Duruş bozuklukları

İBN-İ Haldun’a göre insan alışkanlıklarının bir ürünüdür...

Haberin Devamı

Ve insanın tabiatının, mizacının değil, adetlerinin ürünü olduğunu vurgular...

Yine bir seçimin sonuna doğru yaklaşıyoruz...

Seçim sürecinde muhalif kesimin stratejilerine itiraz ediyoruz...

Karanlıktan medet umarak, her türlü kirli senaryolarını piyasalara sürme alışkanlıklarından vazgeçmediler...

Meydanlarda açıkça şu sözleri veremediler:

FETÖ hain bir terör örgütüdür...

PKK ve yandaşlarından oy istemiyoruz...

PKK uzantısı olan siyasi partilerle bir kirli ittifakımız yok, olamaz da...

İçerideki ve dışarıdaki tüm düşmanlara karşı duruşumuz sürecektir...

*    

Kavgalara alıştırılan bir toplum iflah olmaz, olmuyor da...

Bin yıldan beri iç kavgalarla 16 devleti yıkmayı başardık...

Ve hiçbirinden ders almışa benzemiyoruz...

*   

Birlik ve beraberlik lafını bizden daha fazla söyleyen toplum yok yeryüzünde, ama birliğini bozmaya müsait sayısız gerekçe üreten de bizden başka kimse yok gibi.

Haberin Devamı

Ve ne kadar marazi konu başlıkları varsa hepsi bizde...

Kavgaların biteceğine artık inanmak istiyoruz.

Çünkü herkes yorgun bir yolcuya benziyor...

*     

Ülkenin gündemini siyasi “kaos” senaryolarıyla meşgul etmeye alışkın olanların duracağını sanmıyoruz ama kriz ihtilalleriyle ayakta durmaya çalışan büyük bir kalabalık olduğuna inanıyoruz...

Muhaliflerin stratejileri dört-beş başlıkta özetleniyor:

AK Parti iktidarını devirmek...

Devrilmiyorsa, bölmek...

Bölünmüyorsa, karıştırmak...

Karışmıyorsa; döviz kurlarını, domates, biber ve patlıcan fiyatlarını, parkları, köprüleri, yolları, ormanları, ağaçları, hayvanları bahane etmek!

Yani sürekli terörize bir hali...

*    

Her seçimin ardından yenilgilerin gerekçesini -büyük bir felaketin eşiğine gelinmiş gibi- bir cümleye sıkıştırma alışkanlığı da başladı:

Toplum karpuz gibi ikiye bölündü!

Toplumu ısrarla bir karpuza benzetme alışkanlığına sahip olanlara diyoruz ki:

Toplum bir karpuz değildir!

 *   

ABD’deki seçimlerde iki parti kıran kırana savaşır:

Demokrat Parti

Ve Cumhuriyetçi Parti...

Yüzde 51 oy alan kazanır, yüzde 49 oy alan ise kaybeder...

Ama hiçbir aydın, siyasetçi, yazar ve muhalif kesimden böyle ucuz gerekçelere sığınılan şöyle bir söz duyulmaz:

Haberin Devamı

Toplum karpuz gibi ikiye bölündü!

*  

Yenilgi sonucuna hazırlıklı olmayanların kafasında daima kriz ihtilallerine dair hesapları var...

Bu ülkedeki siyasi iktidarın güçlü olmasına içerideki ve dışarıdaki muhalifler tahammül edemiyor.

Oysa demokrasi, tahammül sanatıdır...

Seçim manifestolarını yazanlar, eski alışkanlıklarını sürdürmeyi gelenekselleştirdi...

İnsanları kendi istedikleri gibi bir pozisyona alıştırdılar...

Ve böylesine uç noktalarda duruş bozuklukları yaşama nedenimiz bu yüzden...

 

Yazarın Tüm Yazıları