Dostları Nâzım Hikmet’i anlatıyor

Ali Özgentürk, 1995’te Nâzım Hikmet’le ilgili bir belgesel yapmayı tasarlar. Görüşmelere başlar ama film çekilemez... ‘Sessizliklerin Dokunuşu’ kitabı, film için yapılan konuşmalardan bölümler içeriyor.

Haberin Devamı

Türk sinemasının iyi yönetmenlerinden Ali Özgentürk, ‘Sessizliklerin Dokunuşu-Nâzım Hikmet Üzerine Konuşmalar’ kitabını yayımladı. Kitabın öyküsü: “1995 yılında Nâzım Hikmet’le ilgili belgesel bir film yapmayı tasarlamıştım. Tarık Akan’ın oynayacağı bu film için Nâzım Hikmet’i yakından tanıyan Müzehher Vâ-Nû, Avni Arbaş, Mehmet Ali Aybar, Andrey Voznesenski, Nail Çakırhan ile uzun konuşmalar yaptık. Bazı nedenlerle, bu filmi sonra gerçekleştiremedim. Söylemedikleri söylediklerinden fazla olan, konuşurken kullandıkları kelimelerin arasında hep sessizlik taşıyan bu 20’nci yüzyıl kahramanlarının düşünceleri, tozlu kasetlerde kalsın istemedim. Onlarla yaptığımız konuşmalardan, bu kitaptan başka sende geriye ne kaldı diye soracak olursanız şöyle derim: Sessizliklerle dokunmuşlardı birbirlerine.”
Dostları Nâzım Hikmet’i anlatıyor
Sessizliklerin Dokunuşu-Nâzım Hikmet Üzerine Konuşmalar
Ali Özgentürk
Ayrıntı Yayınları

 

Haberin Devamı

KİMLERLE KONUŞULDU?

Müzehher Vâ-Nû: “Nâzım’ın şiirlerini teneke baklava kutusuyla bahçeye gömerek sakladık.”

Vera Tulyakova: “Nâzım burada oturuyor diye kestane ağacı fidanı diktiler.”

Avni Arbaş: “Atların o kadar genç ki, sırtında kalamadım, düştüm.”

Nail Çakırhan: “Nâzım Hikmet, kendisini öldürteceğimi sanıyordu.”

Konuşmalar, Nâzım Hikmet’in şiirinden, edebiyattaki yerinden çok kişiliği üzerine yapılmış. Şairin yaşadığı ortam, Türkiye’deki ve dışarıda yaşayan dostlarla ilişkileri, onun bilmediğimiz yanlarını sergiliyor. Kitaptan bir not... Özgentürk, Arbaş’a “Gençler okuyor mu Nâzım’ı?” diye soruyor. Arbaş da “Pek zannetmiyorum. Okuyanlar var muhakkak ama... Öyle bir devirdeyiz ki bir sürü şey var gençleri ilgilendiren ama bazı şeyler kayboldu gibi geliyor” diyor.

Yazarın Tüm Yazıları