İşte insanlığın yüz akı bir doktor

Zaten kalp hastasıydı. Bir kez stent takılmıştı. 

Hemen ambulans arandı.

Sultan Hanım acil servisten girerken gözleri kararıyordu. 

Doktorlar anında müdahale etti. 

Sonra kalp-damar cerrahisi devreye girdi.

Ve bir damarın daha tamamen tıkandığı ortaya çıktı. 

Genç doktorumuz ameliyata girdi. Saatler geçti. 

Ve Sultan Hanım nihayet ameliyattan çıkıp yoğun bakım servisine alındı. 

Aynı zamanda öğretim üyesi olan genç doktor sürekli olarak Sultan Hanım’ı kontrol ediyordu. 

Bir ara hemşireden bir mesaj geldi:

“Değerlerde bir terslik var...”

Doktor geldi. İnceledi. 

“Evet kanama var. Ve acil taze kan gerekiyor...”

Tamam da kan nereden bulunacak. Hastanenin kan bankasına bakıldı. Yok...

Yakınlarına haber verdiler. Oğulları baktı, tutmuyor.

Bir türlü aranan kan bulunamıyordu.

Sultan Hanım ölümün eşiğinde gidip geliyordu. 

İşte o sırada, doktorun gözüne, aranan kan grubu ilişti. 

Baktı. Bir daha baktı. Kendi kan grubuydu. 

Hemen kan bankasına indi. Kan verdi. 

Ameliyat ettiği hastaya kanını verirken, aynı anda kanamayı da durdurmaya çalışıyordu.

Ve kan verilirken kanama durdu. 

Sultan Hanım normale döndü. Uyandırıldı. 

Sağlıklı bir şekilde ayağa kaldırıldı.

Evet efendim...

Bu olayımızı DHA muhabiri kardeşimiz Ömer Koç, Kahramanmaraş’ın Sütçü İmam Üniversitesi Hastanesi’nden bildirdi.

Hastamızın adı Sultan Sert...

Dünya tıp tarihinde ameliyat ettiği hastasına kan vererek onu kurtaran belki de ilk genç doktorumuz ise Dr. Mehmet Kirişçi.

Uyandıktan sonra doktorun yaptıklarını öğrenen 9 torun sahibi Sultan Hanım aynen şöyle dedi:

“Böyle doktorlar dünyada bulunmaz. Allah razı olsun...”

Evet Sultan Hanım, onların dünyaya gelmiş haline biz melek diyoruz.

Dr. Kirişçi yüzünde gülümsemesiyle dedi ki:

“Taze kan lazımdı. Pıhtılaşma için önemliydi. Kanamanın durması için... Bir an baktım benim kanım uyuyordu. Elbette verdim. İyi ki kan grubuna bakmışım. Vicdan bu...”

Ameliyat ettiği hastasını kendi kanıyla kurtaran bir doktora ne diyebiliriz ki...

Bana göre bu yılın “insanlık ödülü” Mehmet Kirişçi’ye verilmeli.

(Keşke böyle bir ödül olsa...)

Helal olsun...

UTANMAZ ADAM (3)

Dün iki “utanmaz adam örneği” vermiştim. Mardin’de kaldırımdaki ağaca asılıp kıran... 

Ve Antalya’da 2 yaşındaki yabangeyiğini vuran utanmaz adamlar...

Bu da üçüncü utanmaz adam...

Diyarbakır’dan DHA muhabiri Emrah Kızıl kardeşim bildiriyor.

Diyarbakır Belediyesi’nde bir hayvan bakım merkezi var.

Sorumlusu da bir veteriner...

Büyük oranda askeri birliklerden gelen, ekmek vs yiyeceklerle hayvanlar besleniyor.

Askeri birlikler bu hayvan bakım merkezine ciddi oranda ilaç, ekmek yardımı yapıyorlar.

Ama bir anlaşılıyor ki...

Askeri birliklerden gelen bu ilaç ve ekmekleri bakım merkezi sorumlusu olan veteriner satıyor.

Ekmekleri fırınlara, ilaçları da bir veterinere satıyor.

Evet satıyor... İddia bu. 

Utanmaz adam, hayvanların dışkıları azalsın diye de türlü yöntemler uyguluyor.

Şu utanmazlığı düşünebiliyor musunuz?

Çok merak ediyorum. 

Bu iddialar mahkemede kanıtlanırsa... O masum canlara bu işkenceyi çektiren bu utanmaza acaba ne ceza verilecek...