Paylaş
ABD Başkanı Donald Trump, haftaya sosyal medyadan bu açıklama ile başladı. Açıklamanın Türkiye’ye yönelik tehdit bölümüne Ankara’dan peş peşe sert yanıtlar geldi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yaptıkları açıklamalardan da yararlanarak Ankara’daki tespitleri sıralayalım.
TRUMP BASKI ALTINDA
- Ankara, Pentagon başta olmak üzere güvenlik birimlerinin Trump’ı çekilme kararından vazgeçirmeye çalıştığını düşünüyor. Kaynaklarım, “Kafasını bulandırıp baskı kurmaya çalışıyorlar” dedi. Ankara-Washington hattında hem Trump hem Erdoğan nezdinde iyi ilişkileri olan bir başka kaynağım, “Trump’ın başından beri aklında Suriye’den çıkmak vardı. Askeri toplantılarda ‘Biz hâlâ niye oradayız?’ sorusuna net yanıt alamıyordu. Hatta bu son çekilme kararında Trump ‘Çıkacağım’ deyince, Pentagon ‘Anons etmeyin’ teklifinde bulundu, Trump Pentagon’u dinlemedi. O günden beri ABD’de çok güçlü bir lobi Trump’ı kararından vazgeçirmek için çalışıyor. Trump’ın yardıma ihtiyacı var” yorumunu yaptı.
TERÖRLE MÜCADELEDEN TAVİZ YOK
- Ankara çok net biçimde Kürtlerle sorunu olmadığını söylüyor. “Kürtlerin hamisiyiz” mesajını veriyor. Ancak PKK-YPG-PYD terör örgütleri ile mücadelenin süreceği, bu konuda bir geri adım atılmayacağı belirtiliyor. “Türkiye ekonomik tehdidi asla kabul etmeyecek” bilgisi paylaşılıyor.
Ancak benzer bir tehdidi ve sonuçlarını Ankara rahip Brunson sürecinde yaşamıştı. Benzer zarar ile karşı karşıya kalmamak için bu süreçte müzakerelere önem verilecektir.
GÜVENLİ BÖLGE
Ankara, ABD Başkanı’nın “20 millik güvenli bölge” önerisini Twitter’dan öğrendi. Ne Bolton ile gelen heyet, ne de öncesinde ya da sonrasında yapılan görüşmelerde bu öneri masaya geldi. ABD basınında bazı haberler yer alsa da kaynaklarıma göre Türkiye’ye bir teklif iletilmiş değildi. Twitter’dan yapılan güvenli bölge önerisinin ayrıntıları da henüz bilinmiyor.
Ancak ilk değerlendirmelere göre Ankara bu öneriye sıcak bakıyor.
ANKARA GÜVENLİ BÖLGEYE SICAK
Aslında güvenli bölge önerisini ilk dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’dı. 2012 yılından itibaren güvenli bölge kurulmasını birçok kez ifade eden Erdoğan, 2014 yılındaki ABD ziyaretinde dönemin Başkan Yardımcısı Joe Biden ile yaptığı görüşmede masaya da koymuştu. O dönem Türkiye’nin amacı, güvenli bölgede mültecileri barındırmak ve bölgeye terör saldırısı yapabilecek unsurların girişini engellemekti. Bugüne dönersek, Ankara krizin ilk günlerinde önerdiği güvenli bölgenin şimdi ABD tarafından önerilmesini olumlu buluyor. Şartları konuşmaya hazır. Olmazsa olmazı, bölgeye Türk askerinin konuşlanması. Bu durumda YPG/PYD belirlenen bölgenin güneyine çekilecek.
5 MADDELİK ‘NON-PAPER’
Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ve heyetin Ankara ziyaretinde masaya beş maddelik bir ‘non-paper’ (resmi olmayan belge) koydu. Belge resmi olmasa da ABD’nin bunları yazıya dökecek noktaya gelmiş olması dikkat çekici. Bu beş maddeyi özetleyecek olursak; çekilmeye başlanacağı, DEAŞ ile mücadelenin süreceği, bunda bir zaaf olmayacağı ve ayrıntıları, ABD’nin Suriye’nin Ürdün sınırında El Tanf kenti yakınlarındaki üsten çekilmeyeceği ve Kürtlerin korunacağına ilişkin maddeler.
Türkiye açısından en kritik madde sonuncusu. ‘Non-paper’da “ABD ile birlikte DEAŞ’a karşı mücadele eden müttefiklerimize dokunulmayacak” şeklinde yer aldı. Yani PYD/YPG denilmedi ancak işaret edildi. Ankara yanıtını hazırladı. Çerçeveyi bu köşede yazdığımız ve yetkililerin kamuoyuyla başından beri paylaştığı hassasiyetler olarak özetleyebiliriz. DEAŞ ile mücadelede kararlılık, Kürtlerle hiçbir sorun olmadığı, olmayacağı ancak adı ne olursa olsun terör örgütlerine asla taviz verilmeyeceği ve söz konusu örgütlerle kararlılıkla mücadele edileceğinin yer aldığı belirtiliyor.
Paylaş