Yolculuklar üzerine

Prof. Ryle, “Yolculuklar üstüne düşünmek gerekiyor” diyor.

Ve ekliyor:

Ya boş düşünüyoruz.

Ya da tehlikeli şeyler...

İyilerin sorunu ise düşünmeden yaşıyor oluşları...

Ve yoldaşsız yol gidişleri...

*

Bugün 27 Mayıs askeri darbesinin üzerinden 59 yıl geçmiş...

Demokrasinin eski ve yeni düşmanlarını tanımak gerekiyor.

Ve üzerine düşünmek...

*

Daha bir filmi yapılmamış oysa...

Demokrasi yolculuğumuzun ilk ihanetini unutmuşuz bile...

Ve unutturmuşuz...

*

Ve Yassıada’dayız...

Demokrasinin kanlı yolculuğuna şahit olabilmenin ilk adresi...

37 subayın organizasyonu ile yapılan askeri darbenin demokrasi tarihimizdeki kanlı bir lekesi...

Başbakan Adnan Menderes ile Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ın idamıyla başlayan dram...

Ve yüzlerce milletvekili, bakan ile Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın yargılanması, cezaevinde yatmaları...

71 askeri muhtırası, 80 askeri darbesi, 28 Şubat ve 15 Temmuz akşamı darbe kalkışmasıyla travmatik demokrasi tarihimiz...

Yaralı bir demokrasi yolculuğu işte...

*

Ya boş düşünüyoruz.

Ya da tehlikeli düşünüyoruz.

İyiliğe dair bir şey yok...

Demokrasiyi siyasi irade temsil ediyor...

Bütün bu darbeler siyasi iktidarlara karşı yapılmıştır.

Yani, ülkesi ve milleti için iyi şeyler düşünen, gerçekleştirenlere karşı...

*

Lakin tehlike geçtiği zamanlarda demokrasi yolculuğumuzdaki eski ve yeni düşmanları unutuyoruz.

Unutmamalıyız...

Unutturmamalıyız yeni kuşaklara...

Özellikle de aydın kesimine büyük görevler düşüyor...

*

 “Çağımızda aydın kişileri birbirlerinden böylesine acıklı bir biçimde ayıran nedir” sorusuna şu cevabı veriyor Walter Lippmann:

m Bu ayrılık ve ahlak uçurumunun ortaya çıkması liberal bilimlerdeki çöküntünün sonucudur.

*

 “Açık toplum uğruna verilen savaşlar, ancak 1789’da ortaya çıkan fikirlerle başladı” diyor Karl Popper, reaksiyoner hareketlerle kapalı toplumlara dönüştürülmenin ideolojilerine birileri sürekli ihtiyaç duyuyor...

Bu ihtiyacı sıfır riske indirmek gerekiyor.

İhtiyaçlar düşüncelerimizi aşar.

Ve hatta düşüncelerimiz dahil olabilir.

Bu ülkenin bize göre vazgeçilmez tek ihtiyacı ise demokrasidir...

Başka yolları arayan, soran ve zorlayanlar, altında yaşadıkları gökyüzünün lacivert rengini hiç göremeyebilirler...

Diyoruz ki unutmadan, unutturmadan hep birlikte yaşayalım...