Paylaş
Uluslararası hukuku tanımaz, kafasına göre kanun uygular “hukuk raporu” yayınlar.
Ülkeleri işgal eder “özgürlükler raporu” yayınlar, herkese not verir.
Katliam yapar, paralı askerleri cinayet işler, istihbarat örgütü CIA işkence hapishaneleri kurar, havada uçakları bile işkencehaneye çevirir “insan hakları raporu” yayınlar.
Terör örgütleriyle işbirliği yapar onları destekler, koruyup kollar “Terörle mücadele raporu” yayınlar.
Amerika Birleşik Devletleri, evrensel her kavramı kendi çıkarları için kullanan, gücünü dünyanın her bölgesine kabul ettirmeye çalışan ikiyüzlü ve haydut bir devlet profiline sahip.
ÜLKÜ OCAKLARINA ARAŞTIRMA
ABD Temsilciler Meclisi şimdi de, Ülkü Ocakları’nın bir terör örgütü olup olmadığının araştırılmasını da öngören 2022 ABD Ulusal Savunma Yetki Yasasının kabul etti.
Türkiye’de, cinayet işleyen, yargı komploları kuran, darbe girişiminde bulunan Fetullahçı Terör Örgütü elebaşı Gülen ve örgüt elemanlarını Pensilvanya’da himaye eden Amerika, Türkiye’nin iade taleplerine sessiz kalıyor.
FETÖ elebaşı için 7 kez iade yazısı gönderen taleplerine tek bir cevap vermedi. Sadece bu değil, Amerika, terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG’ye de hem para hem silah yardımı yapıyor.
Tam bir terörist destekçisi olan Amerika, kısa süre önce de Türkiye’yi, “çocuk savaşçı kullanan ülkeler” listesine almıştı.
Bir NATO üyesi ülke olarak askeri alandaki tüm bilgiler elinde olmasına, geçmişte ve bugün bu tür bir iddianın bile gündeme gelmemesine rağmen Türkiye’ye karşı düşmanca tavrını bir kez daha ortaya koymuştu.
Hep söylüyorum, Amerika gibi müttefikiniz varsa düşmana ihtiyacınız yoktur.
AMACI ULUSLARARASI BASKI YAPMAK
Amacı, daha önce devletin içine yerleşmiş ajanı Fetullahçı Terör Örgütü eliyle yapamadığını şimdi farklı yollarla gerçekleştirmek. Desteklediği komplo operasyonları ve darbeyi gerçekleştiremediği, fiili saldırı yapamadığı Türkiye’yi uluslararası alanda köşeye sıkıştırıp baskı yapmak.
Son yıllarda ABD’de resmi kurumların, gayriresmi dernek ve vakıfların yazdıklarının bir benzerini kısa süre önce ABD Dışişleri Bakanlığı yayınladı.
2021 İnsan Ticareti Raporu’nda Türkiye’nin, Suriye’de uzun süredir desteklediği Sultan Murat Tümeni adlı silahlı muhalif grubun çocuk asker yetiştirdiğini belirtildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı, raporda şunları yazdı: “... İnsan hakları grupları ve uluslararası kuruluşlar, hükümetin Suriye’de çocuk askerler toplayan Türkiye destekli silahlı muhalefet grubuna operasyonel, ekipman ve mali destek verdiğini bildirdi.’’
Ardından da Türkiye’nin adının “çocuk savaşçı kullanan ülkeler” listesine alındığını açıkladı.
Oysa bu ve benzeri raporlarda, teröre destek veren ve destek verdiği terör örgütleri eliyle çocukları çatışmalarda kullanan ülkeler listesine Amerika Birleşik Devletleri kendi adını ilk sıraya yazmalı.
ÇOCUK KULLANAN PKK’YA DESTEK
Dünyanın gözüne baka-baka, kendi yasalarına göre de terör örgütü sayılan PKK’nın Suriye kolu PKK/YPG’ye maddi ve silah desteği veren Amerika Birleşik Devletleri’nin bizzat kendisidir. Oysa 2020 yılında yayınladığı raporda, “YPG Suriye’nin kuzeybatısındaki sığınma kamplarında, 12 yaşındaki kız ve erkek çocuklarını bile zorla silah altına almaya ve kullanmaya devam ediyor” diyerek ortağı olduğu suçu da itiraf etmişti.
Türk Dışişleri Bakanlığı da, Amerika’ya hak ettiği dilden açıklama ile karşılık verirken, hem teröre destek veren hem de ikiyüzlü politikasını, “Suriye ve Irak’taki terör eylemlerinde çocukları zorla silah altına alan PKK-PYD-YPG terör örgütüne silah yardımı dahil aleni destek veren ABD’nin, Türkiye’ye böyle bir iftirada bulunması çifte standart ve ikiyüzlülüğün en çarpıcı örneğidir.” sözleriyle eleştirdi.
PKK’NIN ÇOCUK İSTİSMARININ ORTAĞI ABD
Asıl önemlisi, Amerika’nın PKK ile ilgili yok diyerek yalan söylediği SDG’nin de çocukları çatışmalarda kullandığı şu sözlerle hatırlatıldı:”Terör örgütü PKK/YPG güdümündeki sözde “Suriye Demokratik Güçleri”nin Suriye’de çocukların zorla silah altına alınması, kaçırılması, özgürlükten mahrum bırakılması, okulların askeri amaçlarla kullanılması gibi birçok ihlal ve ağır suç işlediği, BM Çocuklar ve Silahlı Çatışma Özel Temsilcisi Virginia Gamba’nın 21 Haziran 2021 tarihli raporuyla da sabittir. Buna rağmen, raporda bu örgüte atıf yapılmaması da ayrı bir garabettir.”
Yalnız bu açıklama değil, kısa süre önce İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan, “PKK-KCK/PYD-YPG Terör Örgütü Kadın ve Çocuk İstismarı” başlıklı rapor, Amerika’nın destekliği terör örgütünün çocukları nasıl istismar ettiğini örnekleriyle anlatıyor. Terör örgütüne katılan genç kızların örgüt yöneticileri tarafından kullanılması, bu çirkin olayları yaşayanların cümleleriyle aktarılıyor.
Cinsel saldırıya uğrayan kızların intihar ettiği, önceki yıllarda hamile kalanların öldürüldüğü, örgüt elemanları tarafından örnekleriyle anlatılıyor.
Irak’ın kuzeyinde Gara’da bulunan “Tabura Zaroken” adındaki sözde çocuk taburunun sorumluluğunu terörist elebaşlarından Duran Kalkan’ın yaptığı aktarılıyor. PKK yöneticilerinden Murat Karayılan da, çocuk örgüt mensuplarının eğitimleriyle özel olarak ilgileniyor. Rapora göre örgütteki kadınlar, terörist Kalkan’ın örgüt içinde adının “Biçirpinin Abbas” yani “Sapık Abbas” olduğunu da anlatıyor.
Murat Karayılan’ın cinsel istismarda bulunduğu 17 yaşındaki “Dilan” kod adlı teröristin el bombasıyla intihar ettiği ifade ediliyor. 2021 yılında teslim olan bir teröristin ifadesine göre, eskiden kadınlar hamile kalınca idam edilirken, yeni dönemde ise doğum sonrasında tutuklanıyor. Bebekleri ise ellerinden alınarak Irak ve İran’da başka ailelere veriliyor.
Amerika ise yalnızca kanlı bir terör örgütüne destek vermekle kalmıyor, bu çocukların yaşadığı insanlık dışı muamelede de PKK terör örgütünün suç ortağı oluyor. Amerika, terörist arıyorsa aynaya bakması lazım.
Paylaş