12 cesedin yanındaki çay tabağının sırrı

GEÇEN çarşamba günü Amerika Birleşik Devletleri’nde Patton Oswalt adlı Instagram hesabından atılan bir mesaja önce kimse anlam veremedi.

Haberin Devamı

Oswalt adlı kişi, mesajında şunu yazmıştı hesabından: “Michelle galiba o adamı yakaladın...”

Oysa bu mesajın arkasında Amerikan seri cinayet tarihinin en ilginç olaylarından birinin hikâyesi vardı.

Bugün size onu anlatacağım.

HER ŞEY 1976’DA AYNI ZODIAC GİBİ BAŞLADI

12 cesedin yanındaki çay tabağının sırrı

1976 yılında ABD’nin Sacramento şehri yakınındaki bir maden ocağı civarında bir tecavüz olayı yaşandı.

Tecavüz o günlerde sıradan polisiye olaylardan sayıldığı için, haber bölgenin yerel gazetelerinde sıradan bir haber olarak kaldı.

Ancak onu izleyen günlerde yaşanan bir başka olay bu tecavüz kadar sıradan kabul edilmedi.

Her şey genç bir karı-koca köpeklerini gezdirmek için kırsal alana çıktıklarında başladı. Bir süre sonra yanlarına yaklaşan bir adam, erkeği tehdit edip yanındaki kadına tecavüz etmek istedi.

Haberin Devamı

Genç karı-koca kaçıp yakındaki
özel bir araziye sığındı. Ancak arkalarından gelen adam, ikisine de ateş etti. Yaralar ölümcüldü.

ÖLDÜRDÜĞÜ KİŞİLERİN  YANINA NE BIRAKIYORDU

Olay Kuzey California’da geçiyordu. Bu cinayet insanların aklına, 1960’lı yıllardan sonra Güney California’da yaşanan bir dizi cinayeti getirmişti. Çifte ateş açıp öldüren katil, David Fincher’in “Zodiac” adlı filminde anlattığı seri katilin işlediği ilk cinayete çok benziyordu.

INSTAGRAM MESAJININ SIRRI ÇÖZÜLÜYOR

Ama benzemeyen yanları da vardı.

Mesela Kuzey California’nın bu seri katili, öldürdüğü kişilerin yanına bir çay bardağı veya küçük bir porselen tabak bırakıyordu. Katil, 10 yıl içinde 12 kişiyi öldürdü. 50’ye yakın kadına tecavüz ettiği tahmin ediliyordu.

Ancak aynı Zodiac cinayetlerinde olduğu gibi, 1986 yılından sonra bu seri katil inzivaya çekildi.

“Zodiac” filminde seyrettiğimiz gibi, böyle durumlarda polis iki tahminde bulunur. Ya katil ölmüştür... Ya başka bir suçtan hapse girmiştir...

Üçüncü bir ihtimal olabilir ama bu düşük bir ihtimaldir.

Kuzey California’ya dehşet saçan
katil sonraları unutuldu.

Haberin Devamı

Ama bir kadın bunu unutmadı ve peşine düştü.

Michelle McNamara isimli bir kadın yazar bu cinayetleri ta başından alıp tek tek araştırdı ve bunu bir kitap haline getirdi. Ancak McNamara 2016 yılında ölünce kitap ortada kaldı.

Bunun üzerine eşi yayına hazır hale gelen kitabı Patton Oswalt isimli bir araştırmacı gazeteciye emanet etti.

Kitap bu yılın şubat ayında yayınlandı. İşte kitabı yayınlayan o yazar geçen çarşamba günü Instagram hesabından “Michelle galiba o adamı yakaladın” diye bir mesaj attı.

GOLDEN STATE KATİLİNİN HAYRET ETTİREN SIRRI

Evet, 1976-86 arasında 10 yıl boyunca Kuzey California’da dehşet saçan ve “Golden State seri katili” diye bilinen kişi geçen hafta yakalandı.

Haberin Devamı

DNA teknikleri gelişince bu dosya yeniden açılmış ve dedektifler peşine düşmüştü.

Yakalanan kişi herkesi hayretler içinde bıraktı. Çünkü katil, o cinayetleri işlediği yıllarda polislik yapmış 72 yaşında Joseph James DeAngelo isminde bir kişiydi.

Mahallesinde, huysuz ama sorun çıkarmayan, tek başına yaşayan bir kişi olarak tanınıyordu.

Bir ihtimal o cinayetlerin soruşturulması çalışmalarına bile katılmıştı.

O yıllarda öldürülen ve tecavüze uğrayan kişilerden alınan örnekler korunmuş ve DNA analiz teknikleri gelişince tekrar eşleştirme çalışması yapılmış ve seri katil bulunmuştu.

Katilin son kurbanı tecavüz edip öldürdüğü genç bir kızdı...

David Fincher’in filminde Zodiac katilinin sonu belirsiz kalmıştı.

Haberin Devamı

Bu defaki geç de olsa yakalandı.

YA O TABAKLARI NİYE ORAYA KOYUYORDU

Peki katilin, öldüreceği kişilerin yanına bıraktığı çay tabağı veya porselen tabağın sırrı neydi?

Kimine göre tecavüz edeceği kişiye, “Bu tabak ve üzerindeki bardak kıpırdanıp ses çıkarırsa seni öldürürüm” mesajıydı...

Ama çok ikna edici değildi bu açıklama... Katilin 10 yıl sonra neden öldürmekten vazgeçtiği hâlâ bilinmiyor.

Tabakların sırrı da tam çözülmedi...

Belki bunları kendisi anlatacak.

URLA’DAN DÜN GELEN ŞU FOTOĞRAF SİZİN DE İÇİNİZİ AÇMIYOR MU

12 cesedin yanındaki çay tabağının sırrı

URLA Enginar Festivali’nin bugün son günü...

Dün şu fotoğrafa uzun uzun baktım...

Renk, kadın, kadının kendine güveni, hayat, neşe, modernite...

Haberin Devamı

Bir yandan yaşam gücünü kaybeden Türkiye...

Öte yandan sanki ona karşı direnen şahane bir hayat enerjisi...

Alaçatı’nın ot festivali...

Ve bir de özellikle
İzmir’in bisikletli süslü kadınlar günü...

İzmir’in dağlarında durmadan çiçekler açıyor...

İnanıyorum, bu zor günleri hep birlikte aşacağız ve Türkiye’nin de bütün dağlarında rengârenk çiçekler açacak...

KARABURUN ENGİNARA NİYE ‘SİNAR’ DİYOR

12 cesedin yanındaki çay tabağının sırrı

İZMİR’in Karaburun kısmında enginara “sinar” denir...

Hikâyesi de şöyle...

Zeus, denizler
tanrısı olan kardeşi Poseidon’u ziyarete
onun adasına gider.

Orada “Sinara” isimli bir kadına âşık olur ve onu da yanına alıp Olimpos’a döner.

Ancak âşık olduğu kadın bir süre sonra ailesini özleyince oraya kaçar.

Buna çok öfkelenen Zeus kadını enginara çevirir. İşte Urla’da hayat fışkıran bir coşkuyla kutlanan enginarın adı da buradan gelir...

BU SEKSİ KADIN MAHALLENİN ÇOCUĞUNA ÂŞIK OLUR MU

12 cesedin yanındaki çay tabağının sırrı

SAMİMİ söyleyeyim başta ben de “Yahu bu iş biraz reklam kokuyor” diye düşünenlerdendim.

Metin Hara ile Adriana Lima arasındaki aşkı anlamıyordum...

Dünyanın en güzel kadınlarından biri...

12 cesedin yanındaki çay tabağının sırrı

Yani biz bütün erkeklerin gözü onun üzerindeyken, öyle kendi halinde bir çocuğun gelip kızı alıp gitmesi kolay kabul edebileceğimiz bir şey değildi... Ama aradan geçen günlerde, aylarda baktım, bu kızla bu çocuk arasında gerçekten bir şeyler var...

Ve dün Metin Hara’nın Teve 2’de Özlem Gürses’e verdiği mülakatın anonsunu izledim.

Yemin ediyorum, sadece o anonstaki sözler beni çok etkiledi...

Karşımda o kadar samimi, o kadar gerçek ve damardan konuşan bir çocuk var ki...

Söylediklerini iki kere dinledim. Program bu akşam 10.30’da Teve 2 kanalında yayınlanacak...

Lütfen izleyin...

Şöhretli, çok güzel, çok seksi, çok başarılı bir kadınla...

Mahallenin çocuğu arasında aşk olur mu...

Bir görün...

Kararı da siz verin.

NE DİYOR METİN HARA

BANA göre kadına karşı şiddetin âlâsı yaşandı. Ülkemizde birçok zengin aile var. Onların çocukları farklı insanlarla yaşayınca sorun olmuyor da, daha mütevazı yaşayan insanlar farklı insanlarla yaşayınca niye sorun oluyor. Algı, kadının ya satın alınabilir bir meta, ya da kandırılabilir bir meta olduğu biçiminde. Bu algı köşeyi dönünce kadına kurşun oluyor, kadına cinsel ayrımcılık oluyor.

TÜRK KADINI NİYE RAKIYA DÖNÜYOR

SON günlerde en merakla izlediğim “Alienist” (Ruh Avcısı) dizisinden bir sahne.

Filmin ana kahramanı olan psikolog, Amerika’nın ilk kadın polisi olmak isteyen kadını masasına davet ediyor.

Psikolog şarap içmektedir ve kadına da şarap isteyip istemediğini sorar.

Kadın “Viskiyi tercih ederim” der ve devam eder:

“Babam bana, ‘Bu erkek toplumda ayakta kalmak istiyorsan viski içmeyi öğrenmen lazım’ derdi...”

Bunun üzerine psikolog garsona döner ve “Lütfen hanımefendiye bir viski” der...

Garson uzaklaşırken kadın onu durdurur ve şunu der:

“İki duble olsun...”

Son günlerde çevremdeki içki içen kadınlarda rakıya yöneliş gözlüyorum...

Acaba onların babaları da mı aynı şeyi söylüyor?

Doğrusu ben kızım Gülümsün’e böyle bir şey söylemedim.

‘REDNECK’LEŞEN AMERİKA’YI MUHALİF ZEKÂ KURTARIYOR

"REDNECK” kelimesini 23 yaşında duydum.

Paris’te “Easy Rider” filmini seyretmiştim...

Orada motosikletle Amerika’yı gezmeye çıkan iki gencin, içteki Amerika’nın faşist ve tutucu kafasını nasıl yok etmeye çalıştığını seyretmiştim.

Amerika’da faşizmi, tutuculuğu, moderniteye direnen kafayı taşıyan ve genellike ülkenin iç taraflarında yaşayan bu tiplerine Redneckdeniyordu.

Trump’ı iktidara taşıyan da biraz bu kafaydı işte... Bu kafa, Amerikan imajını bütün dünyada yerle bir ederken...

Amerika’yı ona direnen genç startup zihniyeti kurtarıyor.

Amazon firmasının dün açıklanan rakamlarına baktım...

Şirketin değeri 750 milyar dolara ulaştı ve Apple’ın arkasından ikinciliğe yerleşti.

Kim bu Amazon’u kuran insan...

Washington Post gazetesini satın aldıktan sonra Trump’a savaş açan insan...

Facebook rakamları açıklandı... Onca eleştiriye rağmen şirketin gelirleri anormal artıyor...

Amerika’da seçimi kazanan kafa “Redneck”leşiyor...

Ama Amerika’yı taşıyan
kafa direniyor...

EN GÜZEL AVE MARİA

- BUGÜNE kadar dinlediğim en güzel “Ave Maria” parçasını geçen gün bir dizi filmde keşfettim.

Ingrid Kertesi söylüyor...

Ararsanız tam yazılışı şöyle:

Ellen’s Gesang III: Ave Maria, Op. 56, No 6, D839,
“Hymne An Die
Jungfrau”

 

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR

Yazarın Tüm Yazıları