Paylaş
Deneme-yanılma yöntemini en çok uyguladığımız eğitim sistemimizde “Teog kaldırılmalı mıydı?”dan ziyade “Teog böyle mi kaldırılmalıydı?” sorusu gündemi epey meşgul edecek görünüyor.
Teog’un kaldırılması iyi mi oldu kötü mü oldu bunu zaman gösterecek ama kaldırılış şeklinin iyi olmadığı açık olan bir vakıa.
Teog’un kaldırılacağından haberi olmayan ve günler önce sistemi öven Milli Eğitim Bakanı’nın, ilgili sınavın kaldırılma düşüncesinde de etkisi olmadığı kanısına varıldığından “Bu Teog’un kaldırılması da nereden çıktı durup dururken?” sorusunun cevabını herkes merak ediyor.
Eğitim sistemimiz, Tayyip Bey’in başarısız bulduğu bir alan ve bunun için de Teog sistemi yerine dünyada uygulanmış, başarılı eğitim sistemlerinden birinin ülkemizde uygulanmasını istiyor. Teog’un yerine gelecek sisteme nasıl karar verileceğini zaman gösterecek elbette.
Görünen o ki, Tayyip Bey, eleştirdiği eğitim sistemiyle ilgili araştırmalar yaptırmış ve uygulamak için düğmeye basmış. Tayyip Bey’i, Teog konusunda eğitim camiasının içinde olan yakın çevresi etkilemiş olabilir mi, bilemiyorum. Kendisinin ülkesinin evlatları için kötü bir şey istemeyeceğinden şüphem yok.
Lâkin Teog’un kaldırılma şekli daha farklı olabilirdi. Cumhurbaşkanı konuyla ilgili rahatsızlığını dile getirdikten sonra Milli Eğitim Bakanlığı bir çalıştay düzenleyerek kapsamlı bir rapor hazırlayıp kamuoyuna ve Cumhurbaşkanı’na sunabilirdi.
Geçtiğimiz aylarda “Başkanlık Sistemi” için referandum yaptık. Sisteme karşı olanların en büyük eleştirisi ve endişesi “Başkan olacak kişinin her istediğini uygulama gücünün olması” idi. Daha referandumun mürekkebi kurumadan yaşanan bu ve benzeri olaylar maalesef önümüzdeki seçimler için olumsuz bir örnektir.
Hepimizi ilgilendiren bir sistem değişikliği için “Bize güvenin.” demek ve güvenmeyenleri suçlamak doğru ne kadar doğrudur?
Bundan sonra herhangi bir hususta sadece Tayyip Bey’in veya Başkan olacak kişinin ikna edilmesi yeterli mi olacak?
Kamuoyu her şey olup bittikten sonra mı konuşacak, tartışacak?
Bugün “Nasılsa Başkan bizden.” mantığıyla baktığımız ve değerlendirdiğimiz bu olay, yarın bir gün dünya görüşümüzün uyuşmadığı bir Başkan tarafından uygulandığı vakit ne yapacağız?
Kısacası “Başkanlık Sistemi” dediğimiz şey böyle mi olacak?
Paylaş