Paylaş
Ne zaman ki, bizi bizden kopardılar ve bizim yerimize başkaları karar vermeye başladı, aramızda ekilen zehirli tohumlardan çeşit çeşit terör belası yeşerttiler. Yıllarca ne onlar bizi dinledi ne de biz onları dinleyip anlamaya çalıştık.
Bilinçsiz bir şekilde kör dövüşü yaptık. Mahut kör dövüşü, bizi dövüştürenlerin ekmeğine yağ sürmekten başka bir mana ifade etmedi.
Yıllar sonra uyandık ve gerekenleri yaptık ama ok yaydan çıkmıştı bir kere.
Oysa devlet, yalnızca Kürtlere değil, tüm halka zulmediyordu.
Terörü besleyip üzerimize salanlar, Kürtleri, dün olduğu gibi bugün de kullanışlı buldu ve adeta bir maden gibi işledi.
Devlet hatasından döndü ama ipleri dışarıda olan terör örgütleri hatada ısrara devam ediyorlar.
Devlet de onlara gerekli cevabı veriyor.
Belli ki, bize, her günkü gündemi terör olan bir kefen biçilmiş. Elbette bu durumun sonsuza değin sürdürülebilirliği yoktur.
Bizi birbirimize kırdıran düşman(lar) öyle acımasız ki, her iki taraftan akan kanı insani bulmuyor ve akıttığı bu kandan besleniyor.
Şu halde, ne yapıp edip bu kanı durdurmalıyız.
Diyarbakırlı annelerin bu direnişi, ayaklanışı tarihi bir fırsattır. Mesleği, görüşü, meşrebi ne olursa olsun tüm anneler, Diyarbakırlı annelerin safında yer almalıdır.
Şehit annelerinin çığlığı da aynı haykırışta yankılanmalıdır.
Erkeklerin başaramadığını veya kısmen başardığını kadınlar pekâlâ başarabilir. Zira anaların dayanışmasının önünde durabilecek hiçbir güç yoktur.
Yeter ki bu acılı yürekler toplu vursun, onu top sindiremez.
Haddi zatında çok geç kalan bu kutsal eylem, her taraftan desteklenmeli ve biteviye devam ettirilmelidir.
Kürt ölmüş, Türk ölmüş ABD’nin umurunda mı? O, nasılsa çayın taşı ile çayın kuşunu avlıyor ve Siyonist emellere adım adım ulaşıyor.
Evet, biz erkekler derdimizi anlatamadık. Ne Kürtlere anlatabildik, ne Türklere. Anlatanımız olsa da anlayanımız olmadı.
Ama bu analar yok mu, yüreği dağlı bu analar.
Bunların azmi ve kararlılığının yenemeyeceği hiçbir şey yoktur.
Zira bu eylem, terör örgütü PKK ile Kürt halkının bir bağlantısının olmadığının en büyük kanıtıdır. Diğer bir ifadeyle, PKK asla Kürtleri temsil etmemektedir. PKK dış güçlerin emrinde bir taşeron örgüttür ve Kürtlerden ziyade İsrail’e, Siyonizm’e hizmet etmektedir.
Kürtler, kaynatılan bu aşta yalnızca tuzdur, üstelik çok kullanışlı olan Himalaya tuzudur!
Bu birlik, azim ve kararlılık karşısında terör bile nasıl yenildiğini anlayamayacak ve kendiliğinden teslim olacaktır.
Göreceksiniz!
Paylaş