Paylaş
*
Dün, Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Başkanvekili Mehmet Yılmaz’la bu konuyu konuştum.
Bunu görür görmez harekete geçmişler ve titiz bir araştırma yapmışlar.
İşte son 48 saattir kamuoyunu en çok ilgilendiren adli olayın iç raporu ve başkanın bu konuda görüşü.
TEŞEKKÜR
BAŞKANVEKİLİ Mehmet Yılmaz’ın iznini alarak, hepimizi yakından ilgilendiren bu raporu, bütün ayrıntıları ile sizinle paylaşıyorum.
Ayrıca böyle titiz bir araştırma yapıp sonunda özeleştirisini de içeren bir açıklamayı benim aracılığımla kamuoyuna duyurduğu için de bir vatandaş olarak kendisine teşekkür ediyorum.
AKSARAY BAŞSAVCILIĞI 1
GÖRÜNTÜLERİ BİZ DEĞİL TELSİZİ DİNLEYEN GAZETECİLER ÇEKTİ
ÖNCE olayın geçtiği Aksaray Başsavcısı’ndan bilgi istemişler.
O not aynen şöyle:
- “ByLock’çulardan dosyası hazırlanan 27 adrese eşzamanlı arama el koyma operasyonu yapılmıştı.
- Polis ekibi evde bulamayınca pazara gidip karakola davet ediyor.
- Salı pazarı da gazete binalarının karşısı.
Sabah telsizleri dinleyen basın mensupları, sona kalan veya yakın olan pazaryerine gidiyor.
Teyze Emniyet’e davet edilirken çekiyor.
AKSARAY BAŞSAVCILIĞI 2
GELİNİ KAYINVALİDESİNİN ÜZERİNE ALIP YÜKLEMİŞ
- Teyze hattı kimin kullandığını bilmediğini söylüyor.
- Emniyet’te yapılan kontrolde, telefondaki rehberde Betül adına kayıtlı olduğu görülünce tekrar soruluyor.
O da “Gelinim” diyor ve serbest bırakılıyor.
- Oğlu 3 aydır tutuklu. Telefonu gelini kullanıyormuş.
Ama önceki çalışmada tespit edememişler.
Olay bundan ibaret.
- Gelini, kayınvalidesi adına hat alıp ByLock yüklemiş. Yani teyze adına ByLock kaydı var.
AKSARAY BAŞSAVCILIĞI 3
OĞLU OKULA GİRİŞ SORULARINI DAĞITTIĞI İDDİASIYLA TUTUKLU
- HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz soruyor:
“Gelin gözaltına alınabildi mi, kaçak mı? Gelin ve kocası Ramazan’ın durumu nedir?
Aksaray Başsavcısı’nın raporu şöyle:
- “Kocası Gaziantep’te tutuklu. Dün Gaziantep’e yazdık, eşi o adreste yok. Firarda.
- Osmaniye’de de örgüt yöneticiliğinden hakkında soruşturma mevcut.
- Daha önce FEM Dershanesi’nde ve kapatılan bir dernekte çalışması varmış.
- Ayrıca 2013 yılında askeri okul sınavlarının sorularını dağıttığına dair tespit varmış.
- Gelinin, kendi adına kayıtlı 5 ayrı telefonu daha bulunuyormuş.”
AKSARAY BAŞSAVCILIĞI 4
BU HATA NEREDEN KAYNAKLANDI
- “Piyasada herkesin adına kayıtlı onlarca sahte veya açık hat varken bu hatalar her zaman olabiliyor.
Tek tek ayıklamaya çalışıyoruz.
Böylece hata oranı artıyor.
Eksikleri görüyoruz ama herkes elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyor.”
HSK BAŞKANI
OPERASYON VE GÖRÜNTÜ HOŞ DEĞİL AMA GEREKEN DERSİ DE ÇIKARIYORUZ
HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz’a gelen bilgi notu böyle.
O da bana şu bilgiyi verdi:
- “Gördüğünüz gibi söz konusu kadının oğlu örgüt üyeliğinden tutuklu.
- Pazarcı kadının üzerine kayıtlı ByLock’lu telefonu da fiilen gelininin kullandığı gözaltı işleminden sonra anlaşılıyor. Savcılık aşamasında anlaşılır anlaşılmaz da serbest bırakılıyor.
- Ancak bütün bunlara rağmen operasyon başlama görüntüleri ve olanlar hoş değil.
Soruşturmanın ciddiyeti ile bağdaşmıyor.
- Herkes gereken dersi çıkardığı gibi, kusurlu hareket eden sorumluluk sahiplerinden hukuk içinde hem İçişleri Bakanlığı hem adliye tarafından hesap sorulacaktır.”
İÇERİDEKİ ARKADAŞLAR SİZ MUTABIK MISINIZ BU SÖZLE
AH...
Keşke izin verselerdi ve Silivri’ye gidip oradaki arkadaşlarımı ziyaret edebilseydim.
*
Enis Berberoğlu’nu, Kadri Gürsel’i...
Nazlı Ilıcak’ı, Ali Bulaç’ı, Şahin Alpay’ı, Ahmet Turan Alkan’ı...
Yüz yüze gelmeden çok mücadele ettiğim, yüz yüze gelip az sohbet ettiğim Mümtazer Türköne’yi...
Yeterince arka çıkamadığım, destek veremediğim bu meslektaşlarıma, hiç olmazsa “Geçecek bir gün bütün bunlar” diye moral verebilseydim...
*
Sonra da Cumhuriyet’teki arkadaşların hepsinin bulunduğu tarafa geçip onlara şu soruyu sorabilseydim:
“Siz içerideki Cumhuriyetçi arkadaşlar, dışardaki Cumhuriyetçi arkadaşların söylediği ile gerçekten mutabık mısınız...”
Çok isterdim bu soruyu sormayı...
Çünkü Cumhuriyet yetkilileri, ilgiyle okuduğum ve her dönemde mücadeleciliğini imrenerek izlediğim Nuray Mert’i, “Gazeteyle görüş ayrılıkları yüzünden işten çıkardığını” tebliğ ederken, bir de şunu söylemişler:
“İçerdeki arkadaşlar da bizimle aynı fikirde...”
Merak ettim...
Sırf düşünceleri yüzünden haksız bir şekilde içeri alınmış insanlar, sırf kendi düşüncelerine uymuyor diye işinden çıkarılan biri hakkında acaba ne düşünür...
*
Acaba içeridekiler ne hisseder... Çünkü, dışarıdaki biri olarak ben kendimi iyi hissetmedim...
KEŞKE
- CUMHURİYET’teki işine son verildikten sonra Nuray Mert, “Adımın Akif Beki ile birlikte anılmasını istemiyorum” demiş...
“Sevgili arkadaşım” diyeceğim ama korktum, adının benimle de anılmasını isteyip istemeyeceğini bilemediğim için sadece şunu soracağım, o düşünceni şöyle dile getirmen en azından daha zarif olmaz mıydı:
“Benim durumum onunkinden farklı. O nedenle ikisini aynı kefeye koymayın...”
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR
Paylaş