Paylaş
Neden en iddialı Oscar adayı filmimiz diyorum önce onu söyleyeyim.
Birincisi hikaye gerçek...
Süleyman Onbaşı (Dilbirliği), Koreli kızı yolda karlar arasında bulmamış da, Türk taburunda karşılaşmışmış...
Geçiniz... Film bu ya...
Bundan dolayı “hikaye gerçek değil” demek, bırakın filmi, yapımcıyı falan, bugün 92 yaşında olan Kore Gazimiz Süleyman Amca’ya yapılmış büyük bir ayıp arkadaşlar.
Bu hikaye yüzde 100 gerçek...
İkincisi bu hikayenin kahramanları yaşıyor...
Tanıştım... Süleyman Amca’yla da, kızım dediği Koreli Kim’le de (Ayla) buluşup konuştum.
Oturup ağlarsınız...
Süleyman Amca’nın üzerine titriyor bugün 67 yaşında olan Koreli Kim...
Duygulanmamanız mümkün değil.
Şimdi elinizde uyduruk senaryolardan bunalmış Amerikan sinemasının arayıp da bulamadığı bir hazine var:
Orijinal bir hikaye...
Olay gerçek, üstelik kahramanları da yaşıyor.
Üçüncüsü savaş mağduru çocuklar gündemde...
Ayla’nın anlattığı savaş mağduru çocuklar, bugün çok daha can yakıcı şekilde dünyanın gündeminde...
65 yıl önce Ayla’nın Kore Savaşı’nda yaşadıklarını bugün Suriye’de, Arakan’da onbinlerce çocuk yaşıyor...
Ayla yine şanslı, yıllar sonra da olsa babası Süleyman Amca’ya kavuştu...
İddia ediyorum Süleyman Amca’yla Kim’i (Ayla’yı) Amerika’ya götürüp iyi bir tanıtım yapılsın, bu film Oscar’ın en güçlü adayıdır...
Ha tabii en önemlisi; filmin tamamı benim izlediğim 10 dakikalık bölüm gibi çekildiyse...
Filmin yönetmeni Can Ulkay, Ayla’dan 10 dakikalık bir bölüm izletti bana, kendisine de söyledim, “Filmin tamamı bu kalitede ve kurgudaysa bu iş tamamdır” dedim...
Çünkü Kore Savaşı, Amerika yakın tarihinin en travmatik olaylarından...
Biz bu Kore Savaşı’ndan kahramanları hayatta olan, gerçek bir hikaye anlatıyoruz...
Elimizde böyle bir cevher varken, biz bunu alıp daha da parlatacağımıza, yok efendim hikaye gerçek değilmiş, yok yapımcı bilmem neymiş diye filmimizi karalıyoruz...
92 yaşındaki Kore Gazisi Süleyman Amca’yı bile yerin dibine sokuyoruz...
Yahu bir durun, sadece 5 ay dişinizi sıkın...
40 yılın başı Oscar’ı alabilecek bir film yakalamışız, destek verin.
Hadi destek vermiyorsunuz, bari köstek olmayın.
Mart ayında yapılacak Oscar’a kadar bekleyin.
Bu filmin son 5’e kalma ihtimali yüksek, biraz sabredin...
Mart ayından sonra söz, kimi dövecekseniz yardıma geleceğim...
Filmin yapımcısını tanımam
Bu arada söyleyeyim Ayla filminin yapımcısı Mustafa Uslu’yu tanımam etmem.
Bana ocak ayında böyle bir şey çekiyoruz diyerek filmin hikayesini anlattılar, etkilendim...
Sonra “Koreli Kim (Ayla), Türkiye’ye geliyor, Süleyman Amca’yla buluşacak, ilgilenir misin?” diye sordular...
Heyecanlandım, koşarak gittim.
O röportajda tanıştım yapımcıyla, o kadar...
Ama filmin yaşayan kahramanlarını gördükten sonra ben Ayla’ya sonuna kadar inandım, destek verdim...
Tüylerim diken diken oldu Süleyman Amca’yı dinlerken...
Filmde bu duygunun yarısı seyirciye geçsin yeter...
Filmin tamamı benim izlediğim 10 dakikalık bölüm gibi olsun yeter.
İşte bu yüzen, “Türkiye’nin bugüne kadarki en iddialı Oscar adayı filmi” diyorum Ayla için...
Paylaş