Etkin aktörlerin karar zamanı

Ankara Ticaret Odası seçimleri bitti, tartışması bitmedi. Seçimin ardından ilk yazımda “Osman Gökçek sessiz olsa da, yakın çalışma ekibi özellikle sosyal medyadan sert paylaşımlar yapıyor. Melih Gökçek’in ise seçim sonucuyla ilgili bir açıklaması ya da hamlesi ‘şimdilik’ olmadı” demiştim. Gökçek sessizliğini bozdu ve iddialarının hedefine TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nu koydu.

Haberin Devamı

Hisarcıklıoğlu’nu, ‘Osman Gökçek’e karşı ATO’yu organize etmekle, istikbal kaygısıyla FETÖ’cülerle işbirliği yapıp Gökçek’i seçtirmemekle’ suçladı.

* * *

2013’te Salih Bezci’nin başkanlığı kazandığı seçimle ilgili de ilk kez bu kadar net iddialar dile getirdi Gökçek: “Aslında kaybediyordu, bir gece önce 40 kişiyi ben arayarak seçimi kazandırdım.”
Kulislerde o dönem ‘Gökçek etkisi’ konuşulsa da, böyle bir ifade hiç kullanılmamıştı.
Gökçek’e yakın kulislere göre, bu kez Hisarcıklıoğlu Gürsel Baran için görüşme trafiğinde bulundu.
Seçimden bir gün sonra sosyal medyada servis edilen ve Gökçek’in bu açıklamalarına benzer ifadeler yer alan videonun nedeni buydu.

* * *

Bu gerilime kadar ‘iyi dost’ olarak nitelenen Gökçek ile Hisarcıklıoğlu’nun pek çok ortak yol arkadaşı da mevcut.
Türkiye’nin siyasetine ve ticaretine yön veren isimler, ilk etapta iki ismi bir araya getirmeye çalışacak diye düşünülebilir.
Ancak Gökçek bu açıklamayı ATO seçiminden neredeyse bir ay sonra yaptı. Duygusal çıkıştan öte bir strateji barındırdığı muhtemel. Bu da iki ismin ‘barışma’ ihtimalini düşürüyor.
İşte bu noktada iki isme de yakın etkin aktörler ‘seçim yapmak’ durumunda kalabilir. Bekleyip, göreceğiz...

Haberin Devamı

25 EKİM ZİYARETİ

Osman Gökçek’in adaylığının gündeme geldiği dönemde Hisarcıklıoğlu Gökçek’i makamında ziyaret etmişti. 25 Ekim’deki ziyaretin fotoğrafını twitter’dan paylaşan Gökçek, “Her zaman ben Sayın Hisarcıklıoğlu’na moral verecek değilim ya, bu gece de o bana moral verdi. Teşekkürler” notunu düşmüştü.
Ziyaretten iki gün sonra Salih Bezci ATO Başkanlığı’ndan istifa etmiş, Osman Gökçek adaylığını açıklamıştı.

AVM ÇILGINLIĞI NEREYE GİDİYOR

TESK Başkanı Bendevi Palandöken’in, “Bir AVM’nin açılması demek 67 mesleğin o semtte yok olması anlamına gelmekte ve 67 mesleği yapan kişi patronken bir anda işçi konumuna düşmektedir” açıklaması aklıma Ankara’yı getirdi.
Yeni yılda bitecek projelerle birlikte Ankara’daki Alışveriş Merkezi sayısı 40’ı geçecek.
Metrekare-nüfus oranlaması yapıldığında Ankara Türkiye birincisi.
Palandöken’in açıklamasına göre kaç semtte kaç esnafın yok olduğunu ya da patronken işçi konumuna düştüğünü buradan hesap edebilirsiniz.

* * *

Haberin Devamı

TRT Kent Radyo’da Osman Altınışık’la birlikte yağımız Kent Gündemi’ne katılan ATO Başkanı Gürsel Baran’ın tespitleriyle devam edeyim:
* Ankara’ya 10-15 AVM fazlasıyla yeterliyken 40 küsur oldu.
* Her şeyde olduğu gibi ölçüyü de burada kaçırdık
* Eskişehir Yolu’nda yan yana 2 AVM var. Esnafa da insanlara da yazık oluyor.
* AVM’lerde inanılmaz kiralar var. Bir AVM’ye bir daha gittiğimizde pek çok mağaza ya kapanmış ya başka bir marka olmuş halde buluyoruz.
* Cumhurbaşkanımızın TL’ye dönün çağrısından sonra dönen var dönmeyen var.
* Bunun tespitini yılbaşından sonra yapabileceğiz. TL’ye dönenlerin de belirledikleri kur miktarı önemli.

* * *

Baran AVM furyasının geçici olduğuna inananlardan. Kendi işinden örnekle şöyle devam ediyor:
“Uzun yıllardır inşaat boyası satan bi esnafım. Bugün Ankara’da binin üzerinde boya satıcı var. 200’ün üzeri fazla aslında. AVM sorunu da aynı. İş yerel yönetimlere, ticaret-sanayi odalarına düşüyor. Ankara’nın ticaret envanteri çıkarılmalı. Bir işletmenin nereye açılabileceği, ihtiyacın nerede olduğuna yönelik. İhtiyaç olan yerlere dükkanlar açılabilmesi için teşvik verilmeli. AVM’lere insanımız alıştı. Olmasın demiyorum, ihtiyaç kadar olsun. Ama bu moda, bir dönem boya satamaz olmuştuk. Herkes duvar kağıdına dönmüştü. Şimdi kağıtlar, sökülüyor boya yapılıyor. AVM’ler gerçeğimiz olsa da sokak esnafına, cadde mağazacılığına dönüş olacağını düşünüyorum.”

* * *

Haberin Devamı

Sonuç olarak...
AVM sayısı fazla ama AVM’lerde park yeri bulmak bile mesele, yani dolu.
Dolu olmasına rağmen mağazalar kapanıyor, cirolardan memnun olan yok.
Herkesin dilinde ‘nerede eski bakkal, manav, kasap’ cümlesi var ama buraları tercih edenlerin sayısı sınırlı.
Böyle bir durumdayız işte...

 

Yazarın Tüm Yazıları