Paylaş
GEÇTİĞİMİZ hafta kedimle birlikte uçmak zorunda kaldım.
Evcil hayvan için THY’nin istediği bütün kuralları yerine getirdim.
THY bu konuda çok iyi organize olmuş.
Hiçbir hataya yer vermeyecek şekilde bilet organizasyonunu yapıyorlar.
Kural gereği bir uçakta yalnızca bir evcil hayvan bulunabiliyor.
O nedenle çok önceden bilet almanız gerekli.
Ben de öyle yaptım.
Yurtdışına uçuyordum ve kedim için de ayrıca para ödedim.
Evcil hayvan prosedürü ve pandemi nedeniyle havaalanına 4 saat önce geldim.
Kedi bu... Ne zaman isterse o zaman tuvaletine gidiyor. “Bak yolculuğa çıkıyoruz, hadi önceden tuvalete git” de diyemiyorsunuz.
Havaalanına geldik, işlemleri yapıyoruz... İşlemler bitti. Ve beklemeye başladık. Bekledik. Bekledik. 2 saat geçti. 3 saat oldu...
İşte o zaman sordum bu soruyu:
- İnsanlar tuvalete gidiyor. Peki hayvanlar ne yapacak?
Nitekim 4 saat sonra kedim de kıvranmaya, miyavlamaya başladı.
O miyavladıkça ben kahroluyorum. Gözlerimin içine bakıyor. İçim acıyor. Etrafa bakıyorum. Ne yapabilirim... Bir kum parçası bile yok.
O sırada bir büyük saksı buldu. Koştu... Bu defa da görevli geldi:
“Beyefendi kedinize sahip çıkın...”
Haklı, ne diyeyim...
Ona bir şey söylemiyorum ama...
Havaalanı yönetimine bir önerim var...
Sayın İGA yönetimi...
Gelin dünyada belki de ilk hayvan dostu havaalanını siz kurmuş olun.
Evcil hayvanlar için kum tuvalet kurun. Herkes poşetini alıp dışkıyı çöpe atar.
Sonuçta onlar için de bilet parası alınıyor. Yani havaalanı olanağından yararlanmaları gerekir.
İnanın...
İnsan öyle çaresiz kalıyor ki...
Kedim “Deniz”in gözlerindeki o acılı bakışı gördükçe, birisi parayla kum satsa gidip alacaktım... Ama yok...
Sorum şu:
“İstanbul Havalimanı dünyanın en büyük transit geçiş limanlarından biridir. Bir yolcu gece gelir, sabah erkenden uçar. Bir başkası sabah gelir, gece yarısı uçar. Peki bu insanlar evcil hayvanıyla gelirse bunca saat o hayvanın tuvalet sorunu nasıl çözülecek?”
Bir önerim de Devlet Hava Meydanları yönetimine:
“Gelin Türkiye, evcil hayvanlar için dünyada bir ilke imza atsın... Havaalanlarına kontrollü ‘hayvan tuvaletleri’ kurulsun... Hayvan tuvaleti dediğim de kedi ve köpek için ayrı kum havuzlarıdır... Ya da bir kiosktan, kedi kumu ve poşet verilsin. Gelin dünyanın ilk hayvan dostu havalimanlarını kuralım.”
Ben havaalanı yönetiminden Nihat Özdemir’i tanırım...
Nihat Başkan’ı teniste o kadar çok yendim ki, sonunda tenisi bırakıp golfe kaçtı... :D
Buradan ona da bir açık çağrı yapıyorum...
“Başkan sen yenilikleri seversin, gel İstanbul Havalimanı hayvan dostu bir alan olsun...”
SAHİLLERDE KAÇAK YAPI İÇİN İHBAR YAĞIYOR
PAZARTESİ günü Marmaris’te eski ve yeni belediye başkanları için kaçak yapı soruşturması açıldığını yazdım.
Çevrecilerden, okullardan muazzam bir katılım geldi.
Elbette mesele yalnızca Marmaris’le ilgili değil...
Kıyı yağmasının ucu bucağı yok. O nedenle ben olayın üzerine gidiyorum.
Eski Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar aradı:
“Seçilseydim hepsini yıkardım” dedi.
Arkadaşlar...
Kıyılarımızı işgal eden bu açgözlü zihniyet, müsilajdan beterdir...
Müsilaj gider ama o betonlar gitmez.
Pazar günü bütün detaylarıyla bu işgale karşı mücadeleye devam ediyorum...
Sağ olsun DHA Genel Müdürü Celal Korkut sıkı bir çalışma yaptırdı...
Sizlerden ricam, varsa bilginiz, işgalciyi fotoğraflayıp gönderin...
Peşini bırakmayalım...
Paylaş