Sezen Aksu nezaketi

O güzel kırmızı kalbi de koymuş cümlesinin sonuna.
Linkte de son çıkardığı “Kaybedenler” şarkısının klibi var.
YouTube’u açtım, izledim klibi. Sezen’in o muhteşem sözleri ve şarkısı eşliğinde şehrin sokaklarını gezdim.
20 yıl sonra şarkıyı bu kez onun sesinden ve Aykut Gürel’in yalın aranjesiyle dinlemek bir başka güzel oldu.
Sonra videonun altında yazanları okumaya başladım.
“Geçen hafta kalbini sevdiğim Ömür Gedik aradı ve hayvan hakları yasasının bir an önce çıkması için benden bir video istedi. Kolit ataklarıyla büyük sıkıntım vardı, yapamadım maalesef.
Buradan telafi etmek isterim. Yıldırım Türker’in ‘Bahçe’sindeki yazılarından birinde alıntılayarak hatırlattığı, Rosa’nın arkadaşına yazdığı mektuptan satırlarla...
‘Soniçka, manda derisinin kalınlığı ve sağlamlığı özdeyişlere geçmiştir; düşün artık derisi yarılmıştı.
Yük boşaltılırken hayvanlar bitkin, hiç kıpırdamadan duruyorlardı ve biri, kanayanı, bütün bir süre içinde o kara suratında ve yumuşacık kara gözlerinde ağlayan bir çocuk ifadesiyle önüne bakıyordu.
Bu gerçekten de tam olarak, şiddetli bir şekilde cezalandırılmış, üstelik nedenini, niçinini anlayamamış, zulüm ve işkenceden nasıl kaçacağını bilemeyen bir çocuğun ifadesiydi.”
Bu muhteşem yazının ardından büyük harflerle şunu yazmıştı Sezen Aksu.LÜTFEN AMA LÜTFEN ÇIKARIN ARTIK ŞU YASAYI...
Ondan bir video istemiştim, o çok daha fazlasını yaptı. Yazılı olarak yasayla ilgili haykırışımıza YouTube’daki bu yazısıyla imza atmış oldu.
Biz HAÇİKO Derneği olarak #yasahalaneyibekliyor videolarını biriktirmeye devam ediyoruz bu arada. Bu hashtag’le çekilen ve dernek hesaplarının etiketlendiği videoları toplu halde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne götüreceğiz. Hayvanların çığlıklarını duymazdan gelebilirler belki ama binlerce insanın videolarından kaçamayacaklar.
NOT:
Bu arada kolit rahatsızlığı yüzünden zor günler geçiren Sezen’e bir kez daha geçmiş olsun diyorum.

Plajlar drone ile gözetlenecek

Hava sıcaklıklarının normalin üzerinde seyretmesi ile deniz mevsiminin erken açıldığını söyleyebiliriz.
Ege ve Akdeniz kıyılarımızda denize girenlerin fotoğraf ve videoları önümüze düşmeye başladı.
Aynı durum Yunanistan kıyıları için de geçerli.
Komşuda plajlar dolup taşarken tatilciler tabii ki sosyal mesafe kurallarına uymak zorundalar.
Uymayanlara ceza kesiliyor.
Ve hatta tuhaf bir uygulama daha devrede.
Plajların üzerinde normalde havadan çekim yapmak için kliplerde kullanılan drone’lar uçuruluyor.
Böylelikle denize girenler havadan denetlenmiş oluyor.
İnsan yoğunluğunun arttığı yerlerde ise hoparlörlerden “mesafenizi koruyun” uyarıları yapılıyor.
Drone ile yapılacak denetlemelerin tüm dünya plajlarına yayılması gündemdeymiş.
Kim bilir belki bu yaz bizim tepemizde de drone’lar uçabilir.
Gözetlenmeye hazır olun yani.
Yurtdışında plajlar yüzmeye açılmış olsa da eğlenceye hâlâ kapalılar.
Müzik, alkol alımı ve spor aktivitelerinin sosyal mesafe kurallarının hiçe sayılmasına neden olabileceği düşünüldüğünden beach club’lar kapalı tutulmaya devam ediyor. 

19.05’te balkonlara çıkıyoruz

Bugün Atatürk’ün Samsun’a ayak basışının, Milli Mücadele’nin başlamasının 101’inci yılı.
Stadyumlarda, meydanlarda, büyük kalabalıklarla, coşkuyla kutlamayı çok isterdik tabii.
Ama olsun, hiçbir şey kutlamaya engel değil.
Nasıl ki yine karantinada olduğumuz 23 Nisan’da İstiklal Marşımızı evlerimizin bahçelerinde, balkonlarda okumuştuk, bugün de 19.05’te (tarihin 19.05 olması nedeniyle) ‘Gençlik Marşı’mızı okuyacağız hep birlikte.
19 Mayıs
Atatürk’ü Anma
Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.