Dayan komşu

Yunanistan’dan Türkiye’ye yardıma koşanları...
Yunan sosyal medya ve basınındaki “Dayan komşu” paylaşımlarını...
Şimdi acıları paylaşma, “Dayan komşu” deme sırası bizdeydi.
Birkaç çatlak ses çıktı ne yazık ki.
Ama Yunanistan’daki yangına, ölümlere sevinen, ırkçı ve düşmanca söylemlerde bulunan o kendini bilmezlere Türk halkının gösterdiği tepki beni mutlu etti.
Haberlere, görüntülere bakarken bizim de içimiz yanıyor. Ama bazıları hâlâ hesaplaşmadan, öfkeden bahsediyor, nefret söylemlerinde bulunuyor.
Bir de utanmadan kendilerine milliyetçi diyerek gerçek milliyetçiliği kirletiyorlar.
Gerçek milliyetçi vicdanlı olur, çocukların, insanların, doğanın, hayvanların, ağaçların öldüğü bir doğal afete sevinmez, “Oh olsun” demez. Ancak ve ancak “nasıl yardımcı olabiliriz” diye bakar.
İşte onlar bu nefret söylemi sahiplerine gereken cevabı verdi zaten.
Komşuya büyük geçmiş olsun, Allah bir daha böyle acı yaşatmasın.

Harbiye konserlerinin iyilik elçileri

Geçen gün STK destekçisi Givin ile olan HAÇİKO işbirliğinden bahsetmiştim.
Ve “Sürprizler olacak” diye de eklemiştim.
İlk sürprizimiz Açıkhava konserleriyle başlıyor.
Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nun sahneye el değme mesafesindeki protokol bölümünü bilmeyeniniz yoktur.
Bu bölümün davetiyeleri özel olarak ünlülere, önemli isimlere ve sponsorlara ayrılır.
Önümüzdeki günlerde yapılacak olan İstikbal Harbiye Açıkhava konserlerinde, her konserden 5’er protokol davetiyesi HAÇİKO Derneği yararına satılmaya başlandı.
Givin üzerinden protokol bileti alarak hem sevdiğiniz sanatçıyı en önden izleme fırsatı elde edecek hem de HAÇİKO’ya, sokak hayvanlarına yardım etmiş olacaksınız.
İşte protokol biletleri satışta olan konserler: 3 Ağustos Mark Eliyahu, 4 Ağustos Athena, 5 Ağustos Mohsen Namjoo, 6 Ağustos Yoldan Çıkan Oyun, 7 Ağustos Damdaki Kemancı, 8 Ağustos Edis, 9 Ağustos MFÖ, 10 Ağustos Teoman, 11 Ağustos Şebnem Ferah, 12 Ağustos Yalın, 15 Ağustos Ferhat Göçer.
Givin’e girip HAÇİKO için al bölümünden davetiyelerinize ulaşabilirsiniz.
Harbiye’de görüşmek üzere diyelim...

Eşeğe işkence yapan bulundu ama!

Geçen gün köşemde, Kars’ta eşeğin başına çuval geçirip döven, işkence yapan çobanın fotoğraflarını yayınlamış, “Bu adamı bulamaz mıyız?” demiştim.
Adam demeye bin şahit isteyen şahıs bulundu sevgili okurlar.
Tutuklandı ve yasa gereği 1250 TL para cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.
Eşeğe işkenceden devlet para kazandı!
Şaka gibi, öyle değil mi?
Üstelik şimdi o adamın para verdi diye sinirlenip hıncını o eşekten ya da diğer hayvanlardan almayacağını da bilemiyoruz.
Söz verildi, tamam dendi ama Hayvan Hakları Yasası hâlâ çıkmadı, çıkamadı.
Kendimizi mi parçalayalım, zincire mi vuralım, söyleyin ne yapalım!
Bu sadist ruhlu insanlara gereken hapis cezasının verilmesi, ıslah edilmesi için sesimizi nasıl duyururuz arkadaşlar?
İyi bir fikri olan varsa yazsın bana, ne yapılacaksa varım, mail’lerinizi bekliyorum.

Kırsala da eğitim şart

Kırsala eğitim vermek ve sevgi aşılamak lazım.
Eşeği döven çoban olayının ardından İzmir’den bir okurum, Faik Ertuna yazdı.
“Yok süt sağarken kıpırdadı, yok tasını devirdi, yok beni tanımadı havladı, yok boynuzuyla tos yaptı diye kırsaldaki insanların hayvanlara yaptığı işkenceyi, zulmü hayal bile edemezsiniz” diyor.
O çobanı gördüm ya, tahmin edebiliyorum gözlerden uzakta olanları.
Birlikte yaşadıkları hayvanları çok seven köylülerimiz de var.
O çoban gibi işkence yapanlar da. O nedenle, ülkenin doğusu, batısı, şehri, köyü demeden önce, okullara hayvan hakları ve hayvanı, doğayı sevme, saygı duyma dersleri konmalı.
Sevmekle düzelecek çünkü her şey.