Hong Kong örneği aklımızda olsun

Geçenlerde bizim Saint Joseph grubunda Hong Kong’da yaşayan bir Fransız vatandaşının çektiği video konuşuluyordu.
8 yıldır Hong Kong’da yaşayan bu Fransız vatandaşı korona salgınının başladığı ilk günden düne kadar hiçbir işletmenin kapanmadığını, hayatın devam ettiğini, insanların işlerine gittiğini söylüyordu.
Ben de girip internetten biraz araştırma yaptım.
Gerçekten de rakamlar videoda konuşan kişiyi doğruluyordu.
Gündelik hayattan paylaşılan bazı videolar da bizim izlediğimiz videoya bire bir uyum gösteriyordu.
Peki Hong Kong bunu nasıl başarmıştı.
Fransız dostumuz anlatıyordu;
“Hong Kong hükümeti sokağa çıkma yasağı getirmedi. Ama ilk günden maskesiz sokağa çıkmayı yasakladı...”
Üç, dört dakikalık videoyu sonuna kadar izledim.
Birkaç kişi dışında binlerce insanın yüzünde maske vardı.
Hayat devam ediyordu, insanlar alışveriş yapıyor ya da işlerine, evlerine gidiyordu.
Türkiye geçen gün maskeyi zorunlu hale getirdi.
Geçen gün Sağlık Bakanı da açıkladı.
Denetimler yapılacağını, kapalı her yerde maske zorunluluğunun getirildiğini ifade etti.
Keşke bu daha önce yapılmış olsaydı.
Maske takmayı ben de sevmiyorum.
Bir süre sonra insan bunalıyor.
Ben evden çıkıyorum. Maskemi de takıyorum, daha doğrusu takmadan çıkmıyorum.
Bizim işimiz biraz da dışarıda olmayı gerektiriyor.
Ama hep söylüyorum.
Evde sıkılmak hastanede izolasyonda olmaktan, yoğun bakımda tavana bakmaktan çok daha iyidir.
Bu süreçte bazıları mecburen dışarıda çalışacak, çoğunluk da evden çalışacak.

Evde kalın...

 
BİR TAVSİYE
www.ozetkitap.com

UĞUR Yüce’nin özet kitapları çok ilgi görür.
Benim başucu kitaplarım kadar başucu platformlarım da var.
“www.ozetkitap.com” da onlardan biri...
Büyük bir emeğin, fikrin adresidir özet kitap...
Özetler de öyle birkaç satır değildir.
Gerçek bir özettir.
Bu platformda görüp okuyup da aldığım çok sayıda kitap var kütüphanemde...
Siz de arada bakın, hatta başucu platformu yapın.
Tiryakisi olacaksınız.

 
İyi ki varsın Uğur Yüce

UĞUR Yüce’yle tanışmam çok yıllar öncesine dayanır. Yani gazeteciliğe başladığım ilk günlere... Ege Bölgesi Sanayi Odası’nın meclisleri hep renkli geçmiştir. Uğur Yüce de tanıdığım en renkli başkanlardandı. Türkiye’nin, İzmir’in, Ege’nin gündemini belirleyen birçok kurumun başkanlıklarını yaptı... EGEV onlardan biriydi. Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı kalkınma ajanslarına esin kaynağı oldu.
Egelileri bir araya getiren, ortak kültürde buluşturan, birlikte iş yapma kültürünü geliştiren kurumlardan biri oldu.
Ve TARKEM...
Tarihi Kemeraltı’nı geliştirmeyi hedefleyen bir organizasyon...
TARKEM’in de başında Uğur Yüce var.
Benim tanıdığım en iyi sivil toplumculardan biridir Uğur abi...
Uzlaştıran, konuşturan, tartıştıran bir demokrasi aşığıdır...
Benim de akil insanlarımdan biridir.
İyi ki var dediklerimdendir.
İyi ki varsın Uğur Yüce...

Gel de Işılay Saygın’ı arama

“DENİZ kardeşim” diye söze girdiğin telefonlarını özledim Işılay abla...
“Bir şeyi ihtiyacın var mı?” diye hatır soran, kendini hatırlatan telefonlarını da özledim.
Eminim şimdi, koronalı günlerde olsaydın; yine herkesi aramaya başlar, yapabileceğin bir şey olup olmadığını sorardın.
30 küsur yıllık meslek hayatımda bana göre en iyi siyasetçilerden biriydin.
Halkın gözünde hep “Işılay’dın, Işılay ablaydın...”
Başkanlığın, milletvekilliğin, bakanlığın gelip geçici olduğunu çok iyi biliyordun.
Bizlerin gözünde soyadın gibi saygınlığın hiç bitmedi, hiç eksilmedi.
Işılay Saygın’ı arıyor, anıyor ve sevgiyle hatırlıyorum.

 
Evlerimiz konser alanına dönüştü

Şu net;
Televizyonlara olan ilgi bu dönemde arttı.
Gazetelere, gazetecilerin ve elbette içerik sağlayan her kanala olan ilgi de arttı.
Bu sevindirici, çünkü haber alma ihtiyacının bitmeyeceğini bir kez daha iyi anladık.
Hoşuma giden bir şey daha var bu dönemde…
Herkes, özellikle de sanatçılar kendi OHAL’lerini birer konser alanlarına dönüştürdüler.
Birçok dijital platform üzerinden canlı konserler veriyorlar.
Birçoğunu takip etmiyormuşum.
Bu sayede onları da keşfettim.
Dijital müzik platformları da kendilerini yeniden dizayn ettiler.
Evde kalanlara müthiş listeler hazırladılar.
Yani kısaca diyorum ki;
Evde kalın, sıkılmadan, oyalanacak şeyler bulabilirsiniz.