Paylaş
Oraya bakarak kimlerin bakan olacağını değil ama kimlerin olamayacağını anladım.
Bir şey daha anladım.
10 ay sonra, kimlerin belediye başkanı olacağını değil ama kimlerin olamayacağını da anladım.
Meselenin bu tarafıyla ilgilenmiyorsanız bile, bari size iyi bir haber vereyim:
Parlamenter Sistem olmadığı halde, Parlamento’nun gücü ve önemi daha da artmış gözüküyor.
***
Mehmet Bekâroğlu, Abdüllatif Şener...
Nedir bu isimler?
Bu isimler, CHP’yi uzaktan teşhis etmeye yarayacak “marka” isimlerdir.
İyi ki varlar.
Toz duman arasında neyin ne olduğu pek anlaşılmıyordu. Bunlar bize ışık tuttular. Şimdi sıra geldi, 10 ay sonraki belediye başkan adaylarına.
Aman ha.
Mansur Yavaş’ı unutmayın.
İstanbul’a da Sivaslı bir aday isterim. Yeter ki o da ithal olsun.
***
Bir soru:
Nefret ediyor bile olsan...
Hudut ötesinde halen savaşmakta olan TSK’nın Genelkurmay Başkanı için “seçimi kazanırsam ben onunla çalışmam” demek yakışık aldı mı?
Bunu, ülkenin cumhurbaşkanı adayı olan öğretmene soruyorum.
Seçimi kazanıp gelirse, komutanı derhal azledebilir. Yetkisi var.
Ama bunu meydanlarda söylemek, halen savaş halindeki bir ordu’yu
incitmez mi?
Kaldı ki Kandil’e doğru yeni bir harekât var galiba.
Yani:
- Zamanı mıydı öğretmenim?
Paylaş