Paylaş
15 Haziran’da tatsız bir şeyler olacağına dair kulaktan kulağa haberler yayılıyordu.
Çoğumuz bu fısıltılara itibar etmedik...
Ne olabilirdi ki?
İnsanları paniğe sevketmemek için basiretli davranmaya çalıştık. Konuyu gündeme hiç taşımadık.
***
Fakaat... 14’ünü 15’ine bağlayan akşam saatlerine doğru, Enis Berberoğlu’nun mahkumiyet ve tutuklanma haberi gelince, bir gerginlik başladı.
Ve gece boyu devam etti.
***
Ertesi gün...
Yani dün...
- 15 Haziran...
Kılıçdaroğlu’nun çağrısıyla Güven Park’ta toplanıldı, İstanbul’a doğru yürüyüşe geçildi.
Daha ne olsun?
İstanbul Maçka Parkı’nda ve Maltepe’de de “demokrasi nöbetleri”ne start verildi.
***
Kendiliğinden gelişen ve adaletçi bir içerik taşıyan bu gösteriler, eğer sağdan soldan provoke edilmezse, demokrasimiz için bir olgunluk sınavıdır.
Yeter ki Türkiye hakkında Batı’nın eline yeni bir koz vermesin.
***
Özellikle şu noktaya dikkat:
24 gün sürecek olan bu yürüyüş tam biterken 15 Temmuz kutlamaları başlıyor. O da ayrı bir şölen.
Lakin ikisinin çakışması, tehlikeli olabilir. Zira 15 Temmuz Kervanı, demokrasinin zaferini kutlarken, öbür taraf “kontrollü darbe” söyleminde eğer ısrar ederse, her iki şölene de yazık olur.
Aman dikkat.
Paylaş