Artık gençler de siyaset yapmak istiyor
SEÇİMLER sonrasında partilerin açıklamalarını dikkatlice dinledim. Bazı metinleri elime alıp satır satır okudum. Bir özeleştiri süreci yaşanmasından gayet mutluyum.
22 yıldır iktidarda olan AK parti en başta bu eleştiri iklimini başlattı.
Merkez Yürütme Kurulu’ndan sızan, daha doğrusu kamuoyuyla paylaşılan notlar gösteriyor ki Cumhurbaşkanı Erdoğan ilerleyen günlerde bazı değişimlere gidecek.
Erdoğan’ın konuşmalarından bu tonu izleyeceğiz.
Ama ben Erdoğan’ın AK partinin kuruluş felsefesini hatırlatan, Türkiye’nin tamamını kucaklayan bir üslubu teşkilata yeniden benimseteceğini düşünüyorum.
İktidarda olmak yorucudur.
AK Parti’de de bu yorgunluk görülüyor.
Konuştuğum bütün partililer seçim sonuçlarını böyle yorumluyorlar.
Bu da özeleştiri alanını genişletiyor.
Bu arada 47 yıl sonra birinci parti çıkan CHP’de de bir zafer sarhoşluğu yok.
Özellikle CHP Genel Başkanı Özgür Özel; dikkatli ve önceden seçilmiş kelimelerle konuşmalar yapıyor.
Özel de teşkilatına 2028 hedefini gösteriyor ve “Çok çalışmalıyız” mesajını iletiyor.
Yani bu dönem teşkilatlara çok önemli görevler düşüyor.
Birçok kez yazdım, yazıyorum.
Tekrarlayalım.
Türk siyaseti artık nitelikli insanlara kapılarını açmalıdır.
Özellikle siyasete ilgi duyanları izleyip, belki de bulup çıkarıp politikaya kazandırmalıdır.
80 ihtilali Türk insanının siyaset yapma hevesini kırdı, hayallerini darmadağın etti.
Uzun yıllar insanlar siyasete uzak durdu.
Ama şimdi görüyorum; birçok gencimiz, kadınımız politika yapmak istiyor.
Siyaseti bir meslek olmaktan çıkarıp başarılı insanların hizmet alanı olarak yeniden dizayn etmeliyiz.
O yüzden başta parti yöneticilerine ve teşkilatlara önemli görevler düşüyor.
Seçmen seçimden seçime imzasını atar
BİRÇOK kişi, seçmenin seçimlerde bir siyaset mühendisi gibi hareket ettiğine şaşırıyor.
Bir kere kabul edelim.
Bizde seçmen imzasını seçimden seçime atar.
Sivil toplum örgütleri siyaset yapmak istemez. Yapmak istediğinde de siyasetçiden tepki görür.
Oysa STK’lar neden kurulmuştur.
Toplumsal sorunların çözümünde devletin dışında bir sivil inisiyatif oluştursun diye değil mi?
Bizde olmaz.
O yüzden sessiz çoğunluk seçimleri bekler.
Bazen sabırlıdır, bazen sabırsız ama mutlaka seçimlerde bir irade ortaya koyar.
O yüzden ne AK Partililer, ne CHP’liler sonuçlara şaşırmasın.
Yeter ki seçmenin bu refleksini iyi takip etsinler.
Spor gazeteciliğinde
yeni bir heyecan var
TÜRKİYE Spor Yazarları Derneği (TSYD) İzmir Şubesi’nde geçen ay kongrede bayrak değişimi yaşandı. Dernekte toplam 30 yıllık Mehmet Ali Okumuş ve Bahri Okumuş dönemlerinin ardından Ergin Karataş başkanlığındaki mesleğin son kuşak temsilcileri yönetime seçildi. Hepsi 20 yıl civarında spor gazeteciliği tecrübesi bulunan ekip dinamik bir kadroyla derneğe yeni bir sinerji getirmeyi istiyor.
Ergin’i iyi tanıyorum, uzun yıllardır aynı medya grubu çatısı altında gazetecilik yapıyoruz.
Spor bilgisine kefilim, üstelik bu yeni ekiple farklı şeyler yapmak istediğini de biliyorum.
Yıllardır yapılamayan derneğin en prestijli organizasyonu TSYD Futbol Kupası’nı yeniden hayata geçirmek, farklı spor dallarında turnuvalar düzenlemek, TSYD’nin kurum ve kuruluşlarla ilişkilerini geliştirmek, işbirliği protokolleri yapmak, var olan projeleri sürdürüp artırmak, üyelerle daha fazla etkileşim içinde olmak ve İzmir’de sayısı azalan aktif spor gazeteciliğini ayağa kaldırarak gazetecilerin mesleki sıkıntılarında yanlarında olmak yeni yönetimin projeleri arasında.
Şimdiden çeşitli işbirlikleri için kulüpler ve kurumlarla görüşmelere başladılar. Özellikle futbolumuzda kaos iklimi yaşanan şu günlerde sporun içinden gelen, spor gazeteciliğinde çekirdekten yetişen yönetim olarak sporun birleştirici gücünü ön plana çıkaran, dostluğu, kardeşliği vurgulayan altyapı turnuvaları organize etmek ilk hedefleri. İstanbul medyasında halen aktif görevli olan spor gazetecilerini de bu ay içinde Süper Lig yarışındaki Göztepe'nin ev sahipliğinde İzmir'de maçta ağırlayıp, mesleki paylaşımlarda bulunmak, Türk futbolunun içinde bulunduğu durumda doğru gazetecilik yapmak için girişimlerde bulunacaklar.
Hepsine başarılar diliyorum.
Ve iyi projelere destek verdiğimi hatırlatıyorum.
Türkiye her zaman daha iyisini yapar.
SEÇİM bitti; kampanyalar sona erdi.
Şimdi uzun bir bayram araya giriyor.
Türkiye dinlenecek, uzun bir süreden sonra dinlenecek.
Ve hep hatırlatıyorum.
Seçimsiz dört yılı Türkiye iyi kullanmalı.
Toplumsal büyük sorunlarının üzerine gitmeli.
Öncelikle siyaset uzlaşma zeminini bazı alanlarda yaratmalı.
Bunun için zamanımız da var.
Türkiye her zaman daha iyisini yapar.
