahar ve mayıs aylarının halkın ekonomik duruma ilişkin algılarında, beklentilerinde olumsuz bir yönelişin söz konusu olduğunu gösteriyor. Halkın gündeminde ekonomi ve terör maddelerinin yer değiştirdiği ve ekonomiye ilişkin kaygıların belirgin bir şekilde öncelik kazandığı bir durumun sandıkta AK Parti’ye dönük bir etkisi olacak mıdır? Bu sorunun yanıtı almak için pazar akşamını bekleyeceğiz.

 

Yazarın Tüm Yazıları