Paylaş
Bir mottoları var.
Diyorlar ki...
“İyi birey, iyi vatandaş, iyi futbolcu...”
Zaten ilk ikisi olmadan; işinizi de iyi yapamıyorsunuz.
Kalıcı başarılar ancak iyi bir altyapıyla oluyor.
O yüzden Altınordu’yu seviyorum.
Herkes milyon dolarlara yıldız peşinde koşarken; onlar yıldız olabilecek gençlerin peşindeler...
Herkes medyatik projeler peşindeyken; onlar mütevazi ama kalp kazanan adımlar peşindeler....
Yeni uygulamaları da pek hoşuma gitti.
Altınordu; sporda şiddetin çok sık konuşulduğu bir dönemde şimdi de “iyi taraftar” konusunda önemli bir adım atıyor.
Peki ne yapmışlar?
Futbol Okulları’ndan her iç saha maçına 1000 çocuğa pasolig kartı çıkarmışlar.
Hayallerinde iyi birer sporcu olan bu gençler şimdi maçlara gelip takımlarını destekliyorlar.
Ve bunu büyüklerine ders verecek şekilde yapıyorlar.
İşte bu fotoğraf Altınordu Ankaragücü maçında çekilmiş.
O 1000 genç tribünlerdeki ilk derslerinde “Rakibe saygı ve önce centilmenlik” konusunu işlemişler.
6 ile 10 yaşlarındaki o gençlerin bazıları gelecek yıllarda sahada futbol oynayacak, belki de birer yıldız olup Türkiye’nin en iyi futbolcuları arasında olacak.
Ama daha da önemlisi iyi bir sporsever olması...
Altınordu’yu seviyor ve takdir ediyorum.
İnciraltı’nı konuşmalıyız artık
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu Ben TV’de Erol Yaraş’ın sorularını yanıtlamış.
Diyor ki...
“Ben İnciraltı planlansın diyorum. İlk göreve geldiğim günden beri diyorum. Ne kadar Bakan gelip geçtiyse söylüyorum. Sayın Başbakan’a arz ettim, öneri planımı götürdüm. İnciraltı planlansın demek, akla ve bilime dayanmadan, planlama ilkelerine uyulmadan, işimize geldiği şekilde planlansın demek değildir. Evet, planlanmasından yanayız. Oturup karşılıklı mutabık kalarak planlamaktan yanayız. Oturalım, konuşalım; doğrusunu bulup planlayalım.”
Şunu biliyoruz.
İnciraltı zor bir mesele...
Ve kangren olmuş bir konu...
Eğer EXPO’yu kazanmış olsaydık, durum farklı olurdu.
Fuar tarihi belli olduğu için planlamanın yapılması kaçınılmazdı.
Bu durum tarafları uzlaşmaya mecbur bırakacaktı.
İnciraltı için bakanlıklarla yerel yönetimlerin uzlaşması gerekiyor.
Çünkü bakanlıklara düşen görevler var, İzmir’de özellikle de büyükşehir belediyesine düşen görevler de var.
Başkan Kocaoğlu’nun çağrısını yerinde ve olumlu buluyorum.
Konuşarak birçok şey halledilir.
İnciraltı’nın geleceği için bir karar verilmesi gerekir.
Herkes itiraz edebilir ama
İzmir’de bir iş yapmak gerçekten zor.
Karşıyaka stadı için Şehir Plancıları Odası itiraz etmiş.
Edemez mi; edebilir elbette...
Zaten birçok projeyle ilgili itirazları var.
Karşıyaka yönetimi odanın bu kararına itiraz ediyor ve eleştiriyor.
Hukuk var, yargı kararını verecektir.
Ama şunu söylemeliyim.
Spor camiasını iyi takip eden bir gazeteciyim.
Karşıyaka ve Göztepe statlarıyla ilgili kamuoyunda başlangıçta çok soru işareti vardı.
Ve bu meseleler İzmir’de değişik platformlarda, farklı kişiler tarafından çok kez tartışıldı.
Örneğin benim tercihim; bu iki stadın biraz kent dışında yapılması yönündeydi.
Ama koşullar, kentteki spor alanlarının azlığı, iki takımın tercihleri, Karşıyaka ve Göztepe camiasının projeye sıcak bakmaları kamuoyunu şekillendirdi.
Üstelik Karşıyaka stadıyla ilgili çalışmaların üçte biri de tamamlandı.
Karşıyaka ve Büyükşehir Belediyeleri de ikinci aşamada bu sürece dahil olmadılar.
İtiraz herkesin hakkı...
Ama Karşıyaka camiasının uzlaştığı, planlar yaptığı bir dönemde bu itiraz hiç de iyi olmadı.
Paylaş