Paylaş
Ahmet Kural’ın “Davam var gidemem” demesi o kadar itici...
Çünkü sözünü ettiğin davanın şaka kaldırır tarafı yok sevgili Ahmet...
Evet bir davan var, hem de kadına şiddetle suçlandığın bir dava bu... Bir kadını 45 dakika dövdüğüne dair ortada ciddi iddialar, komşuların ifadeleri var... Ve bu konu sulandırılamayacak kadar önemli bir mesele... Eee güldük geçtik, şakasını da yaptık denemeyecek kadar hafifletilemeyecek bir konu... O yüzden NASA’ya laf yetiştireceğine lütfen bu konu gündeme geldiğinde daha ağırbaşlı davran...
NASA zaten bu konuyla ilgili yaptığın şu esprini görse astronot arama kriterlerini değiştirirdi...
WhatsApp’sız yaşanır mı?
Geçen hafta cuma akşamı telefonum kapandı, asla şarj etmiyor, sizlere ömür...
Hafta sonu nasıl olsa evdeyim deyip, elime telefonu almadım...
Ne WhatsApp, ne sosyal medya, ne çalan telefon... Hiçbiri yok... Pazar öğleden sonra geçici bir telefon buldum ama yine WhatsApp’ı falan yüklemedim... Pazartesi telefonu tamire verdim... Salı günü akşamüzeri geri aldım, WhatsApp’ı o zaman açtım... Cumadan salıya 4 gün WhatsApp’sız yaşadım.
Demek ki yaşanıyormuş...
Salı akşamı açtığımda tam 1300 tane mesaj vardı, WhatsApp gruplarından falan yazılmış yüzlerce mesaj... Tabii aralarında çok önemli mesajlar da vardı 4 gündür görmediğim. Bunu dengeleyebilsek WhatsApp harika bir şey ama ne mümkün...
Ne kadar çok zamanımızı ne kadar boşa harcıyoruz. Bu WhatsApp’ı tamamen çıkarsam hayatımdan nasıl olur acaba?
Not: WhatsApp yerine hâlâ SMS’le yazan tanıdığım iki insan var: Biri Hıncal Uluç, diğeri Necati Akpınar... Ben hiç kullanmadığım için bazen attıkları SMS mesajını 3 gün sonra falan görüyorum. Belki de doğru olanı onlar yapıyor...
Müşteri memnuniyeti budur işte
Hafta sonu telefonum çökünce, zaten eskimişti deyip gözü karartıp yeni bir telefon almaya karar verdim.
Turkcell’e, Vodafone’a falan baktım, sonra büyük elektronik mağazalarından birine girdim...
7 bin lira telefon...
Peşin fiyatına 0 faizle 6 taksit de yapıyorlar...
Hadi şu lacivertinden alayım dedim...
“Tamam” dedi satıcı genç kadın gitti, 5 dakika sonra geldi “Maalesef kalmamış, diğer mağazalarımızda da yok” dedi...
“Aaa şansa bak” falan derken, “Hadi mavisini alayım” dedim.
“Tamam” dedi satıcı genç kadın yine gitti, bu kez 10 dakika sonra geldi...
“Ne yazık ki tek bir tane kalmış elimizde o da teşhir ürünü” dedi...
“Aynı satış fiyatına neden teşhir ürününü alayım” dedim...
Diğer mağazalarda da yokmuş...
“Herhalde peynir ekmek gibi telefon satıyor olmalısınız” yanıtını verdim, 7 bin lira vereceğim telefon satamıyorlar bana...
Sinirle tam çıkacağım, “Ne takılıyorsun bu kadar rengine al siyahını bitsin” dedim kendi kendime...
Hay demez olaydım...
Satıcı genç kadın yine gitti, bu sefer erken döndü ama üzerinde paltosu, boynunda atkısı, kafasında şapkasıyla... Zannettim ki mesaisi bitti, beni bir başka arkadaşına devredecek...
“Diğer mağazamızda varmış, almaya gidiyorum yarım saatte hemen buradayım” dedi...
“Şaka mı yapıyorsunuz arkadaşlar” dedim, “Telefon melefon istemiyorum, nasıl yarım saat bekleyeyim burada sizi...”
Hani satış yapmamak için özel olarak uğraşsalar ancak bu kadar olur. Çıktım mağazadan sinirle, tam o sırada sabah Cihangir’de telefonu bıraktığım tamirci çocuk aradı, “Parça değişecek 180 lira, onay veriyor musunuz” dedi...
“Veriyorum, veriyorum”
dedim...
Akşam da gittim tamir edilmiş telefonumu aldım, kılıfını değiştirdim güle güle kullanıyorum şimdi...
Yolum düştüğü ilk gün o mağaza çalışanlarına bir kutu tatlı götüreceğim...
Düşünsenize beni tam 6820 lira kâra geçirdiler...
Müşteriyi memnun etmek dediğin böyle olur işte...
Tatlıyı fazlasıyla hak ettiler.
YARIN: Edis LA’den bildiriyor...
◊ Grammy ödül töreninde neler yaşadı, izlenimleri neler?
◊ Reynmen’in tıklanmalarını organik buluyor mu?
◊ Neden Fransızca değil de İngilizce şarkı söyledi?
◊ Amerika’da neler yaptı?
◊ Mastercard reklamında bindiği belediye otobüsüne en son yolculuk yapmak için ne zaman bindi?
◊ 2018’le ilgili anlatmaya doyamadığı olay ne?
◊ Siz bizi fırçalamayı seviyorsunuz diye neden gazetecilere sitem etti?
Hepsi ve daha fazlası yarın Pazar Kelebek’te...
Paylaş