Asıl sıçrama bundan sonra olmalı

Dün İzmir’in sokaklarında Göztepe formalı yüzlerce insan gördüm.

Haberin Devamı



Genci yaşlısı, kadını erkeği; ne kadar da özlemişiz bu heyecanı...
Belki bize, yani medyaya kızıyorlardı.
Diyorlardı ki...
“Bölgenin onlarca sorunu var, sizler çok sık İzmir’in stat problemini ortaya atıyorsunuz...”
Evet, doğru...
Ama kimse haksızlık yapmasın; biz diğer meselelerle birlikte kentin spor vizyonu ve eksikliği konularını da çok sık dile getiriyorduk.
Ben sporun itici gücüne inanan biriyim.
Çünkü dünyada doğru örnekler var.
Hepsini sıralamak istemiyorum.
Ama İspanyol ve İtalyan kulüplerinin bu konudaki başarılarını örnek göstermek isterim.
Bir Barselona sadece mimarisiyle, sanatıyla değil, aynı zamanda sporuyla da öne çıkar.
Aslında bunlar bir bütün...
Söylemek istediğim de bu, ısrarla “İzmir’in zamanı geldi” dememin altında da bu gerçek var.
İzmir yükseliyor.
İzmir’de iyi şeylerin olduğunu artık bütün Türkiye biliyor ve izliyor.
Ve yine söylüyorum.
Bu kent demokrasi anlayışından kent kültürüne, sanata duyarlılığından hayvan haklarına, geçmiş mirasından gelecek hayallerine kadar çok şey anlatıyor.
Şimdi sıra sporda...
Haydi İzmir, bir sıçrama da sporda yapalım.
Elimizde önemli malzemeler var.
Göztepe’nin Süper Lig’e çıkışı bir fırsattır.
Mehmet Sepil gibi sadece Göztepe’yi değil, İzmir sporu için çok şey düşünen başkanın olması bir fırsattır.
Altınordu gibi altyapıya önem veren bir kulübün oluşu ve bugüne kadar yaptıkları bir fırsattır.
Altay’ın bir üst lige çıkması bir fırsattır.
Karşıyaka’nın gençleriyle geçen yıl iyi bir sınav vermesi ve ezeli rakibi Göztepe’nin Süper Lig’e çıkması bir fırsattır.
Ve her şeyin ötesinde İzmir kamuoyunun sporu gündemine almış olması da büyük bir fırsattır.
Bu şansı iyi kullanalım ve asıl sıçramayı bundan sonra yapalım.

 
Artık desteği açık yapalım

Bu sıçrama için bazı koşulların da oluşması gerekir.
Örneğin destek sözlerinin artık aktif ve somut adımlara dönüşmesi lazım.
İzmir’in sivil toplum örgütleri sporu desteklemeli.
Evet...
Maddi olarak da desteklemeli, manevi olarak da...
Bakın İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Hasan Küçükkurt final maçından önce şampiyonluk halinde 350 bin liralık destek vereceğini açıkladı.
Az ya da çok; ama bunu diğer sivil toplum örgütleri de yapmalı.
Belediyeler de yapmalı...
İlk planda profesyonel şubelere ama uzun vadede amatör sporların ve tesisleşmenin kurumsallaşması için bu destek sürmeli.
Yani sözler havada kalmasın.
Ve bu destek sadece Göztepe’ye değil bütün kulüplere olmalı.
Karşıyaka’nın bu yıl çok büyük desteğe ihtiyacı var.
Karşıyaka’yı da yalnız bırakmayalım.

 
İstenince oluyormuş

İzmir’in üzerinde bir ölü toprağı vardı.
Antalya’da bunun kalktığını gördük.
Demek ki oluyormuş, istenince oluyormuş.
Bütün İzmir tribündeydi, bütün İzmir televizyonlarının başında...
Ve anlıyorum ki...
Bütün Türkiye o gece İzmirliydi.

 
Milli maçlar İzmir’e dönmeli

Israrla yazacağım.
İzmir’in büyük bir stat problemi vardır.
Göztepe’nin, Karşıyaka’nın statlarının iki sezon sonra bitecek olması da kalıcı bir çözüm değil bence...
Evet; iki kulübün gelirleri açısında bu statlar önemlidir.
Ama benim kastettiğim İzmir’in UEFA standartlarında bir stada sahip olması.
İzmir’in büyük maçlara ev sahipliği yapması gerekir; geçmişte olduğu gibi...
Bu heyecanı da özledik.
İzmir uğurludur, önemli milli maçlar İzmir’de yapılmalıdır.

Yazarın Tüm Yazıları