Paylaş
Ya da gerçek yüzünü gösteriyor...
Ve kendi içindeki birlikteliğini sağlayan ruh halinin de gittikçe bozulduğu bir süreçten geçiyor...
Renklerin, düşüncelerin farklılıklarını halkına kabul ettirmeyi ve bir arada yaşamayı sanatlaştıran ABD, sanki yeniden eski savaş geleneklerine dönüyor...
Irkçılık da bir virüs gibidir...
Yaygın olduğu her yerde insanları evlerine değil, mezarlarına kadar götürebilen bir yoldur...
Kendi geçmiş tarihinde ‘kuzey’ ve ‘güney’ savaşlarıyla yaşayan, sonunda ortak değerlerin çatısı altında birleşen ABD’nin açılımı da bu yüzden Amerika Birleşik Devletleri’dir...
Yani, her eyalet kendi içinde bir devlet gibi...
Tek bayrak ve tek anayasa altında birleşmişlerdir...
*
Osmanlı Devleti’ni de 600 yıl ayakta tutan bu stratejiydi...
Irkçılığı körükleyenlere karşı duranlar, bir arada yaşama kültürünün yok edileceğini, farklılıkları kışkırtan hareketlerin devleti bitirebileceğini, birlik ve beraberliği dağıtabileceğini gördüklerinden sürekli direniyorlardı...
Osmanlı’yı tasfiye etmek isteyenler, bir arada yaşamayı yok edecek formülü bulmuşlardı ve buna karşı din, mezhep, ırk, dil, bölgesel ayrılıklarının tüm fay hatlarını tetikleyen dinamitlerin fitillerini ateşliyorlardı...
*
ABD’nin kuruluş hikâyesi de Osmanlı Devleti’nin hikâyesine benziyor...
“Öyle bir devlet kuralım ki 600 yıl yaşayabilsin” diyerek yola çıktıklarını biliyoruz...
Osmanlı Devleti kanunnamelerin esas alarak vergi ve adalet sistemlerini hazırladıklarını da...
*
Devlet kurumlarını, kişilerini bir tweet ile yok sayan Trump’ın halleri ise alışageldiğimiz ABD’nin ‘başkan’ profilinden oldukça uzak ve bize çok yabancıydı.
Pandora’nın kutusu açılıyor ve Cumhuriyetçi seçmenlerden oluşan büyük kalabalıklar, biriktirdiği öfkelerini sokaklarda ve devletin kurumlarından çıkarıyordu ...
Ve bu durum ABD tarihinde bir ilkti...
*
Pandemi günleri yüzünden evlerine sıkışan, işsiz ve aç kalan, gelecek kaygısıyla büyük zorluklar yaşayan insanlar, dünyanın her yerinde gittikçe yalnızlaşıyor ve öfkeleriyle büyük bir kalabalığa dönüşüyor...
Evini, yurdunu terk etmiş ve yollara düşmüş büyük bir göçmen kalabalığı da buna dahil...
*
ABD Kongresi’ni basan göstericilerin yaptıklarını dünya seyrediyordu....
Trump’ın yenilgiyi bir türlü kabul etmeyişini de...
Ve seçmenlerini nasıl kışkırttığını da...
Hoyratça davranan, aklına estiği gibi yazan, konuşan Trump tarzı başkanların ABD demokrasisinde hiç yeri yoktu ama sandıktan çıkan seçmenlerin iradesine de kimse bir şey diyemiyordu...
Lakin görüyoruz ki Trump bir vaka...
Bu durumu hâlâ savunan taraftarlarının çoğunlukta oluşu ise daha büyük bir vaka...
Trump ve kapalı kutularından başka daha neler çıkacağını bilmiyoruz...
Demokrasilerdeki güç boşluklarından oluşan sınırsız zararların telafisini çoğu zaman devlet ve millet ödüyor...
Endişeyle izliyoruz...
Paylaş