İşte o şımarıklığın belgesi

Önceki gün AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’le konuşurken çok önemli bir detay dikkatimi çekiyor...

Haberin Devamı

Bu detay, AB’yi arkasına alma sevdasıyla Türkiye’yi Mavi Vatan’ından kovmak gibi bir gaflete kapılan Yunanistan’ın her şartta nasıl bir şımarıklık içinde olduğunu göstermesi açısından önemlidir.

Ömer Çelik’le konuşurken bir ara soruyorum:

Doğu Akdeniz’de herkesin tatmin olacağı bir çözüm üretilemiyor mu? Yani Türkiye’nin de Yunanistan’ın da haklarının korunacağı bir çözüm?”

İşte Çelik’in cevabı:

Biz aslında onlara en makul teklifi yaptık. Dedik ki, ‘Kıbrıs adasının etrafındaki zenginliklerin hakça dağılımı için bir mekanizma kuralım. Ada halkları bu mekanizma sayesinde gelirleri ortak olarak paylaşsın. Kıbrıs’ta bir ortak devlet kurulana kadar bu böyle gitsin. Sonra zaten o mekanizma gelişir’.”

“Tamam. Gayet makul. Peki ne cevap verdiler?”

Çelik: 

Haberin Devamı

Verdikleri cevap şu: ‘Hayır, şu anda Kıbrıs’ın yasal temsilcisi Güney Kıbrıs’tır. Dolayısıyla parayı onlar alsın. Bir devlet kurulduğunda zenginlik paylaşılır.’”

Yani...

Güney Kıbrıs parayı alsın. Devlet kurulursa aldığının yarısını iade eder...

Ömer Çelik daha bu cevabı anlatırken gülmeye başladım.

Tam bir şımarıklık değil de nedir bu?

‘BİZ KOMŞUYUZ YAHU’

Yunanistan’ın bu şımarıklığına rağmen Türkiye barış dolu mesajlara devam ediyor.

Ömer Çelik o detayı da şöyle veriyor:

Onlara dedik ki, ‘Bak biz komşuyuz. Sen ekonomik krizdeyken, bazı AB üyeleri sana onur kırıcı teklifler, baskılar yaparken, biz adalara gelecek Türk turistleri engellemedik. Tam tersine, destek olur diye teşvik ettik. Ama şimdi sen ne yapıyorsun? Fransa’yı arkana alıp bize karşı harekete geçiyorsun. Söz veriyorsun, tutmuyorsun. Tam ortak açıklama yapacağız, gidip Mısır’la anlaşma yapıyorsun.’”

Çelik bu sözleri iletirken hatırladım:

Gerçekten de Yunanistan krizdeyken “Adaları satsın” önerisini yapan AB üyesi devletler vardı.

Almanya’da Bild gazetesi manşet atmıştı:

Onlar yatıyor, parası Alman halkından çıkıyor.”

Türk turistlerin adalarda harcadığı parayı en iyi ada esnafı bilir. Simi’den, Rodos’tan Kalimnos’a adalarda Türk tekneler vardır.

Türkiye kötü niyetli olsa, çıkışlarını biraz zorlaştırırdı. Sırf kriz yükselsin diye...

Ama o tarihte yapmadı. 

Sohbete dönersek...

Sordum:

Haberin Devamı

“Yunanistan bu mesajları almadığına göre sonuç ne olur?”

Ömer Çelik’ten kesin bir cevap:

Yunanistan bir adayı anakara gibi göstererek Türkiye’nin Mavi Vatan’ını gasp etmek istiyor. Bizim ilan ettiğimiz Mavi Vatan sınırları hiçbir şekilde delinemez.”

Evet, sohbetimizin özeti bu...

Görünen ve bilinen odur ki...

Türkiye barışçıl bir çözüm için bütün diplomatik yolları deniyor.

Elbette hiçbir taviz vermeden... 

Dışişleri’nin çabalarını biliyorum. Atina’daki büyükelçimize “illallah” dedirtecek Yunan manevralarını biliyorum.

Evet arkadaşlar...

Ege’nin iki yakasında birbiriyle meselesi olmayan ve dost olan iki halk var...

Ama bu coğrafyadaki zenginliklere gözünü dikmiş bir de “emperyal hırs” var...

Tarihi günlerdeyiz...

Birlik olma günlerindeyiz...

Yazarın Tüm Yazıları