Paylaş
ABD Başkanı Trump’ın Beyaz Saray’dan çıkıp, karşıdaki kiliseye kadar yürüyüp, önünde İncil’le poz verdiği mesafe 1000 feet’miş.
Yani tam tamına 304 metre 80 santim...
Amerika Birleşik Devletleri’nde oturan Serdar Turgut dün Habertürk’teki yazısında, bu 304 metre 80 santimin ve bu olaydaki sertliğinin Trump’a kesinlikle seçimi kazandıracağını söylüyor.
Gerçekten öyleyse ne hazin bir şey bu...
*
Sen koronavirüs felaketini en berbat yöneten liderlerden biri ol, 100 bin vatandaşın hayatını kaybetmiş olsun...
Ülkenin siyah bir vatandaşının hunharca öldürülmesi olayını bile kaşı, kışkırt, kan revan içinde bırak...
Ülkenin askerini kendi vatandaşının üzerine sür...
Ülkenin iç savaşla kurulmuş dengelerini ve anayasasını yerle bir et...
Ülkeni neredeyse iç savaşı öncesi kutuplaşmasına götür...
Sırtında çocuk tacizi, kadın tacizi dahil onlarca ahlaki sorun taşı...
Ağzını her açtığında hem kendi ülkende hem dünyada nefret saç...
Bir süper gücü, kükreyen fare haline getir...
Sonra elinde İncil, 304 metre 80 santim yürü...
Ve seçim kazan...
*
Hıristiyanlık inancına ve İncil’e mi hakaret...
Amerikan halkına mı...
Yoksa ikisine birden mi...
*
Yirmi birinci yüzyılın başına gelen en büyük felaket, ne pandemidir, ne doğal afetler...
Yaşadığımız bu utanç. Yüzyılının başına gelebilecek en büyük felaket, inançları bile insafsızca kendi menfur emellerine alet eden siyasettir...
*
Eğer bu 304 metre 80 santimle hâlâ seçilecekse...
Yazıklar olsun o Amerikan halkına...
Onca can vermiş, onca bedel ödemiş kurucu babalarının 233 yıl önce kurdukları demokrasiyi alelade bir Ortadoğu rejimine çevirmiş feci bir karakterin arkasından hâlâ gideceklerse gerçekten yazıklar olsun.
*
Umarım Serdar Turgut’un bu kehaneti doğru çıkmaz...
VİRÜS, SİVRİSİNEĞİN TAHTINI ELİNDEN ALDI
Bugüne kadar her yıl dünyada en fazla ölüme neden olan canlı sivrisinekti.
Sivrisineklerin yol açtığı malarya gibi hastalıklar tarihten beri insan ölümlerinde en büyük etkendi.
Bu yıl durum değişti. Yılbaşından şu ana kadar, koronavirüsün yol açtığı ölüm sayısı 350 bini bulmuşken, malaryanın yol açtığı komplikasyonlardan ölen insan sayısı 252 binde kaldı.
ORHAN KEMAL VE AHMED ARİF’İN GÖLGEDE KALMASINA ÜZÜLÜYORUM
Dün, 3 Haziran büyük şairimiz Nâzım Hikmet’in ölümünün yıldönümüydü.
Her yıl olduğu gibi sosyal medyada, gazetelerde çok yoğun anma mesajları vardı.
Dünya çapında bir şairimiz olduğu için normaldir.
Ancak aynı gün önüme düşen bir fotoğraf bana biraz hüzün verdi.
Bir gün önce, yani 2 Haziran da büyük yazarımız Orhan Kemal’in ölüm yıldönümüydü.
Evinin önünde bir avuç insan onu anıyordu.
O fotoğrafa bakarken Orhan Kemal’in cezaevinde Nâzım Hikmet’le çekilmiş bu fotoğrafını hatırladım.
2 Haziran ayrıca yine büyük şairimiz, “Hasretinden prangalar eskittim” gibi olağanüstü bir dizeyi belleklerimize kazıyan büyük şairimiz Ahmed Arif’in de ölüm yıldönümüydü.
Orhan Kemal okuduğum ilk Türk romancısıdır.
Ahmed Arif gençlik yıllarımın gözbebeğidir.
Nâzım Hikmet’le birlikte onları da rahmetle anıyorum...
GÜLBEN ERGEN’E SORU: BU KAREDE İKİ EKSİK YOK MU
Gülben Ergen geçen gün Instagram hesabına çok güzel bir illüstrasyon koydu. Yeşilçam’ın ünlü kadınlarını gösteren bir çizimdi.
Çok hoşuma gitti.
Ama biraz dikkatle bakınca iki eksik gördüm.
Hülya Koçyiğit var. Filiz Akın, Müjde Ar, Türkan Şoray, Fatma Girik, Hale Soygazi, Perihan Savaş, Gülşen Bubikoğlu, Emel Sayın, Banu Alkan var...
Ama insanın gözüne hemen iki eksik çarpıyor... Muhterem Nur ve Hülya Avşar...
Onlarsız Yeşilçam olur mu...
5 TAVSİYE
BİR KAVGA NASIL SONLANDIRILIR
Çeşitli psikolog ve psikanalistlerin yaptığı araştırmalara göre evliliklerde kavganın yatışması ve sorunun çözümü için 5 tavsiye ön plana çıkıyor:
*
Mizaha sarılın: Kavganın en ateşli anında bir şaka yapmak, işi gırgıra vurmak gerginliği azaltmanın en etkili yoludur.
Sakinleşmeye çalışın: Tartışma anında çok öfkeliyseniz, başka bir şey düşünmeyi deneyin.
Duygusal ihtiyacını anlamaya çalışın: Kadınlar çoğunlukla duygusal anlara daha duyarlı oluyor. Bu da sorunun daha kolay çözülmesini sağlıyor.
*
İlişkide eşit davranın: Kavga sırasında üstünlük sağlamaya değil eşit davranmaya çaba harcayın.
*
Farklılıkları kabul edin: Partnerinizi kendiniz gibi düşünmeye zorlamayın. Farklılığını kabul edin.
KATKIDA BULUNANLAR
Sayfa Editörü: Firuzan Demir
Foto Editörü: Umut Veis
Düzeltmen: Metin Usta
Tasarım ve Uygulama: Selma Songül Zengin
Paylaş