Ben de tarihe ‘Yetmez ama evetçi’ olarak mı kalırım
CUMHURBAŞKANI Erdoğan, dün Külliye’de “Adalet ve Yargı Reform Paketi”ni açıklarken, onu dinleyenler arasında Hürriyet yazarı Sedat Ergin de vardı...
Çünkü Adalet Bakanlığı bu reformu hazırlarken onun görüşlerini de almıştı.
*
Sedat Ergin adalet duygusu çok kuvvetli bir gazetecidir...
Onun da bu sunuma davet edilmesine sevindim...
Paketin açıklanmasını işte bu olumlu duygularla izledim.
*
Görüşlerim şu:
- Her şeyden önce 15 Temmuz’da başlayan ve ne yazık ki uygulamada pek çok haksızlıklara da yol açan “olağanüstü hal hukuku” dönemini kapatma arzusunu yansıtması olumlu...
*
- “9 Amaç” başlığı altında belirlenen konuların hepsi de çok iyi...
*
- Özellikle “Hak ve özgürlüklerin korunması” demekle yetinilmeyip, “geliştirilmesi” ifadesinin de eklenmesi bana çok umut verdi.
*
- “Yargı bağımsızlığı, tarafsızlığı ve şeffaflığı” kavramlarının altının çizilmesini ciddi bir vaat olarak değerlendirdim.
*
- “Savunma hakkının etkin kullanımının sağlanacağının” vurgulanması çok yerinde.
*
O zaman bana şu soruyu sorun:
“Bu paket Türkiye’nin en büyük sorunu olan adalet ve yargıda hepimizin özlediği yapıyı oluşturur mu?”
Cevabım şu olur:
“Oluşturabilir ama şüphelerim var...”
*
Peki bütün bunlardan sonra görüşüm ne?
Şu...
“Yetmez ama evet...”
*
Biliyorum, bu cümle Türk siyasi hayatında pek itibarlı bir yere sahip değil...
O yüzden biraz değiştirerek bir kere daha söyleyeyim.
“Evet... Ama yetmez...”
Çünkü eklerinde bir fotoğraf eksik...
BİR ‘YETMEZ AMA EVETÇİ’NİN ISLAK İMZALI İTİRAZ ŞERHİ
*
YAŞADIĞIM bunca hayat, tanık olduğum bunca darbe, darbe girişimi, ara rejim ve güç kirlenmesi, bana şunu çok iyi öğretti...
*
- Adalet ve yargı, kanunlar, düzenlemeler, anayasalar ve kâğıt üzerine yazılanlardan ibaret değildir...
*
- Adalet ve yargı sadece ve sadece gerçek demokratik ülkelerde mümkün olan bir iklimdir...
*
- Bir ülkede kontrol mekanizmaları yoksa, aşırı bir güç birikmesi varsa, o ülkede “adaletin gücü” gidiyor, “gücün adaleti” geliyor...
*
-Kısaca “adalet” bir iklim meselesidir ve o iklimi de iktidarı elinde bulunduranlar belirler...
*
Bu ıslak imzalı itiraz şerhimin yanına bir de fotoğraf eklemek istiyorum.
REFORM PAKETİNİN EKSİK FOTOĞRAFI
BU paketteki eksik nokta, daha doğrusu paketin en zayıf yanı, ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanına yapılan saldırı fotoğrafı ve onun şu altyazısıdır:
Türbanlı bir kadına hakaret eden bir kişi, 1 yıl 9 ay hapis cezası alıp içeri girerken, ülkenin ana muhalefet partisi başkanının canına kastedenler elini kolunu sallayarak geziyor, bir de kahraman muamelesi görüyorsa...
Bu paket, adaletin bu sakil tenakuzunu çözebilecek mi...
*
Dün Külliye’de atılan bu adımı çok önemsiyor ve kutluyorum...
Ama, Külliye’deki iktidarın ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, fotoğraftaki bu çelişkiyi hiç tartışmasız şekilde ortadan kaldıracak bir iklimi yaratmak için niyet ve uygulama adımlarını da atacağına inanmak istiyorum...
*
Bu adımlar atılmazsa korkarım ki bu paket göz boyayıcı bir ambalajdan ibaret kalır.
*
O zaman, ilk yazımın başlığı ile ben de tarihe alelade ve saftorik bir “Yetmez ama evetçi” olarak kalırım...
*
POTEMKİN BAHRİYELİLERİ AK GEZENLER’E KATILIR MI
HABERİ dün T24’te okudum ve gülmekten yıkıldım.
Rusya Komünist Partisi’nin Altay Bölgesi Genel Sekreteri, “Game of Thrones”u yapan HBO şirketine bir mektup yazmış ve şunu demiş:
“Partimizde bu güzel diziye monarşik rejimlerin getirebileceği sonuçları gösterdiği için hayran olan birçok kişi var ama son sezondan çok şikâyetçiyiz.”
Şikâyetleri de şu:
*
- “Hikâyesi başarısız, oyuncular iyi rol yapmamış ve çıkan sonuçlar mantıklı değil.”
*
- “ABD’li işçi yoldaşlarımızın vergilerinden aldığınız bütçeyi yanlış kullandınız ve milyonlarca hayranı hayal kırıklığına uğrattınız...”
*
Komünistler, HBO’nun bu kötü sezon hakkında özür dilemesini ve sezonun tekrar çekilmesini talep etmiş...
*
Haberiniz olsun...
Yakında kızıl Potemkin bahriyelileri de mezarlarından çıkıp Ak Gezenler’den oluşan ölüler ordusu halinde surlara saldırmaya başlarsa şaşırmayın.
DİKKAT INSTAGRAM HESABINIZ ALEYHİNİZE DELİL OLABİLİR
FRANSIZ mahkemesi çok ilginç bir karara imza attı.
Fransa’nın iki yıl önce ölen ünlü rock şarkıcısı Johnny Hallyday mirasını eşi Laeticia Hallyday’e bırakmıştı.
Ama şarkıcının önceki eşinden olan iki oğlu dava açtı.
Çünkü Fransız kanunlarına göre öteki çocukları da hak sahibiydi.
Ancak Laeticia Hallyday, evliliklerini ve miras sözleşmesini California kanunlarını göre yaptıkları ve hayatlarının çoğunu da California’da geçirdikleri için oranın kanunlarına tabi olduklarını iddia etti.
*
Bunun üzerine şarkıcının iki oğlu babalarının 2012-2017 yılları arasında resmi Instagram hesabında paylaştığı fotoğrafları delil gösterdi.
Mesela 2015 yılında 151, 2016 yılında 168 gününü Fransa’da geçirdiğini gösteren fotoğraflar paylaşmış.
Ayrıca hayatının son yılında hastalığı nedeniyle 8 ay Fransa’da kalmış.
*
Mahkeme bu delilleri kabul etti ve iki oğlu lehine karar verdi.
