Kedili insanların özellikleri

Kedili insanların, yani bizlerin hayatı aynen şöyle:
◊Yaşam düzenini, tatillerini kedilerine göre ayarlarsın.
◊ Üzgün ya da hasta olduğunda en büyük destekçilerin ve şifan kedilerindir.
◊ Telefonunda ve sosyal medyanda kedilerine ait sayısız fotoğraf vardır.
◊ Çizik ve ısırıklar hayatının vazgeçilmezleri olur, onlarsız eksik hissedersin.
◊ Onlarla çocukluğuna döner ve oyunlar oynarsın.
◊ Önce evine, sonra odana, sonra da yatağına girip beraber uyumaları kaçınılmazdır.
◊ Evde çalışırken meraklı gözlerle seni izleyen takipçilerin vardır.
◊ Doğaya ve diğer hayvanlara karşı farkındalığın artmıştır.
◊ Çevrendekileri kedi köpek sahiplendirmek için çabalar durursun.
◊ Kediler sayesinde daha sakin, daha anlayışlı bir insan olduğunu fark edersin.
◊ İnsanlarla sürekli onlar hakkında konuşmak istersin, sohbet dönüp dolaşıp onlara ve fotoğraflarını göstermeye gelir.
◊ Evinin ve yaşamının bereketi artar.
◊ İyileşirsin, iyi gelirler çünkü sana.

Bu esnafı koruyalım

Bir süredir büyük sermayeler, süper market zincirleri karşısında yenik düşmeye yüz tutan, yaşam mücadelesi veren mahalle esnafını desteklemeye çalışıyoruz ya.
Bunu yaparken bir kriter gözetmenizi rica edeceğim.
Kapısının önünde sokak hayvanları için yemek ve su koyan esnaftan yapın alışverişinizi.
Ben öyle yapıyorum, pozitif ayrımcılık yapıyorum o halden anlayan iyi insanlara.
Ve sadece alışverişte onları tercih etmekle kalmıyorum, çıkarken onlara teşekkür etmeyi de ihmal etmiyorum.
Siz de öyle yapın...
İyilik korunmayı, kollanmayı, alkışlanmayı hak ediyor.

Kürk inadı!

Rihanna yine aynı.
Yine kötü.
Yine vicdansız.
Yine katil.
Anne olunca biraz değişir, insafa gelir diyordum, o da olmadı.
İkinci çocuğuna hamile ve halen gerçek kürk giymeye devam ediyor.
Bunca üne, takipçiye, etki gücüne sahipken gücünü ve markasını zulümden, sömürüden yana kullanıyor.
Çocukları ileride annelerinin bu halinden nefret edecekler belki.
Tarihe şarkıları ile değil bu kötücülüğü ile yazılacak.

Unutulmayan bir şarkı sözü
“Anne, ben geldim. Dizlerin duruyor mu başımı koyacak? Anne, ben geldim. Ben, oğlun, hayırsızın.” (Oğul-Teoman)