Paylaş
Bunların 7’si partili.
5’i ise partisiz.
***
Partili olanları değil, bugün ben size partisiz olanları sayacağım:
- Cemal Gürsel.
- Cevdet Sunay.
- Fahri Korutürk.
- Kenan Evren.
- Ahmet Necdet Sezer.
***
Bu tabloya bakarak, acaba diyebilir miyiz ki:
- Partisiz olanlar, sahiden partisiz gibi davranmışlar mıdır?
Ne demek partisiz gibi?
Yani, partilerüstü.
Yani adaletli ve hakkaniyetli.
Diyebilir miyiz?
***
Bunların iki tanesi ihtilal ürünü’dür.
Diğer iki tanesi zaten asker kökenli’dir.
Eh, bir tanesi de sağolsun, tombaladan çıkma’dır.
Ama kitaba bakarsanız, beşi de güya partisizdir.
***
Aslında partili olmuş, partisiz olmuş, hiç mühim değil.
Mühim olan, siyasi tercihlerini frenleyebilmek... Herkese eşit mesafede durabilmek... Sempati veya antipati gibi duygularını bastırabilmek.
***
Fakat öyle mi olmuştur?
Güneş Motelleri’nden tutun da güvenoyu alamayacağı önceden belli bir hükümete onay vermeye kadar... hatta senatör kontenjanı’nı, hatır gönüle dayandırmaya kadar... hiç de tarafsız davranmadıklarını hatırlıyoruz.
***
Bu bakımdan...
Partili / Partisiz tartışmasına takılıp kalmayın.
Öyleleri vardır ki partilidir ama âdildir. Buna mukabil öyleleri vardır ki partisizdir ama partizandan beter’dir.
Öyleyse eşkal:
Adam gibi adam...
Paylaş