Almanya ile yeni bir dönem olabilir mi?

İşte cevapların özeti:

- Almanya’da bir seçim oldu.

- Her seçim bir yenilenmedir.

- Ve her yenilenme krizlerin çözümü için bir fırsattır.

Aslında bunun gerekçesi de hazır.

Gerekçe net:

“Avrupa ve Almanya’da artan aşırı ırkçı oylar.”

Avrupa’nın geleceğini tehdit eden bu aşırı sağcı ve ırkçı yükseliş, ancak yine Almanya’da engellenebilir.

Çünkü Almanya, hem Avrupa’nın lider gücüdür hem de Anadolu gibi büyük bir medeniyet alanıdır.

Dahası Almanya yükselen ırkçılığa karşı Türkiye ile birlikte ortak mücadeleyi seçebilir.

Bu açıdan bakınca...

DAEŞ belki amacına ulaşamadı ama...

Avrupa’ya çok büyük bir zarar verdi.

Avrupa halklarının zihninde bir ‘yabancı düşmanlığı filizi’ oluşturdu.

Nefreti körükledi.

Yükselen aşırı ırkçı oyların kaynağı işte o filizdir.

Şimdi gelelim sorumuza...

- Almanya ile yeni bir dönem olabilir mi?

Benim cevabım net:

- Elbette olabilir..

Belki çok klasik gelecek ama...

- İki ülke arasındaki tarihi ve kültürel geçmiş...

- Ticari ortaklıklar...

- Dış ticaret kapasitesi çok net ortada.

Ve en önemlisi, sosyal demokratların, liberallerin ve muhafazakâr demokratların bu ırkçı yükselişe karşı Avrupa’da yeniden birlikte olabilme potansiyeli.

Almanya’nın en geniş coğrafyada ırkçılığa karşı “dur” diyeceği ortağı Türkiye’dir..

Ama önce ‘yukarıdan bakma’ duygusunu bırakmalıdır.

Zor mu?

Zor.

İşte o nedenle her türlü inancı, demokratik ve laik olmakla birleştirebilmiş Türkiye cumhuriyeti önemlidir.

DİPLOMATLARIN GÖREVİ

Bu tür krizlerin çözümü başbakanlar, cumhurbaşkanları düzeyinde olamıyor.

Ya üçüncü bir ülkenin lideri ya da doğrudan iki ülkenin diplomatları ve işadamları arasındaki temaslarla adım atılabiliyor.

Türkiye-Rusya arasındaki uçak krizi böyle aşılmıştı.

İşadamı Cavit Çağlar ve Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in katkıları artık biliniyor.

Hatta kasım ayında barışa olan katkıları nedeniyle Cavit Çağlar’a Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği’nde törenle madalya verilecek.

Bu açıdan bakınca Merkel’in yeni koalisyon hükümeti krizin çözümü için adım atabilir.

Türkiye ve Almanya’dan bazı işadamları ve Dışişleri Bakanlığı’ndan diplomatlar ‘kuyumcu işi inceden inceye çalışmalar’ yapabilir.

Tabii burada Almanya’nın da Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili hassasiyetini dikkate alması gerekiyor.

Canlarına kastedilmiş bir Cumhurbaşkanı, Başbakan, hükümet üyeleri ve millet varken...

Türkiye’de tepeden tırnağa yaşanan travmanın anlaşılması önemlidir.

MİLLİ GÜN FIRSATLARI

Başkentlerde bir diplomatik gelenektir...

Bir ülkenin milli günü için ev sahibi ülkenin hükümet olarak kendisini nasıl temsil ettiği çok önemli bir işarettir.

Yani...

Diyelim ki Almanya’nın bir milli gününde Ankara’daki büyükelçiliğinde verdiği resepsiyona Türk hükümeti hangi düzeyde katılacaktır?

Aynı şekilde diyelim ki Türkiye için tarihi bir gün olan 29 Ekim resepsiyonuna Alman hükümeti hangi düzeyde temsilci gönderecektir_

Bütün bunlar sözünü ettiğim ‘kuyumcu işi diplomasiye’ girer.

Umarım, Almanya’da yükselen ırkçılığa karşı yeni Merkel hükümeti, Türkiye ile ilişkileri normalleştirerek cevap verme yolunu seçer..