Paylaş
2020’nin son gününde Cumhurbaşkanı Erdoğan yayımladığı yeni yıl mesajında bir kere daha reformların altını çizdi. Erdoğan, “Reformları milletimizin takdirine sunacağız. 2021’de de koşuşturmaya devam edeceğiz. Özgürlükler çıtasını yükselteceğiz” dedi. Bu çok önemli mesajın takibi ve talebi de bizlere düşüyor. Bir önceki yazımda altını çizdiğim gibi ‘ama’sız, ‘fakat’sız, istisnasız herkes için daha çok demokrasi, daha çok özgürlük, talep etmeliyiz. Batı ya da bir ülke istiyor diye değil; çağın gereğine uygun olarak, kendimiz, çocuklarımız, ülkemiz, geleceğimiz için istemeli ve takipçisi olmalıyız. Özgürlüklerimizi birbirimizin alanlarına saldırmadan, saygı göstererek kullanmalıyız. Hepimizin aynı gemide olduğunu unutmadan, nefret dilini, hakaretleri, kutuplaşmayı artık arkada bırakmalıyız.
LİYAKAT VE BAŞARI
Bu güzel ülkemiz ve insanlarımız başarıyı, demokrasiyi, güçlü ekonomiyi, milli çıkarlarını sonuna kadar korumayı hak ediyor. Haksızlıkları, torpili, akraba ilişkilerini tarihe gömmeliyiz. Liyakati devlette hem ülkemizin başarısı, hem insanlarımızın geleceği ve bu ülkeye yönetimlerine şevk ile bağlanmaları için ana kural haline getirmeliyiz.
EĞİTİM ŞART
Sorun sadece bizde değil. Sorun aynı zamanda tüm dünyada. En önemli sebep ise salgın. Ancak bu salgın da son bulacak ya da biz bu virüsle, virüs de bizimle yaşamaya alışacak. Tüm bunları göz önünde bulundurarak “kayıp nesil” oluşması önlenmeli. Müfredatlar yenilenerek, eksiklikler tespit edilerek, önümüzdeki süreçte çocuklarımızın kaybettikleri, yeteri kadar öğrenmedikleri ne var ise kapsamlı bir çalışma ile telafi edilmesi için yol haritası hazırlanmalı. Gerekirse yaz tatili süresi azaltılmalı.
EKONOMİDE YOĞUN MESAİ
Pandeminin iyice derinleştirdiği ekonomik sorunlar hepimizi vurdu. Yönetim gerekli tedbirleri alarak, demokrasi ve hukuku güvenilir hale getirerek, Türkiye’nin dış dünya ile ilişkilerini daha da iyileştirerek sorunları çözmeli.
EYYY ERKEKLER! YETER ARTIK!
Cinayet, tecavüz, cinsel istismar, dayak... Yeter artık. Son on yılda üç kat artan erkek şiddeti, 11 ayda hayattan kopan 450’ye yakın kadın... Eyyy erkekler, artık gerçekten yeter! Şiddeti önlemek, gereken mücadeleyi vermek için hiçbir kazanımdan en ufak bir geri adım atılmamalı. Bırakın geri adım atmayı, nerede eksiklik varsa onlar da giderilmeli. Kısacası İstanbul Sözleşmesi’ne lütfen dokunmayın.
BİZİ DE UNUTMAYIN!
Reformlar, insan hakları, ifade özgürlüğü, güçlü ekonomi, özgürlükler... Tüm bu alanlarda iddialı olduğumuzu duymak çok güzel. Medyayı da unutmayalım. İktidarın ve muhalefetin gazetecileri ayrımı son bulsun artık. Bir grup gazeteci iktidarın, bir grup gazeteci de muhalefetin düşüncelerini onların siyasetçilerinden daha ateşli bir biçimde savunmasın. Siyasi partilerin o görüşleri savunacak milletvekilleri, parti yöneticileri yok mu? Neden şu partili gazeteci, bu partili hukukçu, o partili öğretim üyesi diye bir tanımlama var? Neden tüm televizyon kanalları tartışma programlarına bu şekilde konuk bulmak zorunda kalıyor? RTÜK bile aynı yorumculardan sıkılmış (Bakınız 19 Aralık açıklamalarına). Kısacası artık vekâlet yayınları son bulsun. Herkes kendi asli işini yapsın. Gazeteci ortada dursun. Gerektiğinde ve doğru bulduğunda iktidarı, gerektiğinde ve doğru bulduğunda muhalefeti eleştirsin. Siyasetçiler ekranlara dönsün. Bunu yaparken, şu “Ben tek çıkarım” siyasetçi kaprisini de düzeltmek gerek. Birincisi, tek çıkılan programlar propagandaya dönüyor. İkincisi, izleyiciler bunları pek tercih etmiyor. İnanmayanlar izlenme oranlarına bakabilirler. Diyeceğim o ki 2021’de ekranlarda fikirleriyle, siyasetleriyle, akıllarıyla tartışan siyasetçileri görelim.
Bitmedi... Gazeteciler birden fazla kaynaktan doğrulatarak, perde arkası haberler yazarlar. Toplantılardan, izlenen politikalardan... Bu haberlerden de korkmamak gerek. Gazetecinin işidir bu. Yeni yılda daha çok perde arkası bilgiler içeren haberler okumamız dileği ile.
Son bir not... Muhabirlik bu mesleğin en önemli makamıdır. Muhabirlerin kendini yetiştirmesi kadar, siyaset ve kurumların onlarla olan ilişkisi de önemlidir. Alan muhabirliği ve uzman muhabirlik kavramları vardır. Dünyanın en büyük medya kuruluşlarında 50-60 yaşlarında muhabirler çalışır. Siyasetçiler, bakanlar, liderler 2021 yılında özel programlarına yöneticiler yerine kendilerini takip eden muhabirleri çağırsınlar. Yeniden muhabirlik hak ettiği değeri kazansın. Haber yeniden değer kazansın.
Umut fakirin ekmeğidir... Herkese iyi yıllar!
Paylaş