Paylaş
Başyazıcılar 1953’ten bu yana pastırma, sucuk gibi ürünleriyle ve daha sonra turizm yatırımlarıyla kentin önde gelen ailelerinden biri. Açtıkları otel ve AVM’lerle kentte ortak yaşam kültürünü başlattıkları söyleniyor.
Ancak Ömer Başyazıcı üç çocuğundan ikisini yurtdışında okutur, sıra kızının üniversite eğitimine geldiğinde “Sen evlen, çocuklarını büyüt” der ve liseden sonra okumasına izin vermez.
Hülya Hanım evlenir, çocuklarını büyütür. Fakat aklı fikri çalışmaktadır. Aile büyükleri önerdiği her işe “yok tutmaz” deseler de sonunda eşinin de desteğiyle yola koyulur. Hatta şimdi Ömer Bey “Hülya’yı okutmadığım ayrımcılık yaptığım için çok pişmanım” diyor.
Hülya Tirtoğlu, önce mutfak ve kadınlardan oluşan bir ekip kurarak Kayseri mantısı üretmeye başlar. Çok başarılı olur, sonra e- ticaret sitesi ‘pastirmamarket.com’u devreye sokar. Ardından Mix Yaşam Merkezi’nin içinde Çemen’s Mutfak adlı bir lokanta ve Çemen’s Gurme ürünleri satan bir şarküteri açar.
Kayseri mantısı, çıtır mantı, tepsi mantı, yağ mantısı, yağlama, sucuk içi, basma kete, açma kete, katmer, bazlama, tandır böreği, nevzine, aside ve kesme kadayıf. Kayseri mutfağına ait, geleneksel yöntemlerle yapılan bu lezzetlerin tümünü hem atölyede kadınlarla birlikte yaptım hem de tattım. Ve her birinin tadı damağımda kaldı.
İlk yerel beş yıldızlı
Başyazıcı ailesinin açtığı Ommer, Kayseri’deki ilk ve tek beş yıldızlı yerel otel. SPA’sı, masajı, spor salonu, havuzu, saunası ve hamamıyla çok iddialı. Ommer Otel’de en hoşuma giden şey Satış ve Pazarlama Müdürü Selda Alemdar başta olmak üzere kadın ağırlıklı bir ekibin olması.
Yine aileye ait bugüne dek gördüğüm en modern butik AVM diyebileceğim Mix Yaşam Merkezi’nde kadınlar çalışıyor. Kayseri’yi, özellikle de Başyazıcı ailesini bu yaklaşımlarından dolayı da kutluyorum.
Hacı Steakhouse
Kayseri’yi gurme kent yapma, mutfak envanterini çıkarma misyonuyla 17 yıllık profesyonel iş yaşamını bırakarak yola çıkan Duran Özdemir ile geçen yılın sonlarına doğru Kapadokya’da tanışmıştım. Duran bize, bir zamanlar Ermeni ustaların doğal yöntemlerini kullanarak yaptığı pastırmalardan tattırmıştı.
Duran, şimdi de Hacı Steakhouse ismiyle hem Kayseri hem de Akdeniz mutfaklarından örnekler sunan hoş bir restoran açmış.
Hacı’nın etleri de, isteğe göre yaptığı pişirmesi de çok başarılı. Zeytinyağından peynire, pekmezden nar ekşisine kullandıkları tüm malzemeler Anadolu’nun dört bir yanındaki butik üreticilerden özenle seçilmiş. Duran Özdemir’in coşkusuna, enerjisine hayran oldum...
Vanilin Chocolate
Üç arkadaş Hasan Ayata, Tolga Gözüpek ve İbrahim Özlütürk, 30’lu yaşlarının ortalarında birlikte bir iş kurmaya karar verirler. 2014’te bir waffle dükkanı açarlar. Ama kısa süre sonra ürünlerinin içinde kullandıkları çikolatanın derin dünyasına dalarlar...
Türkiye’nin ve dünyanın en iyi çikolata şefleri arasında olan iki isimle Metin Kılıç ve Marc Pauquet’den danışmanlık ve dersler alırlar. Bir yıl önce de ‘Vanilin Chocolate’ adını verdikleri markalarıyla Mix Yaşam merkezi içinde üretim de yaptıkları ilk mağazalarını açarlar.
Vanilin Chocolate’ın, kalitesiyle haklı bir üne sahip dünyaca ünlü Fransız markası Cacao Barry ürünleriyle yaptıkları koruyucu madde içermeyen el yapımı çeşitleri gerçekten çok lezzetli. İnsan beklemediği bir anda böylesi kaliteli ürünlerle karşılaşınca hem şaşırıyor hem de seviniyor. Umarım yakın bir gelecekte İstanbul’da şube açarlar...
Biletler öğrenciye 1 Lira
Bir İstanbul klasiği olan 36. İstanbul Film Festivali’ne geri sayım başladı. Salı akşamı İKSV Genel Müdürü Görgün Taner ve Türk filmlerinin gösterimini üstlenen Tuborg Türkiye AŞ CEO’su Damla Birol ev sahipliğinde İsmet Saz’ın Arnavutköy’deki restoranı TOİ’de bir yemek düzenlendi. Altın Lale Ulusal Yarışma Jüri üyesi Nejat İşler de konuklar arasındaydı. Bu arada İşler’in gösterimde olan “İstanbul Kırmızısı” filminde nereye kaybolduğunu kendisinin de bilmediğini öğrendik! 5-14 Nisan arasında gerçekleşecek, 203 filmin gösterileceği festivalin her zamanki gibi dolu dolu bir programı var. Ama bu yılın en heyecan verici yeniliği hafta arası gündüz seanslarında öğrenci biletlerinin 1 TL olması.
Açlıkla mücadeleye destek
Restoranlarda atıkların yüzde 37’sini gıda atıkları oluşturuyor. Dünya Gıda ve Tarım Örgütü’nün verilerine göre dünyada üretilen tüm gıdanın 3’te 1’i (yılda yaklaşık 1,3 milyar ton) israf ediliyor. Fransa’da catering şirketi olan şef ve yazar Sibel Pinto gıda atıklarının azaltılmasına katkı sağlamak amacıyla “Action Kashkarikas” adlı sosyal sorumluluk projesine imza atmış. Şef, atölye çalışmasına katılanlara Türk ve Sefarad mutfağından aile tarifleriyle meyve-sebze kabukları, artmış yemekler gibi düşük maliyetli malzemeler kullanarak lezzetli ve sağlıklı yemek pişirmeyi öğretiyor.Pinto, bu uluslararası sosyal sorumluk projesini önce Meksika sonra da Fransa’da hayata geçirmişti. Okan Üniversitesi’nin proje ortağı ve Türkiye temsilcisi olduğu “Action Kashkarikas”ın workshopları ve gala yemeği önümüzdeki hafta İstanbul’da yapılıyor. Workshoplar 22 Mart’ta Tuzla’da, 23 Mart’ta Hasanpaşa Kampüsünde düzenlenecek. Gala yemeği ise 24 Mart Cuma günü Ataşehir Sahan’da verilecek. Tüm etkinliklerden elde edilen gelir, “Action Against Hunger” kurumuna bağışlanarak dünyada açlıkla mücadele eden çocuklar için kullanılacak. Üç saatlik workshopların ve gala yemeğinin ücreti 80 TL. İsrafı önlemek ve açlıkla savaşmaya katkı sağlamak isteyenlere duyurulur...
Maşallah Art Dubai’de
Sanat serüvenini ilk günlerden beri takip ettiğim SARP henüz 25 yaşında ama dünya çapında bir isim olmaya her geçen gün daha çok yaklaşıyor.
SARP’ın Kasım 2016’da Contemporary İstanbul Sanat Fuarı’nda açtığı solo sergiden sonra, bu yılın başında Osmanlı motiflerini kullanarak, özel bir teknikle çektiği “Maşallah” serisinden bir yapıtı Florida’da Norton Museum’un kalıcı koleksiyonuna girdi.
Chicago’da yaşayan sanatçı şimdi tek kişilik sergisiyle 15 Mart’ta başlayan ve bugün sona erecek olan 11. Art Dubai Sanat Fuarı’nın konukları arasında. Aldığım bilgiye göre yapıtları çok ilgi görüyormuş...
Paylaş