Paylaş
Avrupa’dan iyi haberler gelmiyor.
İtalya, İspanya ilk dönemde salgının merkeziyken şimdi Fransa benzer bir süreç yaşıyor.
Avrupa bize uzak değil.
Üstelik bizim de rakamlarımız iyi gitmiyor.
Yaz ortasında Ankara listenin birinci sırasındaydı, şimdi vaka sayısında İstanbul açık ara önde gidiyor.
Bu arada İzmir’in rakamları da artık korkutucu seviyeye gelmiş durumda.
İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, “İzmir’de 20 gün öncesine göre vaka sayısı 3.5 kat artmış durumda, son 10 günde ikiye katlandı. Durumun ciddiyeti artarak devam ediyor. Koronanın mutasyona uğradığı ve ölümcüllüğünün azaldığı iddiası da doğru değil. Son 2 günde 15 hemşehrimizi kaybettik. Bir kez daha İzmirlileri dikkatli olmaya çağırıyorum” diye uyarıda bulundu.
Geçen gün de yazdım.
Hayatımı durdurmadan kendi karantinamı uygulamaya başladım.
Her gün işe gidiyorum.
Tedbirlerimi alarak toplantılara da katılıyorum.
Dışarıda yemeğe de gidiyorum.
Ama önlem almayanların kapısından bile geçmiyorum.
Yaz rehaveti hala devam ediyor bunu görüyorum.
İzmir Valisi Köşger’in mesajı bence çok net...
Yakın bir gelecekte İzmir bu sefer listenin en başına çıkabilir.
Şimdiden uyarıyorum.
Ben onları yazmaya devam ederim
TÜRKİYE’yi, Türk insanını iyi tanıyorum.
Hangi yazıdan daha fazla tepki alacağımı da iyi biliyorum.
Biz başarılı insanları sevmiyoruz.
Onları aşağıya çekmek için elimizden geleni yapıyoruz.
Alkışlamayı da bilmiyoruz.
Bu konuda da çok cimriyiz.
Oysa ne kadar başarılı, örnek alabileceğimiz, rol model olabilecek insanımız var.
Ben onları bulmaya, yazmaya devam edeceğim.
Bir Su Vakfı yakışır
AVNİ Ersoy’a teşekkür etmemiz lazım.
Su konusunda çevresini, toplumu sürekli bilinçlendiriyor.
Bir Don Kişot gibi mücadele ediyor.
Ve su tasarrufunun önemi her platformda anlatıyor.
“Yarın çok geç olabilir. Ne yapacaksak şimdi yapalım, gelecekte pişman olmayalım” diyor.
Türkiye’de suyun yüzde 70’i tarımda kullanılıyor, bunun da yüzde 88’i vahşi sulamayla yapılıyor.
Kentlerdeki kaçak, kayıp oranları da yüzde 40’ları bulmuş durumda.
Her ikisi de sürdürülebilir değil.
Sanayide kullanılan suyun yüzde yüzde 25’inin arıtılmadığına dikkat çekiyor Avni Ersoy...
Ama bence en önemli farkındalık çocuklarımızda, gençlerimizde olmalı.
Bizim yapamadıklarımızı belki onlar yapar.
Bence Avni Ersoy’un bu emekleri boşa gitmemeli.
Bir Su Vakfı’nı hayata geçirmenin tam zamanıdır.
Egeli olmak ayrıcalık
HAFTA sonu müthiş bir hava vardı.
Cumartesi akşamüstü Alaçatı’da yürüdüm.
Çok iyi geldi.
Sabahı geç bir kahvaltı yaptım.
Bu sefer deniz kenarında yürüdüm.
Yıldızburnu, Ilıca Sahili yazın olmadığı kadar güzeldi.
Deniz çarşaf gibiydi.
Kalabalık da olmayınca suyun sesini dinledim.
O da çok iyi geldi.
Ege’nin her yeri çok güzel ve Egeli olmak bana mutluluk veriyor.
Yeter ki kimliğiyle oynamayalım
HAFTA sonu Hürriyet Ege’yle Urla eki verdik.
Bir kez daha anladım ki; Urla Türkiye’nin yükselen önemli adreslerinden biri...
O kadar çok kişi aradı ve Urla hakkında konuştuk ki...
Hem sevindim, mutlu oldum; hem de içimden endişelenmedim değil.
Çünkü popüler olan her yeri bir süre sonra bir başka yere benzetiyoruz.
Tekrar ediyorum.
Artık doğal olan güzel, bunu yerelle birleştirdiğinizde, kimliği öne çıkardığınızda anlam kazanıyor.
Geçmişte birçok yerde yaptığımız yanlışa düşmeyelim.
Bir yer koruyarak da gelişebilir, değişebilir.
Yeter ki kimliğiyle oynamayalım.
Paylaş