Paylaş
Önce hepimizi evlere hapseden, hayatı durduran bir pandemi ardından salgının etkileriyle hırpalanan ekonomilerin yeniden yapılanması derken bir de şimdi savaş çıktı.
Hem de Avrupa’nın ortasında ve hiç beklemediğimiz kadar sıcak, etkilerini her dakika hissettiğimiz Ukrayna gerginliği...
Bütün dünya etkilenecek ama Türkiye’ye olumsuz yansıyacak çok fazla detay da var.
O yüzden işimiz hiç de kolay olmayacak.
Bu arada dikkatimi çekti.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen Euronews’e konuşmuş.
Diyor ki;
“Ukrayna bizden biri ve onları Avrupa Birliği’nde istiyoruz.”
Bu açıklamalar Brüksel’in Ukrayna’ya silah gönderdiği, AB’de Rus destekli medyayı yasakladığı ve Rus uçaklarının bloğa girmesini yasakladığı açıklamalarının ardından geldi.
Aslında Volodymyr Zelenskyy cumartesi günü AB için hızlı katılım talep etmişti.
Leyen “Ukrayna’yı tek pazara entegre etme sürecimiz var. Örneğin enerji şebekesi konusunda çok yakın bir işbirliğimiz var. Çok yakın çalıştığımız pek çok konu var” diyor ama Zelenskyy’nin hızlı katılım konusunda net bir şeyler söylemiyor.
Bu yaşananlardan sonra bence Avrupa Birliği’nin de, NATO’nun da, Birleşmiş Milletler’in de birçok şeyi yeniden düşünmesi ve bazı süreçleri yeniden değerlendirmesi gerekir.
Ve özellikle Avrupa Birliği’nin ders çıkarıp Türkiye’ye bakışını da gözden geçirmesinde fayda var.
Boşuna Türkiye Avrupa’ya lazım demiyoruz.
Turizmcileri
endişeli görüyorum
TURİZMDEN umutlu olduğumuz bir yıldı. Rusya ve Ukrayna Türkiye’nin güçlü olduğu pazarlardı.
Yaza kadar çok şey değişebilir ama bu pazarlar dışında Türkiye’nin yeni arayışlar içinde olması gereken bir döneme giriliyor.
Çanakkale’den Fethiye’ye kadar birçok turizmci dostumla konuşuyorum.
Net söylüyorum.
Endişeliler...
Çünkü pandemi döneminde Avrupalı müşterilerinin büyük kısmı gelemedi. Dalyan, Göcek, Fethiye, Dalaman gibi bölgeleri tercih eden Avrupalı turistlerden 1 Mart olmasına rağmen daha haber yok.
Rezervasyonlarda bir kıpırdama yok.
Savaşın etkisi büyük, belki martın sonuna doğru bir kıpırdanma olabilir beklentisi var.
Ama ya savaş uzar, uzlaşma sağlanamazsa diye bir kaygı da var.
Böyle olursa pandemi sonrası zor durumda olan turizmciler için bir paket gerekiyor.
Elbette ilgili bakanlıklar takip ediyor ve çözüm arıyordur.
Ama hepimiz için zor bir dönem olacağı kesin...
Almanlar bile bu adımı attı ya
ALMANYA şimdi savunma harcamalarını milli gelirinin yüzde 2’sine getirmeye ve ordusunu büyütmeye karar verdi. Almanya’nın bu kararı çok ama çok büyük bir stratejik değişim anlamına geliyor. Çünkü bu 80 yıllık Almanya’nın bütün stratejilerinin değişmesi anlamına geliyor.
Ve göreceksiniz sadece Almanya değil; Avrupa’daki birçok ülke savunma harcamalarını artıracak.
Türkiye son yıllarda savunma sanayinde önemli adımlar attı.
Bütün bu gelişmeler iyi değerlendirilir ve iyi stratejilerle desteklenirse Türkiye için parlak ve iyi bir dönem olabilir.
Elbette bütün bunları yaparken Türkiye’nin de kendi ev ödevlerini hatırlatmak isterim.
İnsan kaynağı genç ve güçlü bir Türkiye’nin, bunu demokrasisiyle parlatması da gerekiyor.
Salgın sonrası yeni bir dünya konuşuluyordu, galiba beklediğimizden de farklı bir dünya olacak.
Kriz yönetimi için de örnek
İLGİNÇ haberlerden biri de Elon Musk’tan geldi.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmeye başlamasıyla birlikte yaşanan internet erişimine Tesla ve SpaceX’in CEO’su Elon Musk’tan yanıt geldi.
Musk, şirketi SpaceX’in Starlink isimli uydusunun Ukrayna’da aktif hale getirildiğini ve daha terminalin de yolda olduğunu söyledi.
Aslında Musk’ın bu kararının öncesinde Ukrayna Başbakan Yardımcısı Mihailov Fedorov, “Elon Musk, sen Mars’ı kolonize ederken, Rusya da Ukrayna’yı işgal etmeye çalışıyor! Roketlerin başarılı bir şekilde uzaya gönderilirken Rus füzeleri Ukraynalı sivillere saldırıyor” açıklaması yapmıştı.
Fiber kablo ve baz istasyonlarının olmadığı bölgeler için kritik bir öneme sahip olması beklenen bu tür uydular ayrıca doğal afetler sırasında da iletişim ve internetin zarar görmemesini de sağlıyor.
Musk’ın iletişimini, algı yönetimini interaktif olarak yönetmesi gerçekten ilginç...
Hem internetin böyle dönemlerde önemli olduğunu hatırlatıyor, hem de bunu bir kriz yönetimi için örnek olması adına paylaşıyorum.
Paylaş