Paylaş
Ve halklarına yalan söyleyenlerin kalabalıklaştığı bir dünyada çıkarttıkları savaşlarla küresel güçler gün tüketiyor...
Halklar masum olsa da en sonunda canı en çok yanan kesim oluyor...
Ve milyonlarca insan ölüyor...
*
Troçki belgeselini izledikçe iktidar ve güç savaşlarının bir milleti ne hale getirdiğini görüyoruz.
Çarlık Rus İmparatorluğu ve Bolşeviklerin askerleri, işçileri, aydınları, köylüleri arasında acımasızca yapılan bir savaşın insanları nasıl canavarlaştırabileceğini de...
Lenin, Troçki, Stalin üçlüsünün başlattığı ayaklanmanın kanlı bir savaşa nasıl dönüştürüldüğünü gördükçe aynı oyunların bugün dünyanın birçok yerinde yaşandığını da bir kez daha anlıyoruz...
Bu kanlı savaşa tarihçiler her ne kadar Ekim Devrimi diyorsa da başarılı olunmasaydı her üçünü de tarih bugün vatan haini yazıyordu...
Tarihi olayları sonucuna göre yazanlar belki de bir gün yazdıklarından utanacaklar...
*
Devrimden sonra kurulan Kızıl Ordu ile Beyaz Ordu arasındaki içsavaşta ise yaşanan acımasızlığın zirvesine şahit oldukça kimlerin vatanına, milletine ihanet ettiğini daha iyi anlayabiliyoruz.
Birinci Dünya Savaşı’nı bitirmiş ama Sovyetlerin yeni yönetimi yeni bir savaşın kapılarını daha aralamış...
Troçki’nin kurduğu ve başına geçtiği Kızıl Ordu ile eski rejim taraftarlarının oluşturduğu, İngiltere ve Fransa gibi ülkelerin desteklediği Beyaz Ordu arasında yaşanan içsavaş ise yaklaşık iki yıl sürmüş...
Köylülerin dramı ise unutulacak gibi değil.
*
“Yanımızda geleceğe götürmeyeceğimiz hiç kimseyi taşıyamayız. İdam edilsinler...” diyen Troçki tüm muhalifleri öldürtüyor...
Birçoğunu ise sürgüne gönderiyor...
Gökyüzündeki yıldızları kana boyadıkları için kızıl yıldızın üzerinde milyonlarca insanın kanı var...
Yoksul bir hayatı yaşayan halkın arasındaki sınıf savaşının en şiddetli haline de şahit oluyoruz.
*
Bir halkı medya ile nasıl terörize ettiklerini izliyoruz ve bu durumu da Troçki’nin General Tukhachevsky’e söylediği şu sözlerden anlıyoruz:
“Medyaya sahip olan akılların da sahibidir”.
*
Troçki belgeselini izleyenler işçi hakları diyerek ortalığı yangın yerine çevirenlerin, devrim masallarıyla milyonlarca köylüyü, askeri, işçiyi nasıl perişan ettiklerini görecek...
Ve bugün Türkiye dahil birçok ülkeye aynı oyunu nasıl oynamaya çalıştıklarını da...
Birlik ve beraberliğin değerini de daha iyi anlayacaklar...
Paylaş