Paylaş
Annesinin gözünde yaşlar. Ama çaresiz.
Çünkü biliyordu ki kızı bir akşam eve dönmeyecekti. Ya tecavüze uğrayacak ya da öldürülecekti.
AZA 16 yaşındaydı ve önünde 4 bin kilometreye yakın bir yol vardı...
Türkiye’ye bir varsa... Gerisi kolaydı. Ama o da biliyordu ki:
Diğer arkadaşları gibi bir mucizeyi deniyorlardı...
Afganistan’dan çıkmak bir mesele. Ve İran’a çıkan dağ yolları.
Ve sonra hayali Avrupa...
Ablası Yunanistan’daydı.
Bir kardeşi İran’da yaşıyordu.
Ve sabah gün ışımadan birkaç arkadaşıyla düştü yollara AZA...
Ardında annesinin gözyaşları. Önünde kan, ter ve tehlikelerle dolu bir yol...
Düşünün...Ve bir de haritaya bakın...
Böylesi ancak filmlerde görülür. O da gerçek değildir.
Ama AZA’nın yürüdüğü bu 7 aylık “ıstırap yolu” bütünüyle gerçektir.
17 yaşındaki genç kız kim bilir neler yaşadı.
Kim bilir hangi ölümlerin, hangi tecavüzlerin, hangi acıların kıyısından geçti.
Geceleri soğukta, bir tepenin kıyısında, mağaramsı bir oyukta...
Bazen ıssız bir sokakta uyukladı.
AZA 7 ay sonra Van’a ulaştı.
(Aslında bu cümleyi yazarken bile utanıyorum... 7 ayda ulaştı diye yazıp geçiyorum ya... Ama nasıl? 2 bin gün. 2 bin gece. Yalnız.)
Van’da sınırı geçerken yakalandı...
AZA perişandı. Hayalleri uçup gitmişti. Neyseki Türkiye’ye kadar ulaşmıştı...
Birkaç göçmen kızla birlikte Sevgi Evi’ne yerleştirildi. En azından sıcak bir yemek, sıcak bir yatak... Tecavüz korkusuyla titrediği geceler son bulmuştu...
2) MERAL HANIM’LA TANIŞMA
Aradan günler geçti. AZA örnek tavırlarıyla dikkat çekiyordu.
Bir sabah yetkililer geldi:
“Hazırlanın bakalım, sizi misafir olarak davet eden var”
AZA, “Kim acaba?” diye sordu:
- Vali Bey’in evine çaya davetlisiniz. Sizlerle konuşmak istiyor.
Vali Mehmet Emin Bilmez Ardahan’da olduğu gibi göçmenlerle özel olarak ilgileniyordu.
Ve elbette eşi Meral Bilmez...
Meral Hanım her fırsatta göçmen kızlarla konuşuyor, onların dertlerini ve hayallerini dinliyordu.
O gün de öyle oldu...
3) ALLAH’TAN NE İSTERSİN?
Kızlar başlarından geçenleri anlatırken Meral Hanım AZA’ya sordu:
- Nasıl geldin buralara?
- 7 ay sürdü efendim. Babamı kaybetmiştik. Norveç’e giden bir kadının hikâyesini duydum. Hayal kurdum. Anneme söyledim ve çıktım yola... Orada her gün ölüm korkusu vardı...
- Peki kızım, Allah’tan Afganistan için bir iyilik istesen neyi isterdin?
Evet arkadaşlar şimdi AZA’nın verdiği cevaba dikkat edin:
- Allah’tan dileğim şu olurdu. Afganistan’ın yüksek surlarla ikiye ayrılmasını isterdim. Bir tarafa iyiler, bir tarafa kötüler yerleştirilsin. Böylece kötüler iyilere zarar vermesin.
- Yani Allah’tan bütün insanların iyi olmasını istesen daha güzel değil mi?
- Ben orada gördüm ki bu mümkün değil efendim...
Pakistanlı aileyi ziyaretleri sırasında...
4) VALİ BEY’İN İNSANLIK DERSİ
AZA o kadar çok etkilemişti ki... Meral Hanım ve Vali Bey, uluslararası kuruluşlarla temasa geçmeye karar verdiler.
Madem Norveç hayali vardı.
Madem bu hayal için 7 ay her türlü güçlüğe göğüs germişti.
Görüşmeler, yazışmalar ve haber geldi...
5) ÖZGÜR BİR KADIN OLARAK NORVEÇLİ AZA
Evet arkadaşlar...
AZA şimdi Norveç’te yepyeni bir hayatın kapısından geçmiş, özgür bir kadın olarak çalışmaktadır...
Bu haberi DHA’dan okuyunca ister istemez şöyle dedim:
“Bir hayat, bir hayal... Ve inanılmaz güçlükler. Her gün gözümüzün önünde yaşanıyor... İnsanlık olarak seyrediyoruz...”
Neyi seyrediyoruz?
Bu acımasız insan ticaretini...
İşte Van DHA’dan Behçet Dalmaz’ın haberi:
“Van Valisi Mehmet Emin Bilmez 2021 yılında yaklaşık 150 şok evinin yıkıldığını, 1900 insan kaçakçılığı yapan organizatörün yakalandığını açıkladı...”
İşte bu bilgiyle çarpıldım...
1900 insan kaçakçılığı organizatörü...
Köle taciri yani...
Sanki 250 yıl öncesindeyiz... Afrika’da yapılan köle ticareti gibi...
Van Valisi Bilmez ve eşi Meral Hanım o acılı insanlarla tek tek ilgileniyorlar...
İyi ki varlar...
İyi ki varsınız Meral Hanım...
Kim bilir AZA’nın Afganistan’daki annesi nasıl dualar ediyordur size...
NOT: Hassasiyetler nedeniyle Aza’nın fotoğrafını yayınlamıyorum.
Paylaş