Paylaş
Kurlarda son iki günde yaşanan düşüşte bankaların ilk çeyrek bilançolarını kapatma kaygılarının da rol aldığı söyleniyor. Dolayısıyla önümüzdeki hafta yeniden 4 TL’nin üzerine çıkması sürpriz olmayacak.
Bu hafta açıklanacak Mart ayı enflasyon verisi kurlar açısından da önemli olacak. Dün açıklanan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Mart ayı fiyat endekslerinde perakende fiyatlarındaki artış yüzde 1.26, toptan eşya fiyatlarındaki artış yüzde 0.41 oranında açıklandı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından bu hafta açıklanacak fiyat endeksleri kur açısından da belirleyici olacak. TÜİK ile İTO endeksleri ile farklılık gösterse bile yine bir sinyal oluyor. TÜİK Şubat ayı tüketici fiyat artışı piyasa beklentilerinin üzerinde yüzde 0.73 olarak açıklanmış, yıllık enflasyon şubat sonunda yüzde 10.26 olmuştu.
Geçen ay ki rakam beklentilerin üzerinde gelince Hükümet üyeleri nisan sonunda enflasyonun tek haneye ineceğini söylemeye başlamışlardı. Tüketici fiyat artışları 2017 Mart’ta yüzde 1.02, Nisan’da yüzde 1.31 oranında açıklanmıştı. Dolayısıyla Mart ve Nisan ayları fiyat artışı toplamı yüzde 2 veya altında kaldığı takdirde Nisan ayı sonunda yeniden tek hane göre umudu hala var. Aksi halde tüm yıl için tek hane hayal olacak.
İşte bu hafta içinde açıklanacak Mart ayı tüketici fiyat artışı, nisan için de, dolayısıyla enflasyonun bu yıl yeniden tek haneye inme umudu olup olmayacağı konusunda da önemli bir fikir vermiş olacak. Geçen yılki yüzde 1’lik rakamın üzerinde, örneğin İTO’daki gibi yüzde 1.2’nin üzerinde bir Mart ayı enflasyonu görecek olursak, yeniden tek hane umudu da azalacak.
Bugün piyasaların Mart ayı enflasyon tahminleri çıkmaya başlar. Geçen hafta yeniden 3.95’lere kadar inen dolar kuru, hem beklentiler hem de beklentilerin gerçekleşme durumuna göre yeniden 4 TL’nin üzerine çıkabilir.
İHRACATLA BİRLİKTE CARİ AÇIK DA YÜKSEK
Bu arada kurlarda son dönemde görülen artışın fiyatlama davranışlarını etkileyeceği çok açık. Yani artan döviz fiyatlarının Mart ayı olmasa bile Nisan ayındaki fiyatları üzerinde artış yönünde etkili olması beklenebilir. Özetle; kurlar ile enflasyon birbirini besleyen bir sarmal içine girmiş bulunuyor.
Enflasyonla birlikte yüksek çıkan cari açık rakamlarının seyri de, yine kurlar üzerinde etkili olacak. Mart ayına ilişkin ilk veriler yine ihracatın yükselmeye devam ettiğini gösteriyor. Biliniyor ki; ihracat arttıkça ithalat çok daha hızlı artışına devam ediyor. Bu da hem dış ticaret açığı hem de cari açığın yüksek çıkmaya devam edeceğinin göstergesi gibi.
İşte piyasa oyuncularının çoğu geçen haftanın son iki gününde 4 TL’nin altına inen dolar kurunun, enflasyon ve cari açıkta önemli bir trend değişikliği beklenmediği için, yeniden 4 TL’nin üzerine çıkacağı tahminlerini belirtiyorlar. Başta da söylediğimiz gibi 31 Mart tarihli bilançolar nedeniyle pozisyon alınmasının kurların geri gelişinde önemli rol oynadığı belirtiliyor.
Bu arada kurlardaki seyre bağlı olarak Merkez Bankası’nın faiz artışı tartışmalarının yeniden alevlenmesi de piyasalar açısından sürpriz olmayacak. 24 Nisan’da yapılacak Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına kadar kurlarda yaşanacak gelişmeler bu tarihte bir faiz artışını gerekli kılabilir. İktidarın aksi yöndeki söylemleri artmasına rağmen, kurlarda çok hızlı bir artış yaşanması halinde, olağanüstü toplantıyla faiz artışı bile konuşulur hale gelebilir.
Dışarıdan gelecek artı olumsuz etkiler ise kur ve faizdeki artış beklentilerini çok daha yükseltecektir.
Paylaş