Paylaş
Kampanya dediysek, hakaret kampanyası demedik.
Hakimleri, savcıları birer emir kulu olarak göstermeye hakkınız yok. “Bağımsız Yargı” bahanesiyle Türk Adliyesi’ni lekeleyemezsiniz. Zaten yara almış olan kurumu, bir de siz zedeleyemezsiniz.
Sadece adliye mi?
Mülkiye sınıfı da topun ağzındadır.
Valiler, kaymakamlar, ceket ilikleyen birer köle değillerdir. Dikkatli konuşun.
Disiplin ve devlet ciddiyeti başka, dalkavukluk başka... Siz bütün komutanları da, bütün polisleri de rehin alınmış birer robot mu zannettiniz?
Akademisyenler, ilim adamları, sizin gözünüzde birer uşak mı? Bütün bu büyükelçiler, konsoloslar, her kademedeki bu diplomatlar, sizin gözünüzde iradesiz ve kişiliksiz birer figüran mı yahu?
Ne biçim kampanya bu?
Referandum’u bir nefret platformuna çevirdiniz.
Anayasayı toplumsal mukavele olarak tarif ediyorsunuz ama toplumun yarısını yalaka, yarısını vatan haini, öbür yarısını cibilliyetsiz, diğer yarısını ruhsuz ve ahlaksız diye kategorize ederek nereye varacaksınız?
Neyin oylaması bu?
Neyin yoklaması?
Memleketteki düzgün ve dürüst insanların sayısını mı merak etiniz?
Tamam, siz kazandınız.
Paylaş