Paylaş
Dün TV kanallarının ortak programına çıkıp güncel ekonomik ve siyasi gündemle ilgili soruları yanıtlayan Başbakan Yıldırım’ın en çok üzerinde durduğu konu Kuzey Irak referandumu idi. Ekonomiyle ilgili olarak da yaptırımların ortaya konacağını, bunun için Irak merkezi yönetimiyle irtibat içinde olduklarını söyledi. Başbakan petrol sevkiyatının da Irak merkezi yönetimiyle konuşularak yapılabileceğini, artık K. Irak yönetiminin muhatap alınacağını belirtti.
Türkiye’nin her tarafta asker bulundurması, birden fazla cephe açılması ile ilgili soruları da yanıtlayan Başbakan Yıldırım’ın, topyekün bir savaştan değil nokta operasyonların söz konusu olacağını, bunlara imkanımız bulunduğunu, insanların “savaş halindeyiz gibi bir hava”ya girmesinin doğru olmayacağını söylemesi dikkat çekiciydi.
Sorular üzerine 2018-2020 yıllarını kapsayacak OVP hedeflerinden bazılarını da açıklayan Başbakan Yıldırım, bu yıl yüzde 5.5 büyüdükten sonra, OVP kapsamındaki daha sonraki 3 yılda da yüzde 5.5 oranında büyüme gerçekleşeceğini söyledi. Bununla birlikte bu yıl yüzde 10.8 olacak işsizlik oranının 2018’de yüzde 10.5, 2019’da yüzde 9.9, 2020 de ise yüzde 9.6’ya ineceğini belirtti.
Başbakan Yıldırım enflasyon hedefleri konusunda ise bu yıl sonunda yüzde 9.5’a inecek enflasyonun, 2018’de yüzde 7, 2019’da yüzde 6, 2020’de yüzde 5 olacağını ifade etti.
Bu hedeflere birlikte baktığımız zaman, OVP’de yer alacak hedeflerin tutturulmasının ne kadar zor olduğu da kendiliğinden ortaya çıkıyor. Fed’in likiditeyi kısıp faiz artırımına yeniden başlayacağı, yani dış kaynağın azalacağı, yanı başımızdaki çatışmaya varan sorunların bir süre daha devam edeceği ortada. Üstüne üstlük en geç 2019 yılında iki seçim birden gündemde bulunurken, bu hedeflerin saptanmasının çok iddialı bulunduğu, bunun da OVP’nin baştan inandırıcılığına sekte vuracağı açıkça gözüküyor. Yüzde 5.5 oranında 4 yıl üst üste büyümeyi Türkiye, dengeleri bozmadan gerçekleştirse, bu çok büyük başarı olur: Ancak hem 4 yıl boyunca yüzde 5.5 büyümeye devam edip, hem de enflasyonu bu kadar hızlı indirmek, 2020 için yüzde 5 enflasyon hedeflemenin piyasalarca inandırıcı bulunmayacağını görmek gerek.
TEŞVİKTE TASARRUF YOK
Başbakan Yıldırım sorular üzerine 2018 yılı bütçesinin tasarruf bütçesi olacağını, tasarrufa kendi harcamalarından başlayacaklarını söylerken, buna karşılık yatırımlarda, teşviklerde tasarruf olmayacağını da söyledi. Kamu yatırımlarında maliyet-fayda analizi yapılıp öncelikli projelere ağırlık verileceğini sözlerine ekledi.
Faiz harcamaları artmışken sadece idarenin tasarruf etmesinin bütçede önemli bir tasarruf rakamı yaratmayacağı ortada. Yani yeniden mali disiplin için asıl büyük harcama kalemlerinde tasarrufa ihtiyaç olacak. Kaldı ki; 2019’de yapılacak iki seçim ve öncesinde, personel harcamalarındaki artış başta olmak üzere, bütçe harcamalarında kayda değer bir tasarruf yerine ek artışlar yaşanması kaçınılmaz olabilir.
Başbakanın Varlık Fonu ile ilgili söyledikleri ise ilginçti. Başka ülkelerden örnek verip; büyük fonların 40-50 yılda bu büyüklüklere geldiğini belirterek acele edilmemesi imasında bulundu. Başbakan bu fondan bütçeye yük olmadan büyük yatırımların ya da yurtdışında müteahhitlik hizmetlerinin finanse edilmesinin daha doğru olacağının altını çizdi.
Umarız iddialı hedefler beklentileri iyileştirmek yerine bozmaz.
Paylaş