Paylaş
Dün Fed’in kararı açıklanmadan önce belli olan ABD’deki tüketici fiyatları nedeniyle, doların değer kaybettiği, 3.50 TL’nin altına indiği görüldü. Bundan sonra Fed’in gece açıkladığı kararın detayları daha büyük önem kazandı. Fed’in faiz artışı konusunda bir endişe bulunmazken, yapılacak açıklamalarda özellikle üyelerin tahminleri ve likiditenin kısılmasıyla ilgili detaylar çok daha yakından izlemeye alındı.
Bugün toplanacak Para Politikası Kurulu’na ilişkin olarak ise piyasaların geniş bir mutabakat içinde oldukları görüldü. Yapılan tüm anketlerde Merkez Bankası’nın bugünkü toplantıda herhangi bir değişiklik yapmayacağı konusunda geniş bir mutabakat var. Örneğin Bloomberg’in, 6 yabancı 13 yerli, toplamda 19 kurumun katıldığı anketinde, 18 kurum geç likidite penceresi oranı dahil hiç bir faiz değişikliği beklemediğini belirtti. Kısacası; faizlerde değişiklik yapılmayacağı konusunda, görülmedik ağırlıkta bir mutabakat söz konusu.
Merkez Bankası bugün piyasalara sürpriz yapar mı tabi ki bilinmez ama ne olursa olsun, içeride temkinli tutumun devamı bekleniyor. Buna karşılık dün açıklanan Fed kararından sonra, tüm dünyada olduğu gibi içeride de, özellikle doların değeri konusunda bazı oynamaların olabileceği belirtiliyor.
Piyasalar Fed açıklamalarından çok güvercin bir ton sonucu çıkarırsa, dün 3.50’nin altına inen dolar kurunun biraz daha aşağı gidebileceği bile bekleniyor.
Aslında bakılırsa bankacılar bizim gibi gelişmekte olan tüm ülkeler için olumlu günler yaşandığını, bu olumlu havanın biraz daha süreceğini tahmin ediyorlar. Bunun nedeni de ABD ve Avrupa’da iyileşme beklentilerinin yavaş gerçekleşmesi ve buna bağlı olarak sıcak para akışının gelişmekte olan ülkelere devam edeceği beklentisi. Bu nedenle piyasalarda olumlu havanın devam edeceği beklentisinin hakim olduğunu söyleyebiliyoruz.
İÇERİDE SİYASİ ETKİ
Fed’in aralıkta faiz artırma kararı ve likiditede temkinli adımı devam ederse, yılın sonuna kadar sakinliğin devam etmesi beklense de, bankacılar içeride Eylül ayına kadar pozisyon alma eğilimini sürdürüyorlar. Dolayısıyla içerideki beklenti eylül ayından sonrasının belirsiz olduğu yönünde.
İçeride eylül sonrasına ilişkin belirsizlik beklentisinde kabaca; büyüme ve enflasyon tahminlerinin değişebileceği, mali disiplinle ilgili kaygıların biraz daha netleşmeye başlayacağı gibi ekonomik risklerin etkili olduğu söylenebilir.
Ancak piyasaların siyasetten bağımsız bu beklentilerinin eylül ayı geldiğinde, ya da hemen öncesinde, biraz daha değişebileceğini düşünüyorum.
Son olarak dün CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun 25 yılla mahkum edilip tutuklanması, siyasi iklimin hiç de sakin seyretmeyeceğini gösterdi. Yani siyasette sakin bir yaz beklenmediği söylenebilir.
Kaldı ki Katar krizi başta olmak üzere, bölgede yaşanabilecekler ve Türkiye’ye etkisiyle, ABD ve AB ile ilişkilerin bu süreçte alacağı şeklin iç siyaseti de derinden etkileyebileceği görülüyor. Çünkü dış politika kaynaklı haberlerin giderek kötüleştiği ve bunun içeriye yansımalarının olacağı artık anlaşılıyor.
Dolayısıyla siyasetteki gelişmeler piyasaların sakin bir yaz tatili beklentisini değiştirebilir. Siyasi hareketlilik artık kesin gibi ama zamanlama değişebilir.
Paylaş