Ömer Döngeloğlu’nun vasiyeti var

Sokak köpeklerine yapılan işkencelere karşı yürekten haykırdığı videoyu izleyip ağlamayan var mıdır ki?
Öyle içten, öyle derinden dile getiriyordu ki üzüntüsünü, o anı hepimiz onunla yaşamıştık.
Korona aldı Ömer Hoca’yı bu dünyadan.
Mekanı cennet olsun, Allah rahmet eylesin.
Ve son olarak rahmetlinin, zehirlenen köpeklerin ardından katillerden bahsederken “Hakim kanunda sana ceza bulamayabilir, savcı şimdiki Türk Ceza Kanunu’nda sana ceza bulamayabilir” diye ağlamasını hatırlatmak istiyorum.
Türk Ceza Kanunu’nun yetersiz olmasına yaptığı vurgu çok önemli ve değerli.
Masum canlar için bu haykırışlarını, mevcut çağ dışı ceza kanununun değişmesine yönelik çağrısını herkesin, devletin en üst makamlarının, meclis üyelerinin artık duyması ve onun vasiyetini yerine getirmesi dileğiyle.

Yasa için daha kaç vahşet gerekli?

Adam bile dememek lazım, caninin biri kaplumbağaların kabuklarını kırarak öldürüyor.
Neden olarak büyüden falan bahsediyor.
Sadece sokağa çıkma yasağını deldiği için ceza alıyor ve serbest kalıyor.
Bir başkası, patronuna kızdığı için onun köpeğini, bebek Dora’yı yere vurarak öldürülüyor.
Katile sadece sokağa çıkma zamanlarında ev hapsi veriliyor!
Batıkent’te köpekler zehirlenerek öldürülüyor, katilleri serbest kalıyor.
Devam edelim.
Bursa Haçiko temsilcimiz Zeynep Dimidoa, Osmangazi’deki Bursa Bölge Adliyesi bahçesinde, daha vahşi olsun ve dövüşsün diye iki kulağı kökten kesilmiş bekçi köpeğinin haberini alır almaz olay yerine gidiyor, acı içinde kıvranan yavruyu kurtarıyor. (Yavrunun adını Fındık koyduk, neyse ki artık bizim gözetimimizde yaşayacak, adliye güvenliğine geri verilmeyecek.)
Ama elde kanıt da olmadığından için bu vahşetten kimseye ceza yok.
Şehitlik Edirnekapı Mezarlığı’nda kedi katliamı yapılıyor, hayvanseverler kamera kayıtlarını almak için günlerdir çırpınıyor. O arada katil, kedileri katletmeye devam ediyor.
Bitmedi.
Daha geçen hafta Eminönü’nde bir adam arabasını güvercinlerin üzerine sürdü ve 20 güvercinin feci şekilde ölmesine neden oldu.
Şikayet bile edilemedi, güvercinler sahipsizdi çünkü. Sahipsiz hayvanın yasalarımızda bir değeri yok. Resmen yok sayılıyorlar...
Ceza kanunu değişmedikçe, bu caniler korkutulmadıkça biz sürekli aynı haberlere uyanıyor olacağız.
Hepimizin aklında şu soru olacak, bu vahşetler daha ne kadar devam edecek?
Daha ne bekliyoruz, ne kadar bekleyeceğiz?
Bu canların daha kaçının zarar görmesini hep birlikte izleyeceğiz? Buna artık bir dur deme zamanı geldi.
Yukarıda da dediğim gibi hayvan sevgisine yaptığı vurgularla gönlümüzde taht kuran rahmetli Ömer Döngeloğlu hocanın da vasiyeti yerine gelmiş olsun. Yasanın çıkması için şimdi her zamankinden daha çok ses çıkaralım.
Bir olalım, birlik olalım, paylaşım, yorum yapalım, baskı yapalım.

Trafik Haftası’nda önemli çağrı

Trafikte Haklarım Derneği’nin, 2-8 Mayıs Karayolları Trafik Haftası için başlattığı #trafikkazalarınadurde hastag’i ile öne çıkan farkındalık projesine ben de destek veriyorum.
“Arka Sıradakiler” dizisinde rol alırken trafik kazası geçirerek ölümden dönen Temmuz Karikutal’ın videosunu izledim ve yaşanmışlık içeren önemli uyarısını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Şöyle diyor Temmuz:
“Kemerimi takmış olsaydım ne boynum kırılırdı ne de omurilik felci olurdum, keşke dememek için lütfen trafiğe çıkmadan önce tüm önlemlerimizi alalım.”
Sonradan pişman olmamak için trafik kurallarına uyalım.