Paylaş
Gayet şık bir palto getirdiler “Mutlaka denemelisiniz” diye, “Yüzde 100 yün, kaçırmayın” diye de eklediler.
“Yün giymiyorum, keşke siz de diğer pek çok marka gibi hiç satmasanız” diye karşılık verdim.
“Buna da mı karşısınız Ömür Hanım?” diye cevaplayan mağaza müdürü ve benzer soruyu aklına getiren herkes için yazıyorum.
Yün giyerek hayvan sömürüsünün ve işkencesinin en büyüklerinden birine alet oluyorsunuz.
Yünü için yetiştirilen bu hayvanlar görmeye bile dayanamayacağınız işkencelere maruz kalıyorlar.
Köylerimizdeki koyun kırpmaya benzemiyor çiftliklerde yaşananlar.
Kuzuların kulakları deliniyor, kuyrukları anestezi verilmeden kesiliyor.
Yün endüstrisinde milyonlarca koyunun ölmesi normal kabul ediliyor.
Daha fazla yün üretme hırsı yüzünden pek çok koyun prematür kırkma sonucu acı içinde ölüyor.
Kırkma sırasında koyunlar dişlerini, kulaklarını, penislerini, memelerini kaybediyor.
Yine kırkma sırasında işçilerin koyunları yumrukladığı ve kırkma aleti ile dövdükleri sıkça rapor edilmiş durumda.
İşkence bitmek bilmiyor yani.
Yün giymeyin, yünlü ürünler satmayın, bu işkenceye ortak olmayın.
Beren Saat Göbeklitepe’de
Turizmde 2019 “Göbeklitepe Yılı” olarak ilan edildi.
UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi’nde yer alan tarihi mekan, sömestr tatili nedeniyle de şu anda ziyaretçi akınına uğruyor.
Turizm ve seyahat acenteleri bölgeye özel turlar düzenliyor.
Bununla kalmayacak, Göbeklitepe dizi dünyasında da ilgi odağı olacak gibi.
Beren Saat’le anlaştığını duyuran Netflix’in, Saat’e dünyanın bu en eski tapınağının tarihsel önemini anlatacak fantastik bir hikayede rol vereceği konuşuluyor.
Bu yıl Göbeklitepe’yi çok daha fazla konuşuyor olacağız yani.
Göbeklitepe turlarına bakıp yer ayırtsanız fena olmaz.
O yemeği yer miyim?
Ben Magazin Konseyi’nde “Burak Özçivit’in 80 kadınla yemek yemesi bir toplantı gibi, yadırganacak bir şey yok” deyince Cengiz Semercioğlu da “Bir kadın oyuncu 80 erkekle yemek yese yadırgar mıydın Ömür?” diye sordu.
Cevap veriyorum: Yadırgamazdım.
Kadın, erkek fark etmez ki.
80 kişiyle yemek yemekte ne sakınca var Allah aşkına.
Baş başa yemek olsa bir amaç için o bile kabul edilebilirken, 80 kişiyle rezidans toplantısı gibi yemekte sorgulanacak ne olabilir?
Bana biri “HAÇİKO’ya hayvanlar yararına bağışta bulunacaklar” dese, 1 kişi, 10 kişi, 80 kişi fark etmez koşa koşa gider yerim o yemeği.
Sen bunu yadırgar mıydın Cengiz?
Paylaş