Paylaş
9 günlük tatil boyunca Türkiye kirletildi, çöpler dağ gibi yığıldı. Sırf yeşil değil, toprak da katledildi.
Çevre aşıkları neredeler?
Diyeceksiniz ki:
- Taksim’deki olay başkaydı. Mesele ağaç değildi. Hâlâ anlamadın mı?
Hayır, anlamadım.
Mesele ağaç değil idiyse, kontrollü devrim’e niçin devam etmediniz de havlu attınız? 2013’ten bu yana ne değişti?
Ha, anladım:
- Taktik değişti.
Yeni antrenörünüz kim?
Yerli mi yabancı mı?
Gezi Parkı’nın güzel gönüllü gençlerini tenzih ederim. Onlar “bütün mesele sahiden ağaçtır” zannettiler. Taksim Meydanı’ndaki vandallar tarafından sömürüldüklerini bilemediler. Hele bir Alman piyanist vardı, ne oldu o? Hani piyanosunu meydanın tam ortasına taşıyıp, yağmurda konser verdiydi. Onu daha sonra Amerika’da gördük. Polisin protestosunda yine konçerto çalıyordu. Ne ince ruhlu bir adamdı yahu. Brüksel olaylarında da epey arz-ı endam ettiydi.
Oralara dönmeyelim.
Bugünkü derdimiz siyasal değil, daha da derin. Tatil yörelerinde bıraktığımız o çöp dağlarına bakınca gözüm acıyor.
Yoo, çöp yığınları da değil mesele... Daha daha derin. Hâlâ anlamadınız mı?
Trafikteki 180 kurban’ın yanı sıra, bayram boyunca 40 kişi de denizde boğulmuş. Bu yazıya devam etmenin hiçbir anlamı yok artık. Noktalıyorum.
Paylaş