Düşten güzel

Sayılarını bilmediğimiz kadar insanları alıp götürerek...

Koronavirüs kor düşürdü nicelerin yüreğine...

Daha ne kadar süreceği de belli değil...

Tek umut aşıydı...

Ve aşı da geldi...

Lakin, milletin aklı, sosyal medya adreslerinde yazılıp çizilenlerle terörize edildi...

*

Hangi aşı sorusuyla başlayan ve sayısız şüpheyle kamuoyunu günlerden beri oyalayan, aklını karıştıranların içinde kim doğru, kim yalan söylüyor bilmiyoruz...

Bilen de,  bilmeyen de konuşuyor...

Ve yazıp çiziyor...

*

Sorumsuzluğun zirvelerinde gezinmeye devam ediyoruz.

Delilerin kuyulara attığı taşları kırk milyon akıllı çıkaramıyor...

Kötülüklerin ardı arkası kesilmiyor...

Dünyanın farklı yerlerindeki aykırı doktorların aşıyla ilgili aykırı görüşlerinin paylaşıldığı videoları izleyen büyük kalabalıklar kaygılı günler yaşıyor...

Bilim Kurulu üyeleri aylardan beri her akşam farklı televizyon kanallarında milletin aklını karıştıracağına...

Ve günlük tartışmaların bir parçası olacağına...

Kurul tarafından yetkili kılınan bir sözcü belirlenmeli ve ortak kararlar açıklanmalıydı...

Geç kalınmış değil...

*

İnsan insanın öyle bir kurdu olmuş ki...

Çocuklar büyüdükçe kötüleşiyorsa ve tüm güzelliklerin düşmanı olup çıkıyorsa bir kez daha düşünmeliyiz...

Bir yerlerde büyük bir yanlış yapıyoruz demektir...

Herkes sadece kendi hayatına değil sayısız hayatlara ihanet ettiğinin farkında değil...

*

Tarihimizin trajedisidir geçip giden yıl...

Ve bizler yaşadık, şahidiyiz tüm ölümlerin...

Meçhul günlerin saatlerine yenik düşüyoruz.

Duvarların arasında küçülmüş tüm hayaller...

Biz öyle büyütmüşüz ki içimizde sakladıklarımızı...

Yüreğimizi büyük bir mezarlığa çevirmişiz ve her gün biraz daha derinlere kazıyoruz.

*

Kalıcı olmayan şeylerin peşinde savaşılıyor.

Küresel yeni ittifaklar kuruluyor, yol haritaları çiziliyor, savaşlar planlanıyor...

Psikolojik çatışmaların fay hatları kırılıyor...

Penceresiz, kapısız ve çöküp giden hayatları yaşayan insan asrın yalnızlığını yaşıyor...

Devletlerin hazinelerinden şirketlere, işsizlere ve yaraları sarmaya trilyonlarca dolar, euro, sterlin vs aktarılıyor...

Keşke, her şey güzel olduğunda bir nehir gibi akıp giden paralarla insanoğluna daha güzel bir dünya kurulabilseydi...

*

“Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” diyorlar...

Olup olmayacağını bilmiyoruz...

Sadece savaşların bitmesini istiyoruz...

Ve insanlar öldürülmesin, işsiz ve aşsız kalmasın diyoruz...

Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Düşten Güzel” deyişindeki gibi...

Tüm savaşları, kavgaları, ihanetleri, yalanları, ikiyüzlülükleri, aldanışları, aldatılmışlıkları ve yangınları geride bırakıp da yaşayacağımız bir yıl olsun diyerek...