Ya ne olacaktı?

GALATASARAY Süper Lig’de bu sezon ilk 5 sırada yer alan rakiplerine karşı “berbat” bir performans sergiledi.

Haberin Devamı

Başakşehir’e ve Trabzonspor’a iki maçta da kaybetti. Beşiktaş’a da bir maçta yenildi, bir maçta beraberlikle sahadan ayrıldı.

Dün gece karşılaştığı ve ligin ilk yarısında yenildiği ezeli rakibini yenmesi hem sıralamada Fenerbahçe’yi geçmek için hem de bu fenalık verici karneye olumlu bir not düşebilmesi için fırsattı.

KALEYE BİLE YAKLAŞAMADI

İşin bir de bu sezonki faciaya tanıklık etmiş olan taraftarının gönlünü biraz alabilmek kısmı var elbette; orası ayrı...

◊ Sahasındaki derbi maça baskıyla başlayacağı öngörülüyordu sarı kırmızılıların. En azından bunu deneyerek başladığını söyleyebiliriz.

Fenerbahçe’nin sıkı örülmüş savunma duvarında gedik açabilmek için gücü yettiğince uğraştı ancak ilk 20 dakika kaleye bile yaklaşamadı. Oyunun hücum yönünü tamamen şansa bırakırken sarsılmaz bir savunma kurgusu oluşturan Kadıköy ekibinin gardını 20’nci dakikadan sonra birkaç kez sarsmayı başardı Galatasaraylı oyuncular ancak onda da doğru ve etkili vuruşu gerçekleştiremediler.

Haberin Devamı

GÜLER MİSİN, AĞLAR MISIN?

- Maçın ikinci yarısında da manzara değişmedi. Galatasaray bir boşluk arayıp durdu, Fenerbahçe kalesini kapattı.

Manşetlerde “dünya derbisi” olarak anılsa da lokal bir derbinin kalitesini bile tutturamayan maçın sürprizi 90’ıncı dakikanın ardından geldi.

- O dakikaya kadar sadece 86’ıncı dakikada kurtarış yapmış olan Muslera golü kalesine görüverdi. Güler misin, ağlar mısın dedikleri budur, böyle durumlardır işte...

Neticede Galatasaray kâbus gibi geçen, geçmekte olan sezonda taraftarının kalbini bir kere daha kırmayı başardı.

Yıkımda görev alan oyunculara, yönetime, teknik heyete çok ama çok derin saygılar sunmaktan başka yapacak bir şey yok.

Hayrını görsünler...

Yazarın Tüm Yazıları