Ege'de Bulamaç Adası alarmı

Şu aralar bu anonsu Ege’de avlanan birçok balıkçı kaptan alıyor...

Niye mi?

Av sezonu açıldı ya...

Önüne gelen Türkiye’yi avlamak istiyor...

Bu bir benzetmeydi elbette...

Ama arkası boş değil...

İzin verin anlatayım...

Av sezonu açılınca elbette bizim balıkçılar balığın en verimli olduğu yerleri seçiyorlar...

Bunlardan birisi de Didim açıklarıdır...

İşte orada da Bulamaç Adası diye bir ada var...

Yunanlılar nedense bu adaya takık...

Onların generalleri, sahil güvenlik botları, gemileri oraya yaklaşınca...

Biz de boş durmuyoruz elbette.

Geçenlerde bizden en üst düzeyde komutan oradaydı...

Gelelim bugüne...

Peki, bizim balıkçı kaptanlar oralarda avlanırken Yunan sahil güvenlik botları onları taciz ediyor mu?

Denizcilerden bana gelen bilgi şu:

“Av sezonu açılır açılmaz, Yunan sahil güvenlik botları tacize başladı”

Hatta...

“Bir kaptanımızın bayrağını almak istediler... Aslanlar gibi vermedi...”

Tırnak içindeki bu bilgiler balıkçılar arasında bir gündelik söylenti olabilir...

Ama gerçek şu:

Yunan sahil güvenlik botları Bulamaç Adası civarında sürekli olarak bizim balıkçılar için hareket halinde. Taciz halinde...

Türk Deniz Kuvvetleri de 24 saat her saniye balıkçılarla konuşup takip ediyor...

Hatta bir kaptan arkadaşım şöyle dedi:

“Biliyor musun, nasıl bir konuşma geçti?”

Nasıl?

Aynen şöyle:

Önce bize yaklaşan hızlı bir bot gördüklerinde doğrudan bizi anons ediyorlar.

Sonra soruyorlar:

“Türk Deniz Kuvvetleri çağırıyor, falanca rotada falanca hızla giden botun tacizi söz konusu mudur?”

Sonra anons şöyle devam ediyor:

“Denizlerimizde gezen tüm gemilere... Herhangi bir taciz söz konusu olduğunda Türk Deniz Kuvvetleri kanal 16’da 24 saat nöbettedir. Lütfen bildirin...”

Ve kaptanın tüylerimi diken diken eden o sözü:

“Abi Türk Deniz Kuvvetleri arkanızda anonsunu duyunca gözlerimiz doluyor biliyor musun...”

Biliyorum arkadaş...

Bir devlete, bir millete, bir toprağa, çok kültürlü bir uygarlığa, bağımsız bir devlet olmaya ve bir olmaya o kadar ihtiyacımız var ki...

Şimdi yazımın başındaki söze geliyorum:

“Önüne gelen Türkiye’yi avlamak istiyor”

Yani...

Günlerdir yazıyorum:

Güney Kıbrıs’ta doğal gaz çıkartmak için Rum yönetimiyle anlaşıp Rum yönetimine koruma sözü verenler.

Oradan üs isteyenler...

“Türkiye’yi AB’ye alırız havucu”yla gelip Rum yönetimiyle doğal gaz anlaşması imzalayanlar...

“Müttefik” diye yalnızca istediği silahı satmak isteyen tüccarlar...

Akdeniz’de güç gösterisi yapan “sözde güçlü” devletler...

İşte bunu söylüyorum...

Bu hiç bitmeyen bir “av sezonudur.”

Uygarlık bittiğinden beri devam etmektedir...

Türkiye işte buna karşıdır...