Paylaş
Galatasaray’ın ustabaşı konumundaki Igor Tudor açısından, “talihsiz olaylar zinciri”ni hangisi tetikledi acaba?
Tolga Ciğerci’nin sakatlanması?.. O yokken de kazanacak çözüm üretti takım. Hem dün dönmüştü işte. Geçiniz...
Peki Feghouli’nin sağlam gelişi, Selçuk’un, “kamuoyu baskısıyla kadroyu zorlaması” gibi kadroyu sallayan, “farklı titreşimler” filan?..
Milli takım arası mı? Yoo geçti o günler; Beşiktaş maç üstüne maç oynuyor mesela, geçiniz lütfen.
Tudor ne diyecek bilemem de manzara şöyle...
“Sürpriz kadro” müteşebbisliğinden elde edilen kâr kendi kafasını da takımın kafasını da karıştırmış olabilir.
İlk haftaların iştahı, ikili/üçlü presleri, kaleyle arasında hiçbir engeli tanımayan, “ilerici” oyunu gitmiş.
İSKAMBİL KAĞIDI GİBİ
Fernando ve Maicon gibi rafine iki defans elemanına rağmen, üstüne gelindiğinde iskambil kâğıdından bir ev gibi yıkılıyor takım.
İleri de gidemiyor, o coşkulu akınların yerinde yeller esiyor! İlk yarı kaleyi göremedi takım...
Bu vaziyete bakanların ağzı torba değil, “2016-2017 model Galatasaray hortlamış derler” sonra, evlerden ırak!
Eğer, “derbi özellikli maçlarda” kayıplar sürerse, dahası taraftarın tadını aldığı ve daha fazlasını istediği güzel oyun yeniden filizlenmezse, işler zorlaşabilir yeniden
Tudor için.
Kaşların kalkma hızı inanılmazdır, dostça uyarayım.
İşe kart probleminden başlaması hayırlı olacaktır!
Son sözü de bu sezon iki ayrı takımla Galatasaray’ın havasını söndüren Rıza Çalımbay’a, oyuncularına ve Trabzonspor camiasına ayıralım ve tebrik edelim...
MAÇIN ADAMI: YUSUF YAZICI
G.SARAY’ı çok yıprattı, akıcı oyunuyla takımını hep ileriye taşımaya çalıştı ve harikulade bir golle galibiyeti perçinledi. Sahanın tartışmasız yıldızıydı.
Paylaş