Katar'da dev anlaşmalar zinciri

1- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la geldiğimiz Katar’da, kelimenin tam anlamıyla müthiş bir “ticari sefer” izlenimi alıyorum...

Önce şunu söylemeliyim:

Türkiye’nin Katar’a yaptığı bu geziyi, “para transferi” ya da “para beklentisine” indirgemek haksızlık olur.

Bu gezi, “para beklentisi” olarak değil, Körfez’de dünya çapında olan küresel rekabete Türkiye’nin bütün gücüyle dahil olma çabası olarak düşünülmelidir.

Bu gezide görüyoruz ki:

Türkiye bunda da başarılı oluyor...

Özetle geziye katılan heyetin temas trafiği de gösteriyor ki:

Milli gücü, teknolojisi ve ticari kapasitesiyle “iş yapan, ticaret yapan, yatırım yapan ve paylaşan” bir Türkiye olarak Katar’dayız.

Nitekim...

İki uçak halinde geldiğimiz Doha’da neredeyse bir bakanlar kurulu oluşuyor.

Dışişleri ve Savunma Bakanları önceden gelmiş.

İçişleri, Sağlık, Ticaret, Kültür Turizm, Tarım ve Orman bakanları kuvvetli bir uzman kadrosuyla burada...

Bu anlamda:

15 maddelik dev anlaşmalar zinciri ile Körfez’deki “Türkiye seferi”nin en önemli durağı Doha oluyor...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve heyeti, daha ilk gün Katar’da çok sıcak bir ilgiyle karşılanıyor.

Şurası açık...

Körfez’deki bu hidrokarbon zenginliği için çetin bir küresel rekabet var...

ABD, İngiliz, Alman, İtalyan firmaları. Dev petrol şirketleri Körfez’e yerleşmiş, kıyasıya mücadele ediyor.

ABD, bölgedeki en büyük hava üssünü Katar’da kuruyor. Onlarca F-35 burada...

20 yıllık bir proje ile hava üssünü genişletiyor. Yani hava alanları yapılıyor...

Üstelik, ABD’nin bu üssünü yapan gruplar arasında Türk müteahhitleri de ilk sıralarda...

Şöyle özetleyebilirim...

ABD, Katar’da dev bir hava üssü...

Kuveyt’te kara üssü...

Bahreyn’de de bir deniz üssünü büyüterek Körfez’deki ağırlığını artırıyor...

Öteki tarafta İngiltere ve Almanya ile İtalya yükleniyor.

İşte Katar’a yaptığımız bu gezinin önemi de burada ortaya çıkıyor...

Türkiye, öylesine kıyasıya ve dev bir rekabet alanında önemli adımlar atıyor.

Türkiye’nin Katar’la yürüttüğü askeri ve stratejik projeler ve ortaklıklar bu nedenle ilgi çekiyor.

2- TİCARET HACMİ VE ORTAKLIK DAHA DA ARTMALIDIR

- Gezi sırasında birçok bürokratla sohbet imkânı buldum.

Şu anda batılı ülkelerin ticaret hacmi Türkiye’den çok çok fazla...

Ama Türkiye çok stratejik girişimler başlatmış. Savunma sanayi, müteahhitlik hizmetleri ön sıralarda...

Aynı zamanda Türkiye Yunus Emre Enstitüsü başta olmak üzere kültürel dokusu ve kadrosuyla da burada üniversite düzeyinde yoğun çalışmalar yapıyor.

Sohbet sırasında bir uzman şöyle diyor:

“Son dönemde başta Katar olmak üzere Körfez ülkeleriyle çok önemli anlaşmalar sağlanıyor. Bunu artırırsak ciddi bir gelişme olacaktır...”

3- 15 MADDELİK ANLAŞMA

- Katar’da yapılan anlaşmalar zincirinin en önemli maddelerinin başında Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ile Katar İş İnsanları Derneği’nin imzaladığı mutabakat metni var. Bana göre bu mutabakat, ticaret hacmi açısından son derece önemli bir kapının daha açılması anlamına geliyor.

4- DÜNYA KUPASI’NDAKİ GÜVENLİK TÜRK POLİSİNE EMANET

- Maddelerden birisi de şu: “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Katar Devleti arasında büyük çaplı organizasyonların yerine getirilmesinde işbirliği...”


İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Katar Başbakanı ve İçişleri Bakanı Şeyh Al Thani ile ‘Büyük Çaplı Organizasyonların Yerine Getirilmesinde İşbirliği Konulu’ protokolü imzaladı.

Bu imza, Katar’da oynanacak Dünya Kupası’nda güvenlik konusunun Türk polisi ile Katar polisinin işbirliği anlamına geliyor. Bu da önümüzdeki dönemde benzeri büyük organizasyonların da kapısını aralıyor. Anlaşmaya göre, dev organizasyonun güvenliğinde Türk ve Katar polisi işbirliği yapacak. 2022 Dünya Kupası finalleri boyunca Türkiye’den 3 bin 250 polis Katar’da görev üstlenecek. Dünya Kupası’na güvenlik desteği için Fransa ve İtalya da başvurmuş ancak Katar Türk polisini tercih etmiş.

Bütün bunların dışında sağlık, kültür, turizm, eğitim alanlarında önemli mutabakatlar imzalanıyor...

5- DOHA ŞANTİYE GİBİ

- Bir izlenim de Doha’dan... Doha’ya bir Manhattan bir de Venedik kurulmuş... Şehirde inanılmaz bir inşaat faaliyeti var.

Dünyanın dev petrol şirketleri, müteahhit firmaları, askeri ve sağlık sektörleri Doha’dayken Türkiye’nin bu coğrafyadan uzak kalması nasıl akılcı olabilir...

Bütün bu nedenlerle Körfez ve Katar gezisi, tarihi derecede önemlidir. Detayları aktarmaya devam edeceğim...